Uzun süredir çatışmalara sahne olan Yemen'de, milyonlarca kişi iki günde sadece bir öğün yemek yiyebiliyor. Birleşmiş Milletler son açıklamasında " "8,4 milyon Yemenli, bir sonraki öğününün nereden geleceğini bilemiyor. Bir çoğu iki günde bir öğün yemek yiyebiliyor. Bir çok aile de haftada ancak iki öğün yemek bulabiliyor." ifadeleri yer aldı. Sadece açlık ile değil aynı zamanda hastlalıkla da mücadele ediyorlar. Yemen'in batısındaki Hudeyde'deki sağlık ve alt yapı hizmetlerini hedef alan hava saldırıları nedeniyle kolera vakaları armış durumda. BM'nin raporlarına göre ülkede sivillerin yüzde 75'i insani yardıma muhtaç ve yine verilere göre savaşta en az 6 bin 800 sivil hayatını kaybetti ve 10 bin 700’den fazla sivil yaralandı. İlaç sıkıntısının da yaşandığı ülkede 1.2 milyon kişinin de koleradan etkilendiği tahmin ediliyor.
14 MİLYON KİŞİ MAĞDUR
Her savaş bölgesinde olduğu gibi Yemen’de de en büyük mağdur masum çocuklar. Uluslararası yardım örgütü Save the Children (Çocukları Koruyun) Yemen'de 3 yıldır süren savaşta yetersiz beslenme nedeniyle hayatını kaybeden 5 yaş altı çocukların sayısının yaklaşık 85 bin olabileceğini açıkladı. Artan gıda fiyatları ve ülke para biriminin iç savaş nedeniyle değer kaybetmesi de giderek daha fazla ailenin yeterli gıdaya ulaşımını tehlikeye atıyor.
EN BÜYÜK İNSANİ KRİZ
Yemen’de şu an 22 milyon kişi insani yardıma muhtaç. Savaş ve Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçlerinin uyguladığı abluka nedeniyle ülkede son yüzyılın en büyük gıda krizi yaşanıyor.Ülkenin en büyük liman kenti Hudeyda isyanci Şii Husilerin elinde. Taraflar Hudeyda'da geçen hafta sonu karşılıklı saldırıları durduracağını açıklamıştı ancak bölgeden hâlâ çatışma ve bombardıman haberleri geliyor. Savaştan önce Yemen'in gıda ithalatının %90'ı bu limandan yapılıyordu. Yemen hakkında raporlar yayımlayan uluslararası uzman ve araştırmacılar, özellikle Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) Husilere karşı yürütülen savaşta “aç bırakma” stratejisi uyguladığını öne sürüyor. Koalisyonun, aç bırakmayı askeri bir strateji olarak kullandığı iddia edilirken, Husilerin de halka gıda ulaşmasını engellediği belirtiyor.
AÇLIK BİR STRATEJİ
Arap koalisyonu Yemen’deki askeri operasyonun başlamasından bu yana ülkedeki insani durumun iyileştirilmesi için mali destekler verdiğini iddia etse de bunun etkisi henüz görülmüş değil. Türkiye’de ise Kızılay başta olmak üzere çok sayıda sivil toplum örgütü Yemen’e yardım için çalışıyor. Son olarak Diyanet İşleri Bakanlığı 90 bin camide Yemen için yardım topladı.
Yemen’de, meşru yönetime darbe yapan Husiler, Eylül 2014’ten bu yana bazı bölgelerin denetimini elel geçirdi. Halk, üç yıldır, Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçlerinin desteklediği hükümet güçleri ile Husiler arasındaki çatışmalar ve açlık ile boğuşuyor.
Belirsizlik ve acıyla başbaşayız
Yemen'in Aden kentinde gazetecilik yapan Fuad Mesad, son gelişmelerle ilgili şunları aktardı: “Birleşmiş Milletler'in desteğiyle liman kenti Hudeyde'de ateşkes ilan edildi. Komite, anlaşmaların uygulanmasını ve her iki tarafın silahlı kuvvetlerini geri çekmesini istedi. Ancak her iki tarafta birbirini ateşkesi ihlal etmekle suçladı. Bu ateşkesten umutlu idik. Yine çatışmalar devam ediyor. Barışçıl bir çözüm yolunun önündeki engeller kalkmadıkça Yemen'deki askeri, siyasi, ekonomik ve insani kriz aşılacak gibi görünmüyor. Yine belirsizlik ve acılarla başbaşa kaldık."
Hudeyde limanı derhal açılmalı
İstanbul’da yaşamını sürdüren akademisyen Prof.Dr. Abdulbaki Şemsan ise şunları söyledi: “ Siyasi istikrar sağlanmadan önce Hudeyde’de gerçek bir ateşkes sağlanmalı ve insani kriz sona erdirilmeli. Hükümet Aden’de kontrol ettiği alanlarda kaldığı ve kendi bölgesini yönetemediği sürece geniş bir coğrafyada ilerlememesi mümkün değil. Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri bu krizin aşılmaması için eliden geleni yapıyor. Bu anlamda en acil olan açlıkla ve hastalıkla mücadele eden insanlara yardım ulaşması. Uluslararası güçlerin ateşkesin kalıcılığı için acilen harekete geçmesi gerekiyor."
