|

Farklı kültürleri müzikle harmanladım

Dünyaca ünlü caz sanatçısı Youn Sun Nah İstanbullu hayranlarıyla bu akşam buluşuyor. Son albümü Lento''nun tanıtımı için Borusan Müzik Evi''nde konser verecek olan Nah, dünyada bu kadar çok sevilmesini farklı kültürlerden müzikleri harmanlayarak kendi tarzını oluşturmasına bağlıyor.

Harun Karaburç
00:00 - 6/02/2014 Perşembe
Güncelleme: 23:13 - 5/02/2014 Çarşamba
Yeni Şafak
Farklı kültürleri müzikle harmanladım
Farklı kültürleri müzikle harmanladım

Ünlü Koreli yorumcu ve şarkı yazarı Youn Sun Nah İstanbullu müzikseverlerle biraraya geliyor. Kendisiyle konser öncesi konuştuk.

Herkes sizi caz yorumcusu olarak görüyor ama siz cazın üzerine bambaşka şeyler de ekliyorsunuz. Kendi müziğinizi nasıl tanımlıyorsunuz?

Bu doğru bir tespit. Bir keresinde Jazzman dergisinden Fransız bir muhabir benim için, ''Bir Jazz sanatçısı ama sadece Jazz''cı değil'' gibi bir manşet atmıştı. Bence bu yorum beni çok iyi bir biçimde tanımlıyor. Ben sadece Amerikan swing tarzı şarkılar söyleyen bir Jazz sanatçısından ziyade Jazz''ın Avrupa''da yeniden yorumlanış biçimini benimsemiş ve bu akıma kendi Koreli tarzımı eklemiş bir sanatçıyım. Benim müzik tarzım için aslında farklı kültürlerden oluşan bir kolaj çalışması da diyebiliriz.

Kimselere benzemeyen farklı ve kendinize özgü bir yorumunuz var. Gerçekten dinlerken etkilendiğiniz birileri var mı?

Her zaman kendi özgün tarzımı bulmak ve bunu yaratmak için uğraştım. Tabii ki diğer Jazz yorumcularını takip ediyorum ve müziğe neler kattıklarını izliyorum. Ancak bu bir hayranlıktan ziyade mesleki bir takip. Bunun dışında Jazz dünyasında şarkıcılar dışında enstrümanlarıyla da bu müziğe çok farklı tarzlarda hükmeden sanatçılar var. Belki birazcık hayranlık katarak onları daha fazla takip ettiğimi söyleyebilirim.

DEĞİŞTİM VE GELİŞTİM
İlk albümünüz Reflet''ten (2001) Lento''ya (2013) geçen sürede müzikal yaşamınızda ve kariyerinizde ne gibi ilerlemeler oldu?

Her şey değişti diyebilirim. Reflet''i kaydettiğim dönemde müzik dünyasında bir kariyerim olabileceğini tahmin etmiyordum. Bu kayıttan sonra Seul''e dönüp oradaki müzisyen arkadaşlarımla Paris günlerimin anısına zevk için şarkı söylemeyi planlıyordum. Tabii bu 12 sene önceydi. Bütün bu yıllar boyunca müzik tarzımı hep değiştirdim ve geliştirdim. Jazz dünyasında çok önemli isimlerle tanışma ve birlikte projeler üretme fırsatım da oldu. Bütün bunların yanısıra değişmeyen tek bir şey var o da şarkı söyleme arzum ve bu müzikten aldığım zevk.

Türkiye''ye ikinci kez geliyorsunuz. Türk dinleyicilerle biraraya gelmek nasıl bir duygu?

İstanbul''a tekrar dönüyor olmak çok heyecan verici. İlk davetimi aldığımda da çok mutlu olmuştum. O zaman tekrar çağrılabileceğim pek aklıma gelmemişti.

Ancak konser sonrası muhteşem bir geri dönüş ve muhteşem iltifatlar aldım. İstanbul''da böyle bir hayran kitlem olacağını hiç düşünmemiştim. Bu konserden sonra hayranlarımla biraraya gelip sohbet etmeyi de çok istiyorum.

Madalya alınca onur duydum
2009 yılında Fransa''da yüksek bir devlet nişanı olan ''Chevaliers of the Ordre des Arts et des Lettres''ı almanızın müzikal kariyerinize nasıl bir etkisi oldu?

Aslında çok fazla etkisi olmadı çünkü bu bir ödülden ziyade bir madalya. Sadece müzik dünyasında kattığım eserlerden dolayı onurlandırıldım. Aslında bu bile bir sürprizdi benim için. Fransız hükümetinin bu jesti tabii ki beni mutlu etti ancak bu ödülle ilgili en güzel durum ödülün Kore''deki Fransız Konsolosluğunda verilmesiydi (Genelde Fransa''da veriliyor), böylece bu güzel anı ailemle paylaşabildim.


10 yıl önce