|
İnsan Dili ve Ses

Gramer kitaplarında "dil"in ne olduğu tarif edilirken muhakkak ses organlarından bahsedilir. Ses telleri, damaklar, ağız boşluğu, dil, dişler, dudaklar ve karşı tarafın kulakları "dil" diye verilen tarifin vazgeçilmez unsurlarıdır. Aslında pek çok dil vardır da (kuş dili, ıslık dili, bilgisayar dili, işaret dili vs.) bütün onlardan birini ayırıp en tepeye oturtan şey ses/kulak ikilisinin sağladığı sembol iletme hızıdır. İnsan dili bu sesletim ve işitim araçları arasında bilgi aktarımını sağlayan sistemdir.

Burada akla gelebilecek bir soru var. İnsan diline diğer iletişim sistemleri karşısında ayrıcalığını sağlayan eğer bu ses/kulak ikilisi ise onu anlaşılmaz kılan da yine bu ses/kulak ikilisi değil midir? Sınırlı sayıda insanın, "mesajı", aralarında ortak olan sesli göstergelerle birbirlerine iletebilmeleri (veya yalnızca birbirlerine iletebilmeleri) bir ayrıcalık mıdır? Bir Fransızla bir Japon aynı "gösterilen"i farklı ses göstergeleriyle birbirlerine iletince iletişim değil iletişimsizlik doğuyor. Oysa gösterilen aynı. İşaret dilinin insan diline göre çok yetersiz ve yavaş olduğu ilk bakışta hemen kabul edilebilir bir hakikat gibi görünüyor; ama işlek bir otoyolda insanların gidecekleri yönü, keskin bir viraja yaklaştıklarını, yolun daraldığını, bir kilometre ileride bir benzincinin olduğunu gösteren işaretler olmasaydı da bu bilgileri "söyleyerek" iletmek üzere bir görevli dikilseydi iletişim daha mı hızlı sağlanırdı? Elbette ki hayır! İşte ses/kulak ikilisinin yalnız kaldıklarında ne kadar acınacak duruma düştüklerinin basit bir ispatı.. New York borsasında karşılıklı iletişimi ses/kulak yoluyla sağlayamayan insanlar el ve kol işaretleriyle daha mı yavaş iletişim sağlıyorlar? Yine aynı şekilde sağır ve dilsizlerin de bu işaretler vasıtasıyla anlaştıklarını unutmamak gerek. Bütün bunlar ortadayken niçin yalnızca ses/kulak ikilisinin oluşturduğu birliğe "insan dili" diyoruz da diğerlerini bu kategorinin dışında yetersiz diller arasında sayıyoruz?

Doğal insan dili, evet, sese dayanır. Ancak dili bu seslerden, daha doğrusu sesli "göstergeler"den ibaret görmemeliyiz. Birçok dilciye göre dil bir "göstergeler" sistemi olabilir; ben ise dilin göstergeler sistemi değil, "gösterilenler sistemi" olduğunu kabule meyyalim. Diyelim ki, bir yaz günü susadık ve bir büfeden su almak istiyoruz. Mesajımız "Bir şişe su verir misiniz?" olsun. Bu evrensel bilgiyi farklı ses göstergeleriyle ifade ettiğimizde ortaya birçok dil çıkar. Eğer dilini iyi bilmediğiniz yabancı bir ülkedeyseniz, aynı mesajı ağzınızı hiç açmadan, el işaretleriyle de gönderebilirsiniz.

Dilin sesli göstergeler toplamı olduğunu ifade eden bir yazar bunu anlattığı kitabında hiç bir sesi kullanmaz, o iletişimin muhatabı da hiç bir şey duymaz. Burada ilteşim, bir takım grafik sembollerle göz ve beyin arasında kotarılır. Yazının sesli dilin grafik şekillere aktarılmasından başka bir şey olmadığını söylemek sesin insan dilinin vazgeçilmez bir unsuru olduğunu ispatlamakta yetersiz kalır. Yazı nasıl sonradan icad edilmiş sayılı/sınırlı bir takım grafik sembollerden ibaretse ses de sonradan icad edilmiş sayılı/sınırlı fonetik sembollerden ibarettir. İnsanın ses ile dili özdeşleştirmesinin sebebi, sese dayalı sembollerin icad edildiği çağa ait hiç bir fikrinin bulunmaması olabilir. Ancak sese dayalı sembollerin sonradan yaratılmış olduğu bu sembollerin değişkenliğinden de anlaşılabilir. Sesin ezelîliği düşüncesi şuuraltımıza öylesine yerleşmiştir ki düşünürken bile sesleri kullandığımızı sanırız. Oysa, eğer sesi çıkaran alet boğazdan başlayıp dudaklarda biten bir sistemse beynimizle nasıl ses çıkarabiliyoruz? Bize düşünürken de sadece kendimizin duyabildiği bir takım gürültüler çıkardığımız intibaını veren şey bir yanılsamadan başka bir şey değildir. Bu sessiz konuşma faaliyeti de insan dilinin sesten başka bir şey olduğunu gösterir. Bir Fransız, bir Japon, bir Türk, bir Eskimo değişik sesli göstergelerle aktardıkları kavramları, yani "gösterilen"leri kafalarında aynı şekilde kodlamışlardır. Ancak aldıkları eğitim, sahip oldukları iletim imkânları onlara bu göstergeleri farklı çevrelerde farklı eğitimler alarak değişik sesli göstergeler geliştiren insanlara iletmelerine izin vermez. Halbuki insan dilini yine insan diline aktaracak iletişim aletleri geliştirilmiş olsaydı dil farklılıkları da ortadan kalkmış olacaktı.


24 yıl önce
İnsan Dili ve Ses
arapçadan-farsçadan gelen kelimeler
Beşiktaş son nefeste
Dövizde çözülme hızlandı: Bir haftada 15 milyar USD
“Evine dönemezsin...”
Antisemitizm, 7 Ekim ve Biden’ın Vietnam’ı