|
Türkiye’yi batıramadılar ama onlar batmak üzere!
Bu kışın çok sert geçeceği ve çok fazla gelişmeye gebe olduğunu defaatle ifade ettik. Ancak gün geçmiyor ki
kusursuz fırtınaya evrilme
emareleri artmasın. Neresinden bakarsanız bakın en az Rusya’nın aldığı yara kadar Avrupa yara almakta.

Büyük İtidal!

Orijinal adıyla
“The Great Moderation”
Türkçe’ye çevrimi ile “Büyük itidal” terimi ABD ekonomisinin artık iktisadi çevrimlerden kurtulmuş, sürprizlerden uzak olduğunu ve geleceğin rahatlıkla öngörüldüğü ve düşük enflasyonlu döneme girmiş olduğunu ifade etmek üzere 2002 yılında James Stock ve Mark Watson tarafından iktisat literatürüne girmiştir. Eski ABD Merkez Bankası Başkanı Ben Bernanke tarafından kullanımı neticesinde yaygınlık kazanmıştır.
Ancak daha
5 yılı geçmeden Lehman Brothers’ın batmasıyla adreslenen 2008 krizi patlak vermiş, o tarihten bugüne bırakın ön görülebilir ekonomik çevrim olmasını eskiye dönüşün lafı bile ağza alınamaz
duruma gelmiştir.

Şimdi sıra Avrupa’da mı? Lehman Brothers için gerçekleşenler bugün iki Avrupa bankası için gerçekleşmeye yakın.

Çanlar Credit Suisse ve Deutsche Bank için çalıyor!

Türkiye ilerlemesin diye
Türkiye karşıtları ile iş tutan, Türkiye’ye parmak sallamak, başına çorap örmek! (fazlası da var!) konusunda mahir Avrupa, şimdilerde “batmak için çok büyük” bankalarını bir şekilde ayakta tutmak için çaba harcıyor.

1,5 trilyon Amerikan Doları varlık yöneten Credit Suisse’in hisseleri Şubat 2021’de 14,90 dolar düzeyindeyken, ekim itibariyle 3,90 dolara kadar gerilemiş durumda aynı şekilde Deutsche Bank hisseleri de 2008 krizi sonrası yükseldiği 45 Avro zirvelerinden 7,65 Avro’ya kadar gerilemiş durumda.

Credit Suisse’in 14 yıllık CDS’leri Eylül 2022 itibariyle Lehman Brothers’ın çöktüğü 2008 yılından bu yana en yüksek düzeye ulaştı.
Şimdi bankanın tahvillerinin 5 yıl içinde temerrüde düşürme şansı yaklaşık %23 ki bu çok çok yüksek bir oran. Normalde kimse dörtte bir ihtimalle batacak bir kurumun değil bonosunu almayı iş yapmaya bile yanaşmaz. Ancak AB surları ardında olması nedeniyle dokunulmazlık zırhına sahip, tabii şimdilik…

Credit Suisse’in piyasa değeri yaklaşık Mart 2021’de 30 milyar frankın üzerindeyken bu hafta 9,5 milyar İsviçre Frangı’na düştü, bu da herhangi bir hisse satışının önemli ve kalıcı etkiler bırakabileceği anlamını taşıyor.

İki banka da “sistemik olarak önemli finansal kurumlar” (SIFI) kategorisinde yani “too big to fail” (batmak için çok büyük) bankalar arasında.
Ancak kurtarmak için Avrupa’nın mecali ve imkanı çok sınırlı.
Yüksek kamu borçları ve neredeyse tek devlet tahvili alıcısı Avrupa Merkez Bankası olan İtalya
ve buna çok yakın İspanya Avrupa Birliği tarafından birliğin dağılmaması adına zoraki sebepler ile desteklenirken Avrupa’nın geri kalan devletleri de hasta yatağına düşmüş görünüyor!

Arap zenginlerinin eli yüreklerinde!

Lehman Brothers’ın iflası ile en büyük kaybı Arap zenginler yaşamıştır. Birçok kaynak batan paranın büyük bölümünün Arap sermayesi olduğunu yıllardır ifade etmektedir.
Hatta bazıları bunu Arap sermayesine el koyma operasyonu olarak bile tanımlamışlardı.
Şimdi sıra Avrupa’da yaşanan gelişmelerin neticesinde oluşacak kaybın kimlere fatura edileceğinde. Bugün batmazsa bile Avrupa şirketleri için çanlar çalarken,
kendinden olmayanlara hasım gözüyle bakan Batı’nın,
Rus varlıklarına devlet ve şahıs ayrımı yapmaksızın el koyması bardağı taşıran son damladır.
Orta Doğu sermayesi için kendini ispat etmiş tek güvenli liman kalmıştır; o da Erdoğan’lı Türkiye’dir.
Erdoğan’ın güçlü, sürdürülebilir, gönülden tavrı Türk milletinin ve coğrafyanın gönlünde taht kurmasının sebebidir.
Bunun da ötesinde, verdiği sözleri her ne pahasına olursa olsun tutmasıdır.
İşte bu nedenle Batı’nın baş edemediği Erdoğan’lı Türkiye bir güven adasıdır.
#Recep Tayyip Erdoğan
#ABD
#Deutsche Bank
#Credit Suisse
#AB
#Lehman Brothers
2 yıl önce
Türkiye’yi batıramadılar ama onlar batmak üzere!
Başçavuşun eşeği ve kös
Dövizde çözülme hızlandı: Bir haftada 15 milyar USD
“Evine dönemezsin...”
Antisemitizm, 7 Ekim ve Biden’ın Vietnam’ı
Yangından mal kaçırma: Terör örgütü ABD’den tanınma istiyor!