|
İttifak siyaseti: Çoğulculuk, farklılık ve merkezileşme

Cumhur ittifakı, Türkiye’de yeni bir siyaset dönemini başlatıyor. Bundan dolayı ittifaka dayalı bir seçimi aşan bir tarafı var. Bundan da şunu anlıyoruz. Bu ittifak tarzı sadece Ak Parti ve MHP ilişkisi ile sınırlı değil. Türkiye siyaseti de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne giderken yeni bir siyasal aşamaya geçiyor. Partilerin birbiriyle kuracakları ilişki tarzı da yeniliklere gebe. Bu nedenle cumhur ittifakı, yeni bir koalisyon tarzını gündeme getiriyor. Ancak bu ittifak öncekilerden oldukça farklı.



Yeni seçim döneminde artık ittifakları ya da koalisyonları göreceğiz. Meclis'e gitmeden bunlar olacak. Bu nedenle daha önceki koalisyonlardan farklılaşacak. Eskiden olduğu gibi koalisyon bakanlıkları bölmek için değil, siyasal bütünlük için meclise girmeden yapılacak. Bu da Türkiye’de siyasetin merkezileşmesini sağlayacak. Türkiye siyasal geleneğinde yaşanan “atomize çoğulculuk” ile gelen derin parçalanma sorununa çözüm olacak. Atomize çoğulculuk merkezin altını oyuyor ve siyaseti çalışmaz hale getiriyor. Bu durumda askerler ya da sivil siyaset dışı unsurlar devreye girerek “çözüm” diye ortaya çıkıyorlar! Ancak bu yeni ittifakçı siyaset anlayışı ile söz konusu bunalım ve dış müdahale potansiyeline son verilecek. Siyasal alan iki merkez etrafında toparlanacak: Muhafazakarlar ve Cumhuriyetçiler. Ya da yeni merkez sağ ve yeni merkez sol.

Bu merkezileşme çoğulculuğu da yok etmeyecek. Çünkü toplum içinde belli bir temsile sahip olan küçük siyasal partiler de bu ittifak içinde yer bulabilecek. Daha önce %10 barajına takılarak Meclis'te temsil imkanına kavuşamayan bu siyasal kesimler, yeni dönemde ittifaka dahil olup orada yer alabilecek. Kendi tabanının taleplerini de iktidara yansıtabilecek. Böylece Türkiye’de 12 Eylül rejimi ile gelen baraj sorunu da otomatikman kaldırılmış olacak. Atomize parçalanmaya uğramadan siyasal çoğulculuk makul bir çerçevede temsil edilebilecek.

Yeni ittifak tarzı, her siyasal partinin kendi farklılığını koruyarak ittifakta yer alma imkanını da koruyor. Bu da siyasetin bir kapta erime değil, bir “halayda beraber” olma durumunu yansıtıyor. Yani ittifakta siyasal parti kendisini farklı kılan siyasal düşünce ve anlayışlarından vazgeçmeyecek. Rengini taşımaya devam edecek. Daha çok siyasal pratikte işbirliği olacak. Dolayısıyla Meclis'e taşındıktan sonra da serbest davranabilecek. Türkiye, bu yeni ittifak/koalisyon tarzı ile hem bütün siyasal renkleri kapsayacak hem de birliğini koruyabilecek.

Ak Parti ve MHP’nin cumhur ittifakı ile yaptıkları öncülük rolü, yeni sisteme geçmek için önemli. Türkiye yeni sistemini kurmak için ürettiği bir güç birliği bu. Her köklü değişme anlarında büyük güç üretimi zorunludur. Onun aracılığıyla değişim süreci kontrol altında tutulur, yönetilir ve sonuca taşınabilir. Ancak bu ittifak için MHP’nin Ak Partileşmesi ya da Ak Parti'nin MHP’lileşmesine de gerek yok. Ak Parti’nin, milliyetçilikten farklı muhafazakâr siyasal düşünce ve kimliğini sürdürmeye devam etmesi gerekir. Çünkü bu muhafazakâr siyaset tarzının içinde milliyetçilik, liberallik ve İslamcılık beraber yer alabiliyor. Bunları kapsayan, uzlaştıran ve beraber çalıştıran bir siyasal tahayyüldür bu. Ancak aynı şey MHP için söylemek zor. MHP, sadece milliyetçidir. Ak Parti, Türk toplumunu bütün renkleriyle en geniş biçimde kuşatabilen bir ortak siyasal tahayyüldür. Bunu koruduğu sürece reformların ve yönetmenin ana aktörü olabilir. Kapsayıcı ve memnuniyet vericiliği yaygın olur. MHP ise Türk milliyetçiliği siyasetine dayanır. Bu özelliğini sürdürdüğü müddetçe toplumsal tabanıyla beraberliğini koruyabilir. Varlık kimliği Türk milliyetçiliğinden beslenir. MHP ve Ak Parti'nin cumhur ittifakını bu farklılıklarını koruyarak sürdürmeleri çok önemli. Çok hassas bir denge bu. Çünkü her iki siyasal parti, aynı zamanda farklılıklarını koruyarak tabanlarını temsil edebilirler. Demokrasi farklı renklerin partiler tarafından temsili demek aynı zamanda. Bundan dolayı siyasal düşünceler ve idealler konusundaki bu farklılıklara dikkat edilmeli ve ittifak da buna göre yürümelidir.

#Cumhur ittifakı
#Politika
#Seçim
6 yıl önce
İttifak siyaseti: Çoğulculuk, farklılık ve merkezileşme
"Gezgi" notları…
Kara dinlilerle milletin savaşı
Dövizde çözülme hızlandı: Bir haftada 15 milyar USD
“Evine dönemezsin...”
Antisemitizm, 7 Ekim ve Biden’ın Vietnam’ı