|
Devam sütü değil doğal süt

Annelerin birçoğunun zihnini kurcalayan ve "Acaba hangisi bebeğim için en doğrusudur?" dedikleri konulardan biri de bebeklerinin altıncı ayından sonraki beslenme süreç ve şekilleridir. Acaba inek sütü veya keçi sütü mü verilmeli, yoksa devam sütleri mi tercih edilmeli? Devam sütleri bebeklerin sağlığına zararlı mı? İnek sütü gerçekten çok mu ağır gelir, bebeği hasta eder mi?

Yetişkin insanın beslenmesi konusunda dahi sayısız farklı görüş öne sürülüyor. Bir uzman "Falanca besin çok zararlı..." derken diğer uzman onu yalanlayabiliyor. Bu, bebek beslenmesi konusunda da böyle... İlk altı ay yalnız ve yalnızca anne sütü verilmeli, ya sonra? Kimi uzmanlar sonrasında evde hazırlanacak doğal besinleri önerirken, inek veya keçi sütü verilebileceğini ancak bir yaşına kadar yarı yarıya sulandırılarak verilmesinin yararlı olacağını belirtirken kimi uzmanlar da inek veya keçi sütünü iki yaşına kadar yasaklıyor ve devam sütünü öneriyorlar. Şimdi kime inanıp hangisini uygulayacağız?

Bebeğimiz için en doğru ve en sağlıklı olan elbette en doğal olandır. Annenin doğal ürünlerle hazırladığı mamalardır. Kendi adıma devam sütü ve benzeri hazır ürünlerden uzak durulması gerektiğini düşünüyor ve savunuyorum.

"Bundan uzun yıllar öncesinde her annenin sütü boldu ve çocuklarını kendi sütleri ile besleyebiliyorlardı." diyemeyiz sanırım. Sütü az olan anneler olduğu gibi bebeğini hiç emziremeyen anneler de vardı. Bu tür sıkıntı yaşayan anneler bebekleri için hafif ve besleyici mamalar hazırlıyor ve bebeklerini bu şekilde büyütüyorlardı. Bu bebeklerin sağlık sıkıntıları da olmuyordu zira anneler doğal ve taze besinlerle mama yapıyorlardı. İnek sütünü de günlük taze sütü kısmen sulandırarak ilk günlerinden itibaren rahatlıkla veriyorlardı. Bunu hâlâ uygulayanların olduğunu biliyoruz.

Hazır mamaların tarihi çok geçmiş zamanlara gitmiyor. Ülkemizde bundan otuz yıl öncesine bakarsak hazır mamaların tüketiminin çok az olduğunu görmemiz mümkün. Şimdi ise bu oran adeta tavan yapmış durumda. Buna neden bu kadar ihtiyaç duyulduğunu anlamak mümkün değil. Bebekler için her şeyin en doğalı, en tazesi olması gerektiğini söylüyorken neden hazır mamalara yönelim bu kadar arttı?

Evet, devam sütleri inek sütüne ilaveler ve çıkartmalar yapılıp anne sütüne en yakın hale getirilerek üretiliyor. Ancak ne kadar anne sütüne yakın dense ve ne kadar doğal ürünlerden hazırlanıyor olsa da gerek tazeliğinin korunması, gerekse dayanıklılığın artması için belli bazı işlemlerden geçiyor. Buna rağmen anneler kendileri taze sebze ve meyvelerle mama hazırlamak yerine devam sütlerini ya da hazır mamaları tercih ediyorlar, neden? Çünkü devam sütlerinin hazırlanıp bebeğe verilmesi veya hazır kavanoz mamalarının kapağını açıp yedirmek evde hazırlanacak mamalara göre oldukça kolay oluyor. Oysa çok yakın bir tarihte, haberlere konu olan bir gerçekle yüzleşmek zorunda kaldık. Ülkemizde en yaygın olarak kullanılan hazır bebek mamasında GDO tespit edildi. Tarım Bakanlığı''nın konuyla ilgili tahlil sonuç belgeleri basına verildi. Bu mamaları üreten firma durumu yalanlayan bir açılma yaptı, ancak açıklamanın ardından ülkedeki ürünlerinin bazısını toplatmaya da başladı. İşte bu durum zihinleri çok kurcalıyor. Hazır mamaları sorgulamak ve bunlardan uzak durmak için bu araştırma ve kanıtlar yeterli olsa gerek.

Peki, öyleyse ne yapacağız? Tıp Doktoru ve Alternatif Tıp Uzmanı Aidin Salih, bebeklerin beslenmesi hususunda iki yaşlarına kadar sadece ve sadece anne sütüne gereksinim duyduklarını, bunun dışındaki beslenme çeşitlerini düşünmektense anne sütünü arttırmanın çarelerine bakılması gerektiğini söylüyor ve: "Bebeklerde yalnızca sütü hazmetmek için enzim mevcuttur. Bebekler diğer yemekleri sonuna kadar hazmedemezler, mide ve bağırsaklarında gaz oluşur. Onun için anneannelerimiz bebeklere yemeği veya ekmeği çiğneyerek yani kendi enzimleri ile karıştırarak verirlerdi. Bu uygulama çocuklarda hazmı kolaylaştırır. Bebeğe anne sütü dışında bir şey verilecekse 12. aydan itibaren aynı yöntem kullanılabilir." diyor. "Bu yöntemi uygulayamıyoruz ve sütümüz de yeterli gelmiyor. Bebek aç kalıp ağlıyor. Ne yapacağız?" diyenlere de yanıtı var Dr. Aidin Salih''in. "6. aydan itibaren meyve veya havuç suyuna yarısı oranında su koyarak, onuncu ayından sonra da ezilmiş muz ve rendelenmiş elma gibi meyvelerden yedirebilirsiniz." derken sütün arttırılması hususunda da şöyle diyor. "Gıda endüstrisi ürünlerini yiyen-içen, kimyasal ilaç, kozmetik ve deterjan kullanan annelerin sütü yüzlerce, hatta binlerce çeşit katkı maddesi içerir. Bebekler bu sütü emmek istemez ve yüzlerini çevirirler. Bu durumda tarçın, zencefil, karanfil, safran, kekik, kimyon kullanmak, bol sıvı içmek ve bebeğin emmediği sütü sağarak atmak sütü çoğaltır ve temizler, sütün kokusunu ve tadını güzelleştirir."

Anneler için bebeğin aç kalması en büyük üzüntü hatta zaman zaman kâbus olabiliyor. Bu sebeple sabırla ve gayretle sütün artırılmaya çalışılması maalesef ihmal ediliyor. Bir an önce bebeğin aç kalma sorununun çözülmesine odaklanılıyor. Oysa bebeğe hayat verenin, sütü de vereceğinden şüphe etmemek gerekir. Sütü az olanlar, bebeğinin doymadığını düşünenler hemen hazır mamalara başvurmak yerine sütlerini arttırma yoluna gitmeli. Sütü hiç olmayanlar veya başka sebeplerle bebeklerini emziremeyenler ise doğal ve tamamen ev yapımı mamaları tercih etmeli. Bu zor da olsa en doğru olandır.

10 yıl önce
Devam sütü değil doğal süt
Siyasette yumuşama: Mümkün mü?
Genç kimdir?
Başkan Erdoğan soykırım davasının müdahili olarak ABD’ye gidecek mi?
Özgürlüğün otoriterliği karşısında Filistin taraftarı öğrenciler
Gazze ışığında üniversitenin misyonu