|

Uzakdoğu'dan esen bir edebiyat rüzgârı

Son yıllarda Japon Edebiyatı büyük ilgi görüyor. Japon yazar Haruki Murakami'nin 2012 Nobel Edebiyat Ödülü'nün en güçlü adayı olarak görülmesi de bunun işareti. Japon Edebiyatı tarihi uzak doğu edebiyatına ilgi duyanlara klavuzluk yapıyor.

.
00:00 - 19/09/2012 Çarşamba
Güncelleme: 21:58 - 18/09/2012 Salı
Yeni Şafak
Uzakdoğu'dan esen bir edebiyat rüzgârı
Uzakdoğu'dan esen bir edebiyat rüzgârı

Japon Edebiyatı son yıllarda dünya edebiyatında önemli bir yer edindi. Japon edebiyatına duyulan ilgi ve hayranlığın en açık göstergesi ise hiç şüphesiz 2012 Nobel Edebiyat Ödülü için aday gösterilen isimler arasında en güçlü adayın bir Japon yazar olması. Geçtiğimiz günlerde Oğuz Baykara'nın dilimize kazandırdığı Japon Edebiyatı Tarihi hem bu konuda Türkiye'de yayımlanan ilk örnek olması hem de yazın hayatımızdaki büyük bir boşluğu doldurması açısından son derece önemli bir eser. Edebi metinlerin yanı sıra ilginç toplumsal ve tarihsel tespitleriyle Japon düşün hayatının izlerini de sunan Japon Edebiyatı Tarihi, Doğu kültürüne merak duyanların keyifle okuyacakları kapsamlı bir çalışma. Kitabın çevirmeni Yard. Doç. Dr. Oğuz Baykara'yla çevirisini yaptığı Japon Edebiyatı Tarihi üzerine konuştuk.

Japon Edebiyatı Tarihi'ni niçin çevirdiniz?

Türkiye'de, Japon Edebiyatı eğitimi alan öğrencilerin haricinde Japon Edebiyatını merak eden önemli bir kitle oluşmaya başladı. Onlara, tekil ve keyfi olarak seçilip çevrilen yapıtların haricinde Japon Edebiyatının tümünü sunmaya karar verdim. Sadece tek tek ağaçları değil ormanı kuşbakışı görmek gerekiyordu. Türk okurlarının benim gibi, bir gün Japon Edebiyatı Tarihini merak edeceklerinden emindim ve o gün geldiğinde iyi bir kaynakla karşılaşmaları için üç yılımı vererek bu çalışmayı yaptım. Bu kitabın sadece konunun uzmanı olan kişiler için değil ülkemizde Japon Edebiyatını merak eden herkes için iyi bir kaynak olmasını istedim ve çeviri işine bu coşkuyla giriştim. Çünkü bu çalışmaların kültürümüzü zengin kılacağına inanıyorum.

Japon halkının 'edebi' keşifi
Japon edebiyatı Türkiye'de, Türk edebiyatı Japonya'da ne kadar biliniyor?

Japon Edebiyatından çeviriler ilk defa 1959 yılından sonra yapılmaya başlandı. Türkçeye 2005 yılına kadar aşağı yukarı 43 yapıt çevrilmiştir. Burada da Nobel alan Japon edebiyatçıların eserleri ön plandadır ve bu sayının 13'ünü bu isimler oluşturmaktadır. 2005'ten bu yana Japoncadan doğrudan çeviriler yapılmış olsa bile, bu edebiyatın Türkiye'de iyi bilindiğini söyleyemeyiz.

Türkçeden Japoncaya yapılan çevirilere gelince. Bunların sayısının 2006'ya kadar 10-15'i geçmediğini, ticari amaçlı olmadığını ve genellikle Türkçe dil eğitimini amaçladığını görüyoruz. Son zamanlarda Kültür Bakanlığı ve Çeviribilim Bölümü'müzün işbirliğiyle Boğaziçi Üniversitesi'nde düzenlenen TEDA (Türk Edebiyatı ile İlgili Eserlerin Yabancı Dillerde Yayımlanmasına Destek Projesi) Sempozyumlarında Japon yayıncı ve çevirmenleri görmeye başladım. Bu durum, Japonların, Türk Edebiyatıyla ilgilenmeye başladıklarının bir kanıtı. Ancak ben Japonların, Türk Edebiyatına karşı ilgilerini Türk hükümetinin 2006 yılından sonra gerçekleştirdiği çeviri ve yayım destek politikalarına bağlıyorum. Her ne kadar Orhan Pamuk'un birkaç eseri Nobel almadan önce Japonya'da yayımlanmış olsa da, o ve daha başka Türk yazarları bu destek politikalarının ardından Japoncaya çevrilmiştir.

Okurlarınıza Japon Edebiyatı Tarihi'nden "özellikle" okumalarını öğütleyeceğiniz bir bölüm var mı?

Yok, kitabın her satırı çok önemli... Ancak, şiir, çeviride isteyerek ya da istemeyerek her zaman hakkı yenen bir edebiyat türüdür. Ama burada öyle olmadı. Bu nedenle ben okurlara öncelikle Japon Edebiyatı Tarihi'ndeki şiirleri okumalarını tavsiye ediyorum. Bizden çok uzak bir coğrafyada konuşulan bu dilde yazılan şiirlerin ne kadar güçlü, duygu yüklü ve anlamlı olduklarını anlayacaklardır.

Japon Edebiyatı

Şuiçi Kato

Çeviren: Oğuz Baykara

Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi

2012

876 sayfa



12 yıl önce