|
Güçlü büyümenin resmi

Dün 2017 son çeyrek GSYH (Gayrisafi Yurtiçi Hasıla) verileri açıklandı ve böylece geçtiğimiz yıla dair konuşageldiğimiz güçlü büyüme tablosu tasdiklendi. Ekonomimiz 4. çeyrekte önceki yılın aynı dönemine göre %7,3 büyüyerek, 2017 genelinde %7,4 oranında bir reel GSYH artışı kaydetmiş oldu. Bu, kendi içimizde 2013 sonrası en yüksek ve G20 ülkeleri arasında söz konusu dönemde 1 numaralı büyüme performansı anlamına geliyor.



Şimdi bu vesileyle ilgili detaylara hakim olmuşken, imza attığımız büyüme hikayesinin resmini görmeye çalışalım. Bu amaç doğrultusunda öncelikle harcamalarımızı analiz edelim dersek, son çeyrekte iç talebin dominant olduğu bir sahneyle karşı karşıyayız. Nitekim altın lokomotifli ithalat artışı bu dönemde büyümeye 1,9 puan katkı vermiş olan ihracatın önüne geçince, verilerden bilhassa özel tüketim ve yatırımlardan enerji almış bir iç talep hikayesi okuyoruz.

Ve bu iki harcama kalemi, 2017 genelindeki %7,4’lük büyümenin de, sırasıyla 3,7 ve 2,2 puan destekleyicisi... Yıl geneline vuran istatistiklerde ihracat da 2,6 yüzde puan katkı verirken, ithalat bu dış gelişimi 2,4 puan aşağı çekmiş görünüyor. Bunun sonucunda ise, dış talepten net olarak cüzi bir pozitif destek görmüş oluyoruz. Kamu tüketiminin sınırlı bir artı etki yaptığı 2017 büyümesinde yatırımların ikinci yarıda inşaatın yanı sıra makine ve teçhizat alanında da boy göstermesi, resmin pembe yanlarından...

Öte yandan üretim cephesinden bir değerlendirme yaptığımızda, gerek son çeyrekte gerekse yıl bütününde genele yayılmış bir büyümeden bahsetmek mümkün. Ulaştırma, ticaret, konaklama, lokanta başta olmak üzere hizmetler sektöründen oldukça güçlü gelen destek, finans kaleminde ise son çeyrekte toparlanmaya çalışan bir veri sunuyor. Sanayinin anlamlı bir rol oynadığı 2017 büyüme profilimize, inşaatın da ılımlı bir el uzattığını eklemek gerek. Tarım sektörü ise son üç aylık dönemde hareketlenirken, geçen yılın resmine hafif bir ton katabilmiş bulunuyor.

Kaynakları bu şekilde özetlenebilecek büyüme tablomuza tepeden baktığımızda ise, 2016 yılında malum sebeplerle %3,2’ye yavaşlayan ekonomimizin, hemen sonrasında hükümetin ortaya koyduğu canlandırıcı mekanizmalarla toparlanarak süratli bir şekilde yola devam ettiği ortada... Bu minvalde, dünya ekonomisindeki olumlu seyirden faydalanmış olmamız da, şüphesiz ihracat kanadından gelen etkinin başlıca dinamiklerinden.

Şimdi ise, dünyayı sollayan bu sıra dışı büyüme hikayesinin sürdürülebilirliği sorgulanıyor. 2018 yılının ilk göstergelerinin yeni tempolu bir seyre başlandığına işaret ettiği bir ortamda buna vereceğimiz cevap, seviyesi geçmiş verilerle gücünü göstermiş potansiyel büyümemizi başarırken, bunu ekonomiyi her yönden sağlam kılacak politikalarla çevrelemek olacaktır.

#GSYH
#Ekonomi
#Ekonomik Büyüme
6 yıl önce
Güçlü büyümenin resmi
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü
İsrail’le ticaret ve Deutsche Welle