|

Yerli firmaların başı Microsoft ve global ERP firmalarıyla belada

Mahremiyet, ulaşılamama, yetersiz servis desteği, yükümlülüklerin yerine getirilememesi ve döviz üzerinden fahiş fiyat artışları gibi problemler başta Microsoft olmak üzere global ERP firmalarıyla yerli firmaları bir kez daha karşı karşıya getirdi.

Yeni Şafak
12:02 - 13/03/2019 mercredi
Güncelleme: 15:11 - 13/03/2019 mercredi
Yeni Şafak
Yerli kurumsal firmaların başı Microsoft başta olmak üzere global ERP firmalarıyla belada.
Yerli kurumsal firmaların başı Microsoft başta olmak üzere global ERP firmalarıyla belada.

Türkiye’deki birçok firma ERP, CRM ve bulut hizmetleri için global markaların ürünlerini kullanıyor. Bu ürünler kurumların iç işleyişlerine hizmet ettikleri gibi, doğrudan son kullanıcıyı etkileyecek birçok sisteme de entegre şekilde çalışıyor.

Yaşanan problemlerin ülke ekonomisine zararı büyük

Türkiye’de ERP alanında hizmet veren global markaların yurt içerisinde yaşattığı bir sorun, sadece kurum içinde süreç aksamalarına sebep olmuyor. Son kullanıcıların da büyük oranda etkilendiği problemlerin ülke ekonomisine zararı da büyük oluyor.

Yaşanan herhangi bir problemde veya ihtiyaç talebinde Microsoft Dynamics 365, SAP gibi sektöre Türkiye’de de hakim olmuş global ERP markaları;
"biz çok büyüğüz, dolayısıyla bizim söylediğimiz kural olur"
mantığı ile hareket edip, piyasaya adeta zulmediyorlar.

Bir ERP sistemine entegre olan, lisans alıp, uygulamaya geçen kurumun daha sonra ERP değiştirmesi büyük külfet ve maliyet. Dolayısıyla kurumların bir defa entegre oldukları markalara mahkumiyeti artmakta ve ERP firmalarının tek taraflı uygulamaya koydukları kurallara mecburen uymaktalar.

Global ERP firmaları, lisans fiyatlarının belli oranlarında, kurumlardan yıllık güncelleme bedelleri almaktalar. Bu güncelleme bedellerine uyguladıkları zamlarsa, kurumların ve ülke ekonomisinin şartlarından bağımsız tek taraflı olarak uygulamaya konulmakta.

Bu markalardan hizmet alan yerli firmalara da kabullenmek düştü.

Döviz artışı üzerine yüksek zam

Global markalar lisanslamalarını ve güncelleme anlaşmalarını Dolar veya Euro üzerinden gerçekleştirmekteler. Türkiye’de 2018 yılında döviz kurunun yüksek artış yaptığı bir dönemde Microsoft ürünlerine %10 ile %24 arasında bir zam uyguladı.

Bu uygulamayla döviz kur artışının zor duruma soktuğu yerli firmalara bir darbe de yabancı ERP markalarından gelmiş oldu.


Microsoft’tan kendi tercihlerine göre keyfi uygulamalar

ERP sistemine entegre olan bir kurumun artık uzun yıllar sisteme olan bağlılığından bahsetmiştik. Bu durumda sektörde kendisini tekel olarak gören firmaların oldukça işine geliyor.

Sektörde lider konumda olan Microsoft, istediğim gibi uygulama değişikliği yapabilirim diyen firmaların başını çekiyor. Marka işbirliği içerisinde olduğu kurumlardan habersiz, tek taraflı bir kararla eş zamanlı (Con-current) kullanıcı tipini rafa kaldırarak, isme dayalı (Named-user) kullanıcı tanımına geçti. Bu durumda müşteriler, yapılan fahiş zamların üstüne, aldıkları hizmet için yeni lisanslama bedelleri ödemek zorunda bırakıldılar.

Firmalara karşı komik tazminat rakamları

Lisanslama bedelleri için milyonlarca dolar, yıllık bakım bedelleri altında da liste fiyatları üzerinden sözleşme talep eden Global ERP Markaları, kendi paylarına düşen sorumluluklar için 5 Dolar gibi komik rakamlar belirleyebiliyorlar.

Marka kendisinden kaynaklanan kesintilerden dolayı yerli firmaların uğradığı ekonomik zararı sadece 5 dolara kadar karşılıyor.

Muhatap olmamak Global markalar için bir sorun değil

Yerli firmalara yaşatılan bir diğer sorunsa, Global ERP Markaları’na ulaşım sorunu. Müşterileri için hayati önemde olan bir sürece müdahale süresi, ulaşım problemleri nedeniyle günlerce sürebiliyor.

Geçtiğimiz günlerde Microsoft'a, yaşadığı bir sorun yüzünden noter tasdikli ihtarname çeken yerli bir IT firmasına, Microsoft Türkiye'den verilen cevapta; hukuki olarak muhatabınız biz değiliz, Microsoft globaldir denilebiliyor.

Yerli firmaların yaşadığı diğer bir sorun da, arıza durumlarında açılan taleplere geç dönüşler ve çözüm süreçlerinin uzaması.

Taleplere geri dönüşler bir kaç saat içerisinde yapılsa da, marka kaynaklı problemlerin çözümleri günler alabiliyor.

Bütün mahrem bilgiler global markaların eli altında

Kurumların bütün mahrem bilgilerini depolayan ERP sistemleri için yerli ERP çözümleri geliştirilemedikçe, bütün mahrem bilgiler global markaların uhdesinde olmaya devam edebiliyor olacak.

Bu markalar ülkeler arası bir ekonomik savaş durumunda hizmet veren birçok hayati kurumun bütün verilerine erişimi kısıtlayabilme ve hizmet verememe lüksüne sahipler.

Oysa ki; Türkiye’de geçerli olan KVKK ve Avrupa Birliğindeki karşılığı GDPR, verilerin Yurtiçinde saklanmasını ve Kişisel verilerin korunmasını mecbur kılmaktadır.

Savunma sanayii rol model olarak kabul edilebilir

Savunma sanayiinde son dönemde büyük bir atılım yapılarak yerlilik oranını %70’ler oranına yaklaştı. Bu süreçte ürün geliştirmeleri için sağlanan devlet teşvikleri çok büyük rol oynadı.

Rusya bu konuda dünyaya örnek olabilecek başarılı bir adım atmış ve yerli 1C isimli yerli ERP yazılımını geliştirmiş ve Rus firmaların büyük bir kısmı, mahremiyetlerini korumak adına yerli ERP’ye geçiş yapmışlardır.

Yerli bir ERP Türk firmaları global esaretten kurtarabilir

Yerli ve milli olarak geliştirilecek, dediğim dedik diyen global markalara olan bağımlılıktan yerli yatırımcıyı kurtaracak, tamamen yerel mevzuata uyumlu, katmanlı mimari yapısına sahip, müşterinin de kendi özelleştirmelerini yapabileceği, web tabanlı ve mobil ihtiyaçlara çözüm sunabilecek yerli bir ERP, Türkiye’deki kurumları global markaların esaretinden kurtaracaktır.

#ERP
#SAP
#microsoft
#Albil
#Teknoloji
#Yazılım
il y a 5 ans