|
Lord Chadlington"un 3/12 düsturu...

Paris"te iki gün 8"er saat süren hayli yorucu ve yüksek tempolu fakat bir o kadar da öğretici ve zenginleştirici olan ICCO Zirvesi biraz önce sonuçlandı... Dünyanın dört bir yanından 200"e yakın üst düzey yöneticinin, milyarlarca dolarlık devasa Network"lerin katıldığı iletişim danışmanlığı ve PR"ın geleceğinin tartışıldığı bu önemli zirvede Türkiye"den kimlerin bulunduğunu yazacağıma önceki yazımda değinmiştim... Bizim dışımızda üç kişi vardı. İkisi Bilgi Odası şirketinden Aydın Sün ve Emek Tüzün ve C-Partners ajansından, İletişim Danışmanlığı Şirketleri Birliği İDA Yönetim Kurulu üyesi Ufuk Çarşıbaşı... Hayli üzücü... Hiç değilse arkadaşlar Türkiye"ye döndüklerinde izlenimlerini meslektaşlarıyla paylaşsınlar da, işin künhüne varacağımız yerde nerelere doğru gittiğimiz bir anlaşılsın...

Sözün derinliğini onlara bırakarak beni en çok etkileyen bir konuşmacıdan söz edeyim: Lord Chadlington...

Lord, 50 yıllık iletişimci... Dünya çapında iki devasa PR Network"ünün kurucusu: Shandwick ve Huntsworth...

Her akşam saat tam 21:00"de kendisine şu üç soruyu soruyormuş:

1. Bugün yaptıklarından gurur duyuyor musun? 2. Para kazandın mı? 3. Keyif aldın mı?

Başarının sırrını ise, mükemmel örnekler vererek şu 12 noktada (yaklaşım ve düşünce yapısında) özetledi, ünlü iş ve iletişim ustası:

1. Her şey mümkündür 2. Yönetim şemasının biçimini değiştir; "Dart" oyunundaki gibi iç içe daireler olarak düzenle. Ortaya da müşteriyi koy. 3. Senden gençleri ve iyileri işe al. 4. Biri bir iş yapamadı mı, onun işini bir başkasına vererek "idare" etme. Yolları ayır. Hem ona hizmet etmiş olursun, hem kendi şirketine. (Kızı Google"da çalışıyormuş. İşe alınma sürecinde mülakatları 11 saat sürmüş) 5. Sınırları geçme, yolunu şaşırma. (Etik kodlar). Özel hayatınla iş hayatını karıştırma. 6. Parayı, rakamları okumayı öğren. 7. Oku! Esas olarak kendi mesleğin dışındaki alanlarda bilgilen. 8. Düşün (En az yaptığımız iş) 9. Dürüst ol (Özellikle kendine) 10. Beklentileri yönet. (Tatmini elde etmek için şart) 11. Profesyonelliği elden hiçbir zaman bırakma. 12. Hiçbir zaman vazgeçme. (Teslim olma).

Lord konuşmasını şu tespitle bitirdi: "Bunların içinde en önemlisi hangisidir, diye sorarsanız, zorlanırım. İlle de birini seç, diye ısrar ederseniz de 12"ncisinin altını çizerim".

ICCO İkinci Başkanı Bulgar dostumuz Maxim Behar, açılışta demişti ki: "Bazen bir kelime buraya gelmek için harcanan her şeye değdiği duygusunu uyandırabilir."

Ne kadar haklıymış...

Billboard mağduru Başkan"a geçmiş olsun

Aynı ortamlarda çalışıp da, tamamen "ruhsal nedenlerle" birbirlerinden hoşlanmayan ve ancak iş süreçlerine de "sevmediğim insanla çalışamam" der gibi, bu olumsuz duygularını yansıtanlarla ilgili, bir parti liderimizden ödünç aldığımı da belirterek sık sık kullandığım bir cümle vardır:

"Birbirimizi sevmek zorunda değiliz ama saymak zorundayız."

Sayın Devlet Bahçeli"nin çok eskilerden kalma bir ifadesidir... Karper peyniri gibi, içindekilerin birbirine değmemesi gereken pek çok konuda, (örneğin, sevgi ve saygı) aradaki teması önleyen aliminyum folyo ambalajı soyup atarsanız, bundan en büyük zararı da, verimliliğe, sağlıklı iletişime ihtiyaç duyan iş ortamlarımız görür. Sevgi ve saygı birbirinin içine geçer ve bu bulamaçtan çalışma hayatının "incelik" kaldırmadığı alanlarında bir dolu gereksiz hayal kırıklıkları yaşanır. Bu nedenle sayın Bahçeli"nin hayatta birebir karşılığı bulunan bu tespiti muhteşemdir.

MHP"nin, Fethiye Belediyesi"nin billboard mağduru Başkanı Sayın Behçet Saatcı"nın bir ölçüye göre "iyi niyet dolu" olarak kabul edilebilecek yaklaşımını, ihraç istemiyle disipline sevk ederek cezalandırmasını, "birbirimizi sevmek değil ama saymak durumundayız" ifadesiyle bağdaştırmak kolay değil.

Üstelik de, mizahi bir havayla Kürtçe ve Türkçe karışık olarak yazılmış ifadelerin altındaki "Anladınız değil mi? Bu yüzden Tek Millet, Tek Vatan, Tek Dil, Tek Bayrak, Tek Devlet!" mesajına rağmen, kendisini anlatamamış Başkan Bey... Devlet Bahçeli"nin gönlünü MHP"ye verdiği bu duvar afişleriyle de kanıtlanan Belediye Başkanı için, "Partimizin ilkelerine aykırı davranmıştır. Gereği yapılacaktır" ifadesindeki ses tonunun siyasi iletişimin gerekleriyle uyumlu olduğu söylenebilir mi? Parti içi demokrasi ve hoşgörü açısından hayli riskli bir yaklaşım değil mi?

11 years ago
Lord Chadlington"un 3/12 düsturu...
Dövizde çözülme hızlandı: Bir haftada 15 milyar USD
“Evine dönemezsin...”
Antisemitizm, 7 Ekim ve Biden’ın Vietnam’ı
Yangından mal kaçırma: Terör örgütü ABD’den tanınma istiyor!
Unutma sakın!