|
Ak Parti kararsızları sandığa giderse…
31 Mart yerel seçimlerine bir aydan az bir süre kala bazı çevreler
7 Haziran 2015
seçimlerini ve seçim sürecini hatırlatıyor.

Aslında bir yönüyle haklı bir hatırlatma.

Neden mi? Hemen söyleyeyim.



Çünkü, 7 Haziran seçimlerine gidilirken özellikle Ak Parti seçmenlerinin arasında “
kararsızlar
”ın olduğu yönünde kamuoyu araştırmacılarının bulguları vardı. Ve o seçmenin sandığa gidip gitmemesi seçimi de doğrudan etkileyeceği söyleniyordu.
O gün kararsız seçmeni sandığa götürmenin yolu olarak, “
Sistem tartışması son virajda kararsızları sandığa taşır
” demiştim.
(26.05.2015 Star)
Tıpkı bugünkü gibi “
kararsızların
yüksekliği
” tartışılıyordu o dönem de…
Ak Parti seçmeninin hangi motivasyon ile sandığa gittiğine yönelik geriye dönük bir çalışma yapılmasını önermiştim.
Soru yalındı,
“Ak Parti seçmeni 2007’den bu yana sandığa hangi motivasyon ile gidiyor?”
Ancak ne bu sorunun peşine düşüldü ne de
Ak Parti kararsızlarının sandığa gitmesi için yeterince çaba sarf edildi.
Sonuçlar malum…
Ak Parti yüzde 41 oy almasına rağmen tek başına hükümet kuracak milletvekili sayısına ulaşamadı.
O gün, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan ve Ak Parti Genel Başkanı Davutoğlu arasında “
sistem
” konusundaki farklı düşünce vardı. Ak Parti seçmeninin kafasını karıştıran meselenin özünde de bu vardı.
KARARSIZLAR NE ZAMAN KARAR VERİR?
Bugün de tıpkı 7 Haziran öncesi gibi kararsızların oranının yüksekliğinden söz ediliyor.
Kararsızlar içinde
en büyük oranın Ak Parti seçmeni içinde yer aldığı söyleniyor.
7 Haziran sürecinden ders alınmışsa (Ki alındığını 1 Kasım seçim sonuçlarına bakarak görebiliyoruz.)
Ak Partili seçmenlerin arasındaki kararsızların sandığa gitmesinin yolları deneniyor diye düşünüyorum.
Bu süreçte 7 Haziran öncesi Ak Parti içindeki “ikilik”ten eser yok.
Çünkü Erdoğan referandum ile değişen Anayasa sayesinde partisinin başına geçti. Sistem tartışması da gündemde değil artık. Zira
“Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi”
24 Haziren 2018 seçimleriyle yürürlüğe girdi.
Ne var ki Ak Parti içinde olup da ilk fırsatta partileşecekleri bilinen çevrelerin ilk vaadi “sistem değişikliği ve parlamenter sisteme dönüş.”
Seçim öncesi bu çevrelerin
“muhalefet” ile zımni ittifak
kurdukları da malum.
Yani hem Ak Parti içinde görünüyorlar hem de “sistemi değiştirmek” üzere muhalefet ile zımni ittifak yapıyorlar.
Bu durumun neye neden olacağını 31 Mart akşamı göreceğiz.
15 TEMMUZ’U HATIRLAMAK

Bir de Ak Parti Genel Başkanı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylemleri ile Ak Partililerin senkron sorunu zaman zaman “kekremsilik” oluşturuyor.

Erdoğan’ın, seçmenlerin hem ekonomik, hem sosyal taleplerine cevap verirken aynı zamanda topyekun Türkiye’nin beka meselesini hatırlatması, bazı Ak Partililer tarafından içselleştirilebildi mi, bilemiyorum.

Bu durumun, Ak Parti’nin kararsız seçmenine olumsuz etkisinin olup olmayacağını da…

Erdoğan’ın,
her vesileyle beka meselesini anlatırken,
“terör örgütlerini”, “15 Temmuz darbe ve işgal girişimini” hatırlatması boşuna değil.
Ne var ki
MHP ile kurulan Cumhur İttifakı’nın bile ne ifade ettiğini henüz anlamamış görünen Ak Partililerin en azından bu süreçte susmaları, kendi kararsız seçmenleri üzerinde olumlu bir etkiye neden olacaktır diye düşünüyorum.
7 Haziran’da
“sistem tartışması”
nın kararsızları sandığa taşıyacağını söylemiştim. Bugün de Ak Partililerin bir kısmının liderleri Erdoğan’ın söylemiyle örtüşen beyanatlarının kararsızları sandığa taşıyacağına inanıyorum. Sadece söylemleriyle uyum mu? Elbette değil.

Bir de Erdoğan’ın genel başkanlığa yeniden döndüğü günden bu yana yaptığı uyarılara kulak vermeleri…

Peki kararsızlar bu kadar mı önemli diyenlere sözümse,
“Kim kararsızlarını sandığı götürürse o seçimde ipi göğüsleyecek”
demekle yetineceğim.

Bilmem anlatabiliyor muyum?

#Seçim
#AK Parti
#Kararsız
#Seçmen
#15 Temmuz
#7 Haziran
5 yıl önce
Ak Parti kararsızları sandığa giderse…
İslâmî hareketten kavramlar savaşına…
Yaşama Sanatı ve Sinema
Bizim sorunumuz ne?
İran’da değişimin ayak sesleri…
İslâmcılık, milliyetçilik ve tam bağımsızlık