|
Ekonomide yeni dönem ve birkaç öneri

Bu haftaya Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı “ekonomideki yeni dönem” açıklamaları damgasını vurdu. Önce Naci Ağbal’ın Merkez Bankası Başkanlığı’na atanması ve ardından da Lütfü Elvan’ın Hazine ve Maliye Bakanlığı’na getirilmesi ile yeni dönemin kodları herkes tarafından merak edilirken gelen bu açıklamalar oldukça olumlu algılandı. Peki Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşması neden bu kadar olumlu karşılandı?

ERDOĞAN NE DEDİ?

Cumhurbaşkanı Erdoğan oldukça uzun bir aradan sonra ilk kez bu kadar uzun ekonomi içerikli bir konuşma yaptı. Satır aralarındaki en önemli mesajlardan birisi yeni Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal ile Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’ın atacakları her adımda onların yanında olacağını ifade etmesiydi. Her ne kadar faizlerin en azından enflasyon seviyesinde tutulma mecburiyetinde kalındığından yakınsa da Erdoğan’ın sürdürülebilir büyüme, istihdam artışı ve fiyat istikrarına ilişkin vurgusu oldukça önemliydi.

Bir diğer mesaj da yapısal reformların devam edeceği ifadesiydi. Erdoğan’ın Türkiye’yi riski az, güveni yüksek ve karşılıklı kazancı hedefleyen bir cazibe merkezi haline getirme ifadesi daha konuşması devam ederken TL’nin değer kazanmaya başlaması ile karşılık buldu.

Ülke risk primin düşürülmesi ve rezervlerin güçlendirilmesi vurgusuna ilave olarak enflasyonun kısa sürede tek haneye indirilmesine yönelik ifadelerin yanı sıra yeni bir istikrar, büyüme ve istihdam odaklı seferberlik politikasının ilan edilmesi konuşma bitmeden Türkiye’nin CDS (risk primi) rakamlarının düşmeye başlamasını sağladı.

DÖVİZ KAZANDIRMAK VE DÖVİZ KAYBINI ÖNLEMEK

Türkiye’nin önündeki dönem için en önemli konulardan birisi döviz kazandırıcı ve döviz kaybını engelleyen faaliyetlere vereceği destekten geçiyor. Zira Türkiye’nin dövize erişim imkanlarının bir kısmı zaman içerisinde Türkiye aleyhine kullanılması muhtemel bir araca dönüşüyor ve ekonomi güvenliğini tehdit edebiliyor.

YENİLİKÇİ FİNANS MODELİ İHTİYACI

Geleneksel finans modellerinin Türkiye’nin reel gerçeklerine tam yanıt vermediğini bir süredir deneyimleyerek öğrendik. Bu bakımdan yeni dönemde yenilikçi finans modellerine ihtiyaç olduğu aşikar. Dahası Türkiye’nin “kısa vadeli, yüksek faizli ve orantısız teminat oranlı bankacılık” anlayışında da ivedi bir dönüşüm gerekiyor. Elbette bu dönüşümün İslami finans yöntemleri ile desteklenmesi şart.

YEREL PARALARLA TİCARET

Türkiye gibi gelişmekte olan ekonomilerin en temel sorunlarından birisi ödemeler dengesi bilançosuna etki eden bazı kalemlerdeki yapısal durumlar yüzünden sürekli olarak dövize ihtiyaç duymasıdır. Bu bakımdan yerel paralarla ticaret konusu göründüğünden çok daha stratejik öneme sahiptir. Açıkçası önceki Merkez Bankası yönetimleri Erdoğan’ın da sıkça ifade ettiği bu konuda pek aktif olamadılar veya aktif olmamayı tercih ettiler. Ümit ederim önümüzdeki dönemde bu konuda hızlı adımlar atılır.

#Merkez Bankası
#Dolar
#Yatırım
3 yıl önce
Ekonomide yeni dönem ve birkaç öneri
Deprem çantasına ihtiyaç duymadan yaşamak
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü