Hayatımızı sorgulamamız, vaktimizi ibadetle geçirmemiz gereken 11 Ayın Sultan-ı Ramazan’ın gelmesiyle birlikte sosyal medya kullanımına da dikkat etmemiz gerekiyor. Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden Prof. Dr. Muhammed Kızılgeçit, Ramazan’da sosyal medya kullanımının nasıl olması gerektiğini anlattı. Kızılgeçit, "Bu dönemde dijital düzenden tamamen ayrı kalmak gibi bir durum olmaz tabii. Ancak içinde bulunduğumuz gerçeği temelde sürdürebilirlik, otokontrol düzeninde konumlandırabilmemiz gerekiyor" diye konuştu.
HAYIRLI İŞLER İÇİN KULLANILABİLİR
Özellikle selamlaşma, hal hatır sorma ve samimi bir ortam oluşturma noktasında belli bir düzeyde sosyal medyadan faydalanılabileceğini ifade eden Kızılgeçit, "Burada iyi dilekler paylaşılabilir, hayrın, iyiliğin ve güzelliğin, iyi duyguların, pozitif yaklaşımların yaygınlaştırılabilmesi için zemin oluşturulabilir. Geleceğe daha iyi motive olarak hazırlanmak için bir iletişim noktasında kullanılabilir. Birlikte Kur'an-ı Kerim okuyalım, teravih namazını şu camide kılalım ya da şu ibadetleri yapalım gibi bilgi alışverişinde bulunulabilir. Sanal düzende bir araya gelip ortak kitaplar okunulabilir” ifadelerini kullandı.
DEĞERLERİMİZİ UNUTMAYIN
Hiçbir zaman sanal düzlemin reel düzleme galip gelmemesi gerektiğine dikkat çeken Kızılgeçit, şöyle devam etti: "Sanal alanda kaybolmamak gerekiyor. İnsanın en değerli hazinesi vakit ve vakti yerli yerinde kullanması onu Allah'ı anmaktan kendine dönmekten insanlarla hayırda buluşmaktan alıkoyacak her şeyden uzak durması gerekir. Diziler insanların nasıl olacağı hakkında kalıp yargılar üretiyor. Doğru olmayan şeylerin meşru olduğuyla ilgili bir düzleme taşıyor. Bu konuda uyanık olmak lazım. Benim bunun önüne geçmem lazım, kendime değerlerime uygun bir yaşam biçimim olması lazım diye düşünmesi gerekiyor."
