|
Yasuteru Yamada"nın baharı ve sonbaharı

Yasuteru Yamada''nın kim olduğunu bulmak için kendinizi boşa yormayın, onu tanımıyorsunuz. Meşhur biri değil! Japonya''da yaşamakta olan bir emekli mühendis kendisi… Tam 72 yaşında… Peki onu bu yazının konusu haline getiren sebep ne? Bilindiği gibi Japonya''da yaşanan tsunami felaketinin ardından Fukuşima santralinde bir nükleer sızıntı meydana gelmiş, çevreye yayılan radyasyon nedeniyle bölgeye müdahalede güçlükler yaşanmıştı. Bölgedeki radyoaktif riskler nedeniyle bugün de çalışmalar kısıtlı biçimde ve daha çok gönüllü ekipler aracılığıyla yürütülebiliyor. İşte Yasuteru Yamada böyle bir gönüllüler grubunu organize eden kişi… Nükleer riskleri göze aldıklarını söyleyen ikiyüz civarında emekli Japon vatandaşı Fukuşima''daki tahliye ve onarım işlemlerini yürütmeye gönüllü oluyorlar. Bunu yaparken de basit ama aynı oranda da dramatik bir mantıktan hareket ediyorlar. Gönüllü olan emeklilerin tamamı altmış yaşının üstünde… Kendilerinin ortalama 15-20 yıllık bir ömürleri kaldığını vurgulayarak mevcut radyoaktif tehlikelerin kendileri için bir risk taşımadığını söylüyorlar. Çünkü uzmanlara göre radyasyona maruz kalmaktan kaynaklanan kanserojen etkiler 25-30 yıllık bir süreçte kendini gösteriyor. Yani Japon emekliler geriye kalan ortalama ömürleri itibariyle kanser tehlikesinin kapsama alanı dışında olduklarına inanıyorlar. Bu yüzden bölgedeki çalışmaları yürütmeye talip oluyor, yaşı genç çalışma ekiplerinin bölgeye gitmemesi gerektiğini söylüyorlar.

Harika bir film çıkar bu hüzünlü hikâyeden. Ama gelin meseleyi burada bağlamayalım, hikâyenin içinde gizli bir başka hikâyeye dikkat kesilelim. Oradan bizim de alacağımız dersler olabilir.

Dünyada sivil amaçlı ilk nükleer enerji santrali 1954 yılında Ruslar tarafından kurulmuş. O tarihte Yasuteru Yamada 15 yaşında… Japonların ne kadar meraklı bir toplum olduğunu hesaba katarsak bu ilk santralden ya da hemen sonrasındaki başka örneklerden bir şekilde haberdar olduğunu varsayabiliriz. Enerji alanında yeni bir çığır açan bu gelişmelerin (sonradan mühendis olduğuna göre) Yasuteru Yamada''yı heyecanlandırmış olabileceğini iddia etmek de kulağa pek mantıksız gelmiyor. Bay Yamada bu heyecanın daha katmerlisini 1966 yılında Japonya''nın ilk nükleer santrali kurulduğunda yaşamış olmalı. Yani 27 yaşında iken… Fukuşima kurulduğunda da, ki takvimler 1971 yılını gösteriyor, 32 yaşındaki Bay Yamada''nın aklından olumsuz bir düşünce geçtiğini sanmıyorum.

Yasuteru Yamada başta da ifade ettiğim gibi 72 yaşında bir emekli bugün. Fukuşima''da bir nükleer felaket yaşanıyor ve önünde böyle dramatik bir ikilem var. Yani madalyonun ikinci yüzü ilk yüzü kadar parlak değil! Doğrusu pembe başlayıp gittikçe kararan bu hikayenin duygusal seyrini Bay Yamada''dan dinlemek isterdim.

Bu yüzyılın başından beri pek çok yenilik hayatımıza girdi, teknolojik gelişme diye nitelenen pek çok değişim yaşadık. İlk karşılaştığımızda bizi heyecana garkeden bu atılımlardan pek çoğu bugün hayatımızı karartan felaketlerin müsebbibi olarak görülüyor. Pek çok hayal kırıklığı yaşadık; görünen o ki, daha büyüklerini de yaşayacağız. Hayatımıza giren her yeniliğin bir şeyleri değiştirdiğini ve on yıllara uzanan değişimleri beraberinde getirdiğini artık biliyoruz. Biliyoruz da, acaba madalyonların bir ikinci yüzü olduğunu tam olarak idrak edebiliyor muyuz?

13 years ago
Yasuteru Yamada"nın baharı ve sonbaharı
Er-rızku a’l Allah
Ortadoğu’da gizli petrol görüşmeleri
Kamu tasarrufu
BİT’lere kadrolu işçi alımında acilen tedbir alınması gerekiyor
Tarih bizi çağırıyor ama biz birbirimizle boğuşuyoruz!