|
Vergi ‘salan’ değil vergi ‘satan’ anlayış

Ülkemizde her yıl Şubat ayının son haftası, vergi bilincinin artırılması ve vergiye gönüllü uyumun sağlanması amacıyla Vergi Haftası olarak kutlanılıyor. Bu vesile ile köşe yazımı vergiye uyumu ve vergi bilincini yakından ilgilendiren vergi denetimi-mükellef hakları ilişkisi konusuna ayırdım.



Vergi denetimi; ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak amacıyla; mükelleflerin vergi sisteminde yer alan yasal düzenlemelere uygun davranıp davranmadıklarının belirlenmesine yönelik vergi idaresi tarafından yapılan işlemlerin tümünü ifade eder.

Denetimin aynı zamanda; araştırıcı, bulucu, önleyici (caydırıcı) ve eğitici işlevi de söz konusudur.

**

Ülkemizde vergi denetimi; 10 Temmuz 2011 tarihinde farklı denetim birimlerini tek çatı altında toplayarak kurulan Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı (VDK) tarafından yapılmaktadır.

Anayasayla teminat altına alınan bir yükümlülük olan verginin doğru ödendiğinin (ödeme gücünü yansıtacak şekilde alındığının) denetiminin devlet tarafından yapılması bir anayasal haktır.

Denetim yapılırken vergi bilincinin yaygınlaştırılması ve vergiye gönüllü uyumun artırılması (vergi kaçırma ve vergiden kaçınmanın asgariye inmesi) gittikçe önem kazanmaktadır.

Bunun için vergi idareleri mükelleflere birtakım haklarının olduğunu bildirgeler yoluyla ilan eden “müşteri odaklı” ve “vergi salan değil vergi satan” anlayışıyla hareket etmektedir. Son yıllarda verginin cebri yönünün mükelleflere sezdirilmemesi, bu sayede vergiye gönüllü uyumun kolaylaştırılması (artırılması) amacı öne çıkmıştır.

**

Birçok ülke, mükellef bildirgeleri veya mükellef imtiyazları açıklayarak mükellef haklarını korumak için çeşitli mekanizmalar geliştirmişlerdir.

Dünyadaki trende uygun olarak ülkemizde de Gelir İdaresi Başkanlığı “Mükellef Hakları Bildirgesi”ni yayınlayarak vergi yükümlülerinin haklarını ilk kez duyurmuştur.

Yine VDK tarafından yayınlanan “Vergi İncelemelerinde Mükellef Hak ve Yükümlülükleri” isimli yönerge de maliye bakanlığının mükellef haklarına verdiği önemi göstermektedir.

**

Ülkemizdeki uygulamada mükellef haklarını genel ve özel haklar olarak ikiye ayırabiliriz. Genel haklar bütün mükelleflerin sahip oldukları hakları kapsarken, özel haklar ise vergi denetimi (incelemesi) sırasındaki mükellef haklarıdır.

Mükelleflerin haklarını bilmeleri ve haklarının farkında olmaları; vergi idaresinin mükelleflerin bu haklarına riayet etmesi ve gereğini yerine getirmesi için son derece önemlidir.

**

Vergi incelemesinin amacı mükellefleri eğitmek-bilinçlendirmek olmalıdır.

Mükelleflerin vergiye gönüllü uyumunun sağlanması, bilinçlenmesi ancak iyi işleyen (mükellef haklarını gözeten) bir sistem içinde yapılan vergi incelemesi ile mümkün olur. Bu sayede vergi kayıp kaçağı önlenir, kayıt dışı ekonomik faaliyetler engellenir ve vergiyi gönüllü ödeme alışkanlığı oluşur.

Vergi idaresi; vergi gelirlerini toplarken ve denetlerken mükellef haklarına riayet ettiği ölçüde mükellefleri vergiye gönüllü uyumlaştırmış olur. Yani vergi idaresi bağcıyı dövmeden üzüm yeme amacı taşımalıdır. Bunun için de bakanlığın inceleme sonrası mükellef memnuniyetini mutlaka ölçmesi gerekir.

**

Denetimle ilgili bir başka önemli konu da mükellefleri inceleme süreci konusunda bilgilendirmedir. Bu amaçla kurulan “VDK Mükellef Portalı” (https://mukellefportali.vdk.gov.tr.) uygulaması ile mükellefler vergi incelemesinin hangi safhada olduğuna ve inceleme tutanağı taslağına ilişkin bilgilere erişebilir.

Ayrıca, portal üzerinden “uzlaşma isteme” veya “Rapor Değerlendirme Komisyonlarınca dinlenme” talebinde bulunulabilir.

Yine bu portal aracılığı ile mükellefler incelemeye ilişkin görüş ve önerilerini doğrudan Vergi Denetim Kurulu Başkanına iletebilirler.

**

VDK’nın yayınladığı “Vergi İncelemesinde Mükellef Hakları Genelgesinde” vergi denetimi yapmaya yetkili olanların görevlerini yerine getirirken, mükellef haklarına riayet edecekleri hususlar ayrıntılı bir şekilde düzenlenmiştir. Böylece mükellef haklarının dayanaklarına ilişkin yasal ortam hazırlanmıştır.

VDK’nın yayımladığı alt mevzuatlara, reformlara ve uygulamalara bakıldığında; genel yaklaşımın mükellef haklarına hassasiyet gösterildiği (mükellef hakları genişletilerek), vergiye gönüllü uyumun sağlanmaya çalışıldığı anlaşılmaktadır.

**

Sonuç olarak; mükellef haklarına ilişkin düzenlemelerin etkin bir şekilde ve kararlılıkla yapılmasının mükelleflerin vergiye uyumunu (gönüllü vergi verme) artıracağını, kendilerini daha güvende hissetmelerine neden olacağını ve vergi idaresi-mükellef ilişkilerinin geliştirilmesine önemli katkı yapacağını söyleyebiliriz.

#Vergi
#Bankacılık
6 yıl önce
Vergi ‘salan’ değil vergi ‘satan’ anlayış
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü
İsrail’le ticaret ve Deutsche Welle