|
Her şey Kızılay"a bağlansın!

Depremden sonraki birkaç günde fena halde afallamış bir biçimde ortalıkta dolaşan devlet, daha sonra toparlanarak eski reflekslerini yeniden kuşandı.

Depremzedelerin yardımına koşan çeşitli sivil kuruluşların olağanüstü performansı, bu konuda sınıfta kaldığı fazlasıyla aşikar olan hantal bürokrasi mekanizmalarının ipliğini pazara çıkardı.

Her şey kendi kendine oldu aslında; takke düştü kel göründü.

Ama nedense devlet bu işe fena alındı ve eski mutlu günlerde olduğu gibi kükreyerek etrafa yeniden nizam verme ihtiyacı hissetti.

Her türlü yardım faaliyetinin Kızılay''ın denetiminde yürütülmesini karara bağlayan bir ferman çıkarılarak devletin fiyakasını bozan yardım çalışmaları durduruldu.

Hatta deprem mağduru vatandaşın yardımına koşan insanlardan yakalananların, ideolojik propaganda yaptıkları gerekçesiyle anında gözaltına alınması da tavsiye edildi.

Çadır kurup, insanlara kuru fasulye pilav dağıtarak insanlara ideolojik propaganda yapmak isteyen(!) kötü insanlar da mecburen pılılarını pırtılarını toplayıp evlerine dönmek durumunda kaldılar.

Bundan sonra bütün yardım faaliyetleri Kızılay tarafından yürütülecek.

Bence bu uygulama genişletilerek deprem bölgesinin dışında da hayata geçirilmeli.

Kızılay yurdun diğer köşelerinde de her türlü yardım işini tek başına yapmalı.

Mesela neler mi yapmalı?

Mesela her sene odun kömür taşımaktan orasını burasını sakatlayan vatandaşlarımızın odununu kömürünü hayrına taşıyıvermeli.

Başı kaşınıp da başını kaşıyacak vakti olmayan meşgul insanlarımızın başlarını kaşıyıvermeli.

Maçlarda sahanın dışına çıkan topları bacak kadar çocuklar toplayıp getireceğine, bir koşu gidip getirivermeli.

Çeşme başlarında türkü çığırmak ve mani düzmek gibi pekçok işleri olan köylü kızlarımızın bakraçlarını evlerine kadar götürüvermeli.

Canlı yayında anonsunu unutan sunucu kızlarımızın eksik laflarını anında kulaklarına fısıldayıvermeli.

Emziği ağzından düştüğü için pek bir mutsuz olan ve mütemadiyen viyaklamakta mahzur görmeyen nice vatan bebeğinin emziklerini ağızlarına sokuşturuvermeli.

Erik toplamak üzere erik ağacına çıkıp da bastığı dalın kırılması suretiyle orada sallanaduran yeniyetmelerin imdadına yetişivermeli.

Oğullarının tişörtlerindeki çimen lekelerine bir türlü çare bulamayan ev hanımlarını en son formüllü deterjan imalatıyla tanıştırıvermeli.

Yalamaya yetişemediği için dondurması akmaya yüz tutan cümle hemşehrilerimizin dondurmalarının yalanmasına yardım edivermeli.

Yolun en kalabalık yerinde arabası stop eden sürücü kardeşlerimizin çeşitli ebatlardaki arabalarına bir el atıvermeli.

Paraşütü açılmadığı için gökyüzünden aşağıya düşmekte olan talihsiz paraşütçüleri kollarını açarak hoppacık tutuvermeli.

Gurbet elde mahzun kalıp da nezle olan gurbetçilerimizin her hapşırığına karşılık bir "Çok yaşa!" deyivermeli.

İstifa mektubu yazarken elleri titreyen devlet büyüklerinin istifa mektuplarını yazıvermeli.

25 yıl önce
Her şey Kızılay"a bağlansın!
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü
İsrail’le ticaret ve Deutsche Welle