Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, geçen hafta içinde Brüksel’e yaptığı ziyaretten olumlu izlenimlerle döndü.Çavuşoğlu, yaptığı görüşmelerin sonucunu değerlendirirken,“Somut adımların belirlenmesi için AB ile yol haritası oluşturmakta mutabık kaldık”ifadelerini kullandı.Cumartesi akşamı, İstanbul’da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında Dış Politika Değerlendirme Toplantısı yapıldı.Toplantıda, dış politika alanına giren birçok konu başlığının yanı sıra, AB ile yol haritası için‘somut adımların’belirlenmesi
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, geçen hafta içinde Brüksel’e yaptığı ziyaretten olumlu izlenimlerle döndü.
Cumartesi akşamı, İstanbul’da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında Dış Politika Değerlendirme Toplantısı yapıldı.
Buradan da anlaşılacağı üzere, Yunanistan’la görüşmelerde ele alınacak konular da bu toplantının kapsamı içinde yer alıyordu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ocak ayının ikinci haftası Ankara’daki Avrupa Birliği üyesi ülkelerin büyükelçileriyle bir araya gelmişti.
Buluşmada büyükelçiler, Erdoğan’a akıllarına gelen her konuda sorular yönelttiler.
Sonuç?
Demek ki taraflar geçmişteki gerilim ve krizlere dönüp durarak, ilerisinin politikalarını belirlemek gibi bir niyet içinde değiller.
Bir başka bakış açısıyla şu da söylenebilir:
Bu tutum, ilişkilerde yaşanmış olan olumsuzluklardaki sorumlulukların tek taraflı dağıtılamayacağının Avrupa Birliği tarafından da zımnen kabulü anlamına geliyor.
Öyle olursa ileriye daha sağlıklı bakılabilir zaten.
Brüksel ile ilişkiler bağlamında somut adımlar neler olabilir diye sorunca, Türkiye adına bir çırpıda şu başlıklar sıralanabilir:
Dikkat edildiyse, bu başlıkların arasında yeni müzakere fasıllarının açılması gibi bir madde bulunmuyor.
Şurası açık ki, Türkiye/AB ilişkileri o noktaya geri dönmenin hâlâ çok gerisinde.
Salt Türkiye meselesi de değil, AB’nin genişleme politikaları epeyce bir süredir sıkıntıda olduğu için bu böyle.
Zaten, geçen hafta Türkiye’ye gelen Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas’la basın toplantısında Bakan Çavuşoğlu bunu açıkça dillendirip şöyle bir açıklama yapmıştı:
CHP ve İYİ Parti yönetimi bu görüntüler hakkında ne düşünür acaba?
- Önceki gün HDP İstanbul Esenyurt ilçe binasına yapılan operasyonda ortaya çıkan görüntüleri izlemiş olmalısınız.
- Görüntülere yansıyan bir tahtadaki yazıyı görünce, içimden“PKK ile ilişkimizi size daha nasıl anlatalım demek için bunu buraya yazmışlar galiba”demek geldi.
- Şuydu o yazı:
- “PKK, yaşam damarlarına giden taze kandır. PKK, benim hayat sigortamdır.”
- Böyle işlerde, HDP açısından ortada bir sürpriz göremiyorum.
- Burada asıl mesele, CHP’nin, İYİ Parti’nin derin sessizliği.
- İletişim Başkanı Fahrettin Altun, sosyal medya hesabında bu görüntüleri paylaştıktan sonra Diyarbakır Anneleri’ne haklı bir atıf yapıp şu ifadeleri kullandı:
- “Diyarbakır Anneleri’nin HDP binalarının önünde neden beklediğini hâlâ anlamayan kaldı mı? Bir kere daha görüyoruz ki HDP DEMEK, PKK DEMEKTİR!
- HDP ile ittifak kuranlar bu görüntüler karşısında ne diyecek?
- Maalesef yine susacak, cürümlerine devam edecekler!”
- Şöyle bitirelim:
- CHP’nin, İYİ Parti’nin yöneticileri bu türden manzaralar sürekli olarak kendisini tekrarladığı halde, sessiz kalmayı sürdürürlerse, bu haklı soru, düzenli bir biçimde sorulmaya devam edecektir.