|
Bu karar, rejimi sıkıntıya sokar...

Evet, günlerdir sürdürülen ''dayatmalar'', ''geceyarısı'' bildirileri ve ''fantaziler'' sonuç verdi, Anayasa Mahkemesi cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunu iptal etti. Bu kararın ''hukuki'' olup olmadığı yıllarca tartışılacak. Ama bir gerçek var ki, Türkiye bundan sonra çok zor cumhurbaşkanı seçecek.

İşin özeti, devlet kurumları bizzat kendi elleriyle rejimin önünü tıkamış oldular. Gelecek yıllarda, rejimin yaşayacağı bütün sıkıntılarda Anayasa Mahkemesi''nin bu kararına atıfta bulunulacaktır, bundan da kimsenin kuşkusu olmasın.

Evet, CHP lideri Deniz Baykal''ın ''gerilim'' politikası, Mehmet Ağar ve Erkan Mumcu gibi bazı basiretsiz sağ siyasetçilerin de yardımıyla sonuç verdi ve demokrasi kaybetti.

Elbette siyasetin bu ayıbı siyaset tarihimize kaydedilecektir. Maalesef demokrasiyi bizzat ''millet iradesi''yle Meclis''e gelmiş olan siyasetçiler hançerlemişlerdir. Evet, Türkiye, dolu dizgin seçime gidiyor.

Milletin kendilerine verdiği ''emanet''i, millete rağmen başkalarına ''ipotek'' edenler, şimdi yeniden milletin ''hakemliği''ne başvurmak zorundalar. Meclis''i boykot ederek ''millet iradesi''ne direnenler bakalım sandıkta kimden yardım isteyecekler…

Genelkurmay''ın geceyarısı bildirisi, Anavatan Partisi lideri Erkan Mumcu ve DYP lideri Mehmet Ağar''ı öyle bir fotoğraf karesine yerleştirdi ki, bu fotoğrafa bakan ister istemez 28 Şubat''ı hatırlamak zorunda kalacak. Tam da iki liderin cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunda CHP''nin peşine takılarak Meclis''i ''boykot'' ettiği bir günün geceyarısında Genelkurmay bildirisinin gelmesi, toplumsal hafızada ''kuşku'' dolu izler bıraktı.

Şimdi ister istemez, DYP ve Anavatan''ın merkez sağ tabanı, “sahiden Mehmet Ağar ve Erkan Mumcu 28 Şubat''ta nasıl bir rol üstlenmişlerdi” sorusunu soruyor.

Mesela Ağar''ın 28 Şubat''ın başlangıç günlerinde, Refahyol hükümetinin Adalet Bakanı olarak 28 Şubat paralelinde ilk kıvılcımı yakanlardan birisi olduğunu herkes biliyor. Aynı şekilde, Mumcu''nun da “postmodern darbe” döneminin aktif isimlerinden birisi olduğunu da…

Şimdi gelin, Ağar ve Mumcu için yeni bir 28 Şubat çağrışımı yapan bu fotoğrafın çekiminin baştan sona bir analizini yapalım.

Cumhurbaşkanlığı tartışmalarının başladığı ilk günlerde, CHP lideri Deniz Baykal, Çankaya seçimlerine askerin ''müdahil'' olmasını istemişti. Baykal Ogünlerde bu konuda başarılı olamayınca, Sabih Kanadoğlu''ndan ödünç aldığı “367 fantazisi”ne sarıldı. Ve sonuna kadar da bu fantezisine sahip çıktı ve ilk tur oylamayı Anayasa Mahkemesi''ne götürdü. Esas itibariyle “bunalım” ve “gerilim” üzerine inşa edilen bu proje, tamamen CHP lideri Baykal''a ait bir projedir. Zaten CHP''nin Türk siyasetindeki temel misyonu da ''gerilim''e endekslidir. Nitekim, aynı CHP rahmetli Turgut Özal''ın cumhurbaşkanlığı seçiminde de aynı stratejiyi uygulamıştır.

Peki, başından sonuna kadar bir “CHP projesi” olan bu fotoğraf karesinde Anavatan Partisi ve DYP''nin ne işi var?

Özal''ın seçildiği dönemde Meclis''i ve ''halk iradesi''ni ''boykot'' eden CHP''nin bugün de aynı şekilde Meclis''i ''boykot'' etmesini anlayabiliyoruz, çünkü CHP''nin genetik kodları bunu gerektiriyor. ''Millet iradesi'' onları çok da ilgilendirmiyor.

İyi güzel de, bu ülkenin en zor günlerinde ''demokrasi mücadelesi'' vermiş olan ''Menderes çizgisi''nin devamı olan DYP ve ''Özal misyonu''nun savunucusu olan Anavatan Partisi''nin, CHP''nin ''halk iradesi''ne karşı başlattığı mücadelede ne işi var?

Bakın, DYP ve Anavatan CHP''nin peşine takılarak Meclis''i ''boykot'' etme macerasının fotoğrafı nasıl tamamlanıyor. Her iki parti de, Meclis''i ''boykot'' ederek AK Parti''ye ders verdiklerini düşünürken, aynı günün gece yarısında Genelkurmay bildirisi bütün hesapları bozuyor.

Baştan sona bir ''CHP yapımı'' olan fotoğraf aynen şöyle. En önde CHP lideri Deniz Baykal, arkasında DYP lideri Mehmet Ağar ve Anavatan lideri Erkan Mumcu ''millet iradesi''ne karşı yürüyor, fonda da Genelkurmay bildirisi…

Türk halkı böyle bir fotoğrafı nasıl okur dersiniz… Çünkü Türkiye seçime gidiyor, sonuçlarını hep birlikte göreceğiz. 27 Nisan gününden bu yana yaşadıklarımız gösterdi ki, maalesef Türkiye 28 Şubat benzeri yeni bir sürece sokulmak istenmiştir. Biliyorum, bu fotoğraf karesi Ağar ve Mumcu''nun canını çok sıkıyor. Ancak bu maceraya bilerek ve isteyerek girdiler. Dolayısıyla, sonuçlarına da katlanmak zorundalar.

17 yıl önce
Bu karar, rejimi sıkıntıya sokar...
3 aylık OHAL ne anlama geliyor? 2. Darbe gelir mi?
Atamanlı G.Saray"dan Anadolu Efes"e 3. darbe
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı