|

Arap yazar Rus halkını yazdı

İha
00:00 - 20/07/2007 Cuma
Güncelleme: 10:25 - 20/07/2007 Cuma
Yeni Şafak
Arap yazar Rus halkını yazdı
Arap yazar Rus halkını yazdı

Son 20 yıldan bu yana Rusya'da yaşamakta olan Ürdünlü yazar Kafa Az Zoobi'nin 80-90'lı yıllara denk gelen Sovyetler Birliği'nin çöküşü döneminde Rus insanının hayatını anlatan "Leyla, kar ve Lyudmila" adlı romanı, Moskova'da RİAN Haber Ajansı'nda düzenlenen bir basın toplantısıyla Rus kamuoyuna tanıtıldı.

Sovyetler Birliği döneminde bu ülkeye eğitim almaya gelen komünist ideoloji taraftarı Arap gençlerin Rusya'da karşılaştıkları gerçek durum karşısındaki şaşkınlıkları ve özellikle Arap ve Rus kadınının manevi değerleri arasındaki çarpıcı farkları yansıtan eser, Arap yazar ve eleştirmen Abu Bekir Yusif ve Rusya Şarkiyat Enstitüsü eğitim görevlisi Fasih Bederhan tarafından değerlendirildi.

Toplantının açılış konuşmasını yapan Abu Bekir Yusif, şimdiye kadar Rusya'ya çok Arap yazar geldiğini ancak kimsenin Rusya'daki hayatla ilgili herhangi bir eser yazmadığını belirtirken, sırf ilk olması açısından bile bir Arap yazarın Rusya hakkında roman yazmasının çok büyük önem taşıdığını vurguladı. Sovyetler Birliği döneminde Rusya'da eğitim alan ve bu devletin çöküşüne tanık olan yabancılar açısından bu eserin özellikle ilgi çekici olacağını kaydeden Abu Bekir Yusif, "Yazarın çok zor bir dönemi

kaleme almasına rağmen olayları bu kadar gerçekçi şekilde canlandırması beni oldukça şaşırttı. Özellikle doğu ve Rus kadını arasındaki manevi değerlerin çatışmasına sahne olan eser sayesinde ilk kez Arap dünyasının Rus kadınları hakkında bu kadar geniş bilgi alabilecek olması da çok sevindirici" dedi.

Eseri büyük memnuniyetle okuduğunu ve çok beğendiğini kaydeden Fasih Bederhan ise, "Bu eser Rusya'da eğitim alan yabancıların hayatını yansıtması açısından da çok önemli. Eserde komünizm ideali ile Rusya'ya gelen yabancıların nasıl hayal kırıklığına uğradığı ve genç Arap komünistlerin nasıl restoran işletmecisi kapitalistlere dönüştüğünü çarpıtıcı bir şekilde ortaya koymuş. Eserin kahramanı Leyla doğu kadınının manevi özelliklerini canlandırırken, Lyudmila ise Rus kadınının manevi özgürlüğünü sergiliyor.

Bu eser sayesinde ilk kez Arap dünyası Rus kadınının ne kadar özgür olduğunu anlayabilecek. Eserde Leyla'nın Lyudmila'nın özgürlüğü karşısında ne kadar şaşırdığı ve kendisinin de böyle özgür bir yaşama başlama kararı alınca manevi açıdan ıztırap çektiği ve kendisini suçlu hissetdiği gözüküyor" diye konuştu.

Kitabın Rus aydınlarının yaşamını, çeşitli suç çetelerinın faaliyetlerini yansıtması açısından da oldukça önem taşıdığını belirten Bederhan, "Esere yönelik tek eleştirim Leyla'ya aşık olan Raşit'in intihar yoluyla hayatına son verişi ve Leyla'nın ise bazı iç tabulardan kurtulamamasıdır" diye konuştu.

Yazar Kafa Az Zoobi ise eserinde çok zor bir dönemi kaleme aldığını ve bu dönemde Rus insanının yaşadığı zorlukları yansıtmaya çalıştığını kaydederek, "Sovyetler Birliği'nin çöküşüne tanık olan bir insan olarak ben de bizzat Rus insanı ile birlikte aynı heyecan ve zorlukları yaşadım. Gerçekten Sovyetler Birliği'nin çöküşü bir insanlık trajedisiydi. Eserde Lyudmila her ne kadar çok özgür ve neşeli bir Rus kadını rolünü oynasa da toplum içindeki manevi boşluk ve manevi değerlerin kayboluşu onu da ciddi

şekilde etkiliyor ve gerçekte Lyudmila'nın Leyla'ya kıyasla daha mutsuz olduğu ortaya çıkıyor. Lyudmila ve Leyla arasında gerçek bir dostluk söz konusu ve bu dostluğun halklarımız arasındaki ilişkileri de yansıttığı görüşündeyim" şeklinde konuştu.

17 yıl önce