|
Yakup Köse"yi asalım!

Sayın adalet bakanım, sayın başbakanım.

Biz bu Yakup Köse ve arkadaşlarını en iyisi asalım. Sultanahmet Meydanı''na darağaçlarını kuralım, yüce devletimizin yüksek menfaatleri öyle gerektiriyor diye, alkışlar, hatta tekbirler eşliğinde infaz edelim bu adamları.

Çünkü çok oldu artık bunlar.

Bir kere, sadece varlıklarıyla bile, sizin ''bitti, bitirdik, tarihe gömdük'' dediğiniz 28 Şubat sürecinin taş gibi, kale gibi yerinde durduğunun ispatıdır ki bu adamlar, sadece bu suçları bile asılmalarına yeter sebeptir. Nasıl olsa siz ''bitti'' diyorsanız bitmiştir.

Hem sadece Yakup Köse ve arkadaşlarını asmak yetmez. Cezaevinde yatan Salih Mirzabeyoğlu, Zekeriya Şengöz ve 28 Şubat mağduru bir sürü dolu ismi de asalım bence. Zira ikide birde size zorluk çıkarıyor bu adamlar. Özgürlük istiyorlar, adalet istiyorlar. Olmaz ki.

Hem zaten özgürlük bunların neyine? Hiçbir şekilde silahlı eyleme girişmemiş, silahlı eylem emri vermemiş, sadece düşündüğünü ifade etmiş, dünyaya sözünü söylemiş bu insanların ne kadar tehlikeli olduklarını görmüyor musunuz Allah aşkına?

Asalım biz bunları. Hatta ibretiâlem olsun diye kazıklara oturtalım. Derilerini yüzelim, etlerini pişirelim.

Olmadı mı sayın adalet bakanım, olmadı mı sayın başbakanım? Gene mi çekemedik dikkatinizi? Gene mi giremedik ilgi alanınıza?

O zaman Allah aşkına bize, cezaevlerindeki 28 Şubat mağdurları için, dahası 28 Şubat yüzünden yeni mağduriyetler yaşayacak insanlar için bir şey yapmanızı nasıl sağlarız, onu söyleyin.

Açlık grevi mi yapalım? Yapabiliriz.

Ölüm orucu mu tutalım? Tutabiliriz.

Onları yeniden cezaevine göndermemek için Yakup Köse ve arkadaşları etrafında canlı kalkan mı olalım? Olabiliriz.

Tweetleri ikiye mi katlayalım? Ellerimizi semaya açıp salya sümük beddua mı edelim? Haşa, rüyamızda gördüğümüz Peygamberlerin detaylı istek listelerini mi yayınlayalım?

Olmaz mı?

O zaman googledan arama yapıp 2 ayet sallayalım. Bakara makara yapalım. ''28 Şubat mağdurlarına sahip çıkmak Uhud tepesindeki okçuların durumuyla aynıdır'' diyelim.

Olmaz mı?

Yahu bakın. Yakup Köse ve 32 arkadaşının tutuklanma kararları çıktı. İşlemedikleri suçlar için hapislerde gençlikleri çürütülen bu adamlar, bu kez de işlemedikleri bir başka suçtan ötürü yeniden hapsedilecekler.

Çıkarmadıkları isyan yüzünden, öldürmedikleri insan yüzünden, işlemedikleri suç yüzünden... Yaptıkları değil, bütünüyle yapmadıkları yüzünden 32 insan hapse giriyor.

Üstüne, Yakup Köse başta olmak üzere davadaki 15-20 ismin devletten ''yatar alacağı'' var. Gerekli itirazları yapmışlar ''bizim gün alacağımız var, düşün bunları'' şeklinde. Ellerinde daha önce benzer durumlarda verilmiş emsal kararlar var. Ama işte itiraz dilekçelerini verdikleri mahkemeler bir türlü kıllarını kıpırdatıp bu dilekçeleri Bandırma''daki savcılığa yollamıyor.

Gözümüzün önünde 32 masum insan, bir çadır tiyatrosu tertibiyle hapsedilmeye çalışılıyor.

Sayın adalet bakanım, sayın başbakanım. Lütfen kusurumuza bakmayın. Bu adamlar için yapılıp duran ''konudan haberdarız, gereken yapılacak'' açıklamalarına artık karnımız tok.

Sizin bu konuda bir şey yapabileceğinize olan inancımız bitmek üzere. Dolayısıyla bu sefer, görevin bize düştüğünün farkındayız.

Eğer bu sefer biz, yani Türkiye Müslümanları, yani 28 Şubat''ın tüm mağdur ve mazlumları... Bu sefer Yakup Köse ve arkadaşlarını bu çadır tiyatrosuna kurban edersek yuh olsun bize. Gerekirse canlı kalkan olup bu 32 insanı 28 Şubat canavarından koruyacak cesareti gösteremezsek yuh olsun bize.

Ne diyordu Shelley: ''Yakup Köse''yi ve diğer mağdurları hapse atmak isteyen paralel örgüttür'' desek dikkatlerini çekebilir miyiz acaba?

10 yıl önce
Yakup Köse"yi asalım!
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü
İsrail’le ticaret ve Deutsche Welle