|
Uluslararası İdlib Konferansı, Erdoğan’ın Moskova ziyareti ve URAK

Geçtiğimiz Perşembe günü Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı önemli bir toplantı gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde düzenlenen “Uluslararası İdlib Konferansı” son dönemde yaşanan gelişmelerin etraflıca değerlendirilmesi için önemli bir platform sağladı. ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey’in de katıldığı ilk oturum ABD’nin sürece bakışını irdeleme imkanı sağladı. Konferansla eş zamanlı olarak Erdoğan da Moskova’da Putin’le İdlib konusunu görüşüyordu.

JEFFREY’İN SÖYLEDİKLERİ,
AYBET’İN ANLATTIKLARI

Konferanstaki konuşmasında Suriye’deki durumun artık insani krizin çok ötesine geçtiğinin altını çizen Jeffrey, mevcut sorunun çözümü noktasında Türkiye’nin gayretlerinin önemini ifade etti. Konunun diplomatik yollardan çözülmesi için daha fazla çaba sarf edilmesi gerektiğini belirtirken açıkçası konferansla eş zamanlı olarak gerçekleşen Erdoğan’ın Rusya ziyaretinin sonucunu bekliyor gibiydi. Bu bakımdan net ve bağlayıcı ifadeler kullanmaktan kaçındı.

Öte yandan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülnur Aybet ise Türkiye’nin tezlerini ve sahadaki durumu en yalın ve doğru hali ortaya koydu. Sürecin başından bu yana Türkiye’nin yapmak istediklerini ancak buna karşılık olarak ABD ve AB’deki muhataplarının tutumlarını özetledi. Türkiye’nin anlaşmalara uyan tek NATO ülkesi olduğunu ve uluslararası toplumun konunun çözümüne ne kadar uzak kaldığını açıkça ifade etti. Bu hali ile zamanlaması, katılımcıları ve içeriği çok iyi belirlenen konferansın önemli ve başarılı bir kamu diplomasisi faaliyeti olduğunu ifade etmek gerekiyor.

MOSKOVA’DAN YANSIYANLAR

İdlib odaklı Suriye’de yaşanan gerilimin dozu, geçtiğimiz hafta Rusya destekli Suriye rejim güçlerinin Türk askerlerine yaptığı saldırı sonucu daha da artmıştı. 34 askerimizin şehit olmasının ardından Türkiye bir yandan Bahar Kalkanı Operasyonu ile gereken cevabı misli ile verirken diğer yandan da Erdoğan’ın diplomatik girişimleri devam etti. Bu kapsamda Moskova’ya gerçekleştirilen ziyaret Suriye sorununun geleceği açısından büyük önem taşıyordu.

Moskova ziyareti neticesinde sağlanan ateşkes ve yeni bir göç dalgasının önlenmiş olması büyük kazanımlar olarak karşımıza çıkıyor. Öte yandan Türkiye’nin mülteci politikası da aynen devam edecek. Zira AB tarafnını geçmişteki taahhütlerini yerine getirmediği ve Türkiye’nin bu yükü artık daha fazla kendi başına kaldıramayacağı aşikar.

URAK’IN YENİ YÖNETİM
KURULU BELLİ OLDU

Kuruluş amacı “Türk Halkının refah seviyesinin artırılmasını, etik değerlerden taviz vermeden, hızlı ve sürdürülebilir ekonomik büyüme, kültürel ve sosyal alanlardaki gelişmeler vasıtasıyla, sektörel ve bölgesel rekabet stratejilerinin hazırlanmasını ve bu stratejilerin hayata geçirilmesini sağlamak” olan Uluslararası Rekabet Araştırmaları Kurumu URAK’ın genel kurul toplantısında yeni yönetim kurulu belli oldu. URAK’ın yeni yönetimi benim de içinde olduğum şu isimlerden oluştu: Kenan Yavuz, Ali Koç, Prof. Dr. Melih Bulu, Prof. Dr. Kerem Alkin, Erkan Gürkan, İpek Nur Cem Taha, Aykut Özüner, Cem Soysal, Aslıhan Nasır, Tarık Yıldırım, Hakan Altınay, Murat Yalçıntaş ve Mehmet Levent Yılmaz.

#Recep Tayyip Erdoğan
#URAK
#ABD
#İdlib
4 yıl önce
Uluslararası İdlib Konferansı, Erdoğan’ın Moskova ziyareti ve URAK
Bereket
Azınlığın zenginliği ile 1 Mayıs'ın yoksulluğu
Tadımlık hile
Öğrenci hareketleri: İsrail’e karşı ama düzene karşı mı?
Netanyahu’ya tutuklama tehdidi ve Amerika’nın uluslararası itibarı