Akşam dönüşüydü, yolda rastlamıştık Necat Çavuş''a. İki arkadaşıyla ayaküstü konuşuyordu. "Durun bir dakika bekleyin" dedi, "size kitabımı vereyim." Erenler''de bir çay içimi bekledik. Bindörtyüzondokuz, Kaknüs Yayınları arasından çıkmıştı. "İşte yirmi yıl" dedi şair, "Yirmi yılın şiirleri buraya sığdı."

Bildiğim bir şey olmasına rağmen, etkili bir sözdü bu benim için.

Geceler, gündüzler, akşam vakitleri, sabah vakitleri, acılar, hüzünler, neş''eler ve sevinçleriyle, mısra mısra bir kitaba sığan yirmi yıl.

Ve işte o kitaptan sizinle paylaşmak istediğim bir şiir. Buyurun, kemâl-i afiyetle okuyun:

Beni şiire sen getirmedin ey kral

Gül açar bülbül öter nasıl uzaksan bundan

Uçuşuma uzak, uzaksın sözlerimin kanatlanışından

Aşağı daha aşağı oldukça her dakika

Haberin yok benim binbir felekle

İnsan ve tabiat üstüne konuşmalarımdan

Ve kuş ve aslan ve ceylan can sözlerdir

Ve elmas ve altın ve gümüş yalnız ve uzak

/Ve biz pehlivan değiliz ey hükümet!/

Necat Çavuş, Bindörtyüzondokuz, Kaknüs Yayınları

İP ne komik iddialarda bulunuyor, gördünüz mü? Yeni Şafak ve Zaman gazeteleri dışarıdan yönetiliyormuş. Hem de "Siayey" dedikleri CIA tarafından.

Şimdi "ulan" diye söze başlayacağım, yanlış anlayacaklar.

Zaten ne zaman "ulan" desem, yanlış anlayan birileri mutlaka çıkar.

Oysa benim aklıma o sözden sonra hemen Kemal Tahir''in romanları gelir. Beğendiği bir durum karşısında kahramanına "Ulan iyi, ulan aferin!" dedirten Kemal Tahir sağolsaydı, bütün yanlış anlamaları bertaraf edecek şekilde sözüme destek çıkardı. Neyse, açıklamayı fazla uzattık, diyeceğimizi diyelim. Kısacası, "Allah CIA''nızı versin!" deyip, yolumuza devam edelim. "Kişi, başkalarını da kendi gibi bilirmiş" sözünü de unutmadan!..

- IMF, ısrar ediyormuş.

- Hangi konuda? Yine kemerleri sıkmakla mı ilgili?

- Hem o var, hem de ÖTV ile ilgili olarak.

- Ne olacak ki, bu kadar tv kanalı var, bir de ÖTV olsun.

- Bu tv kanalı değil ki...

- Ya ne?

- Özel Tüketim Vergisi.

- Deme yahu! Yeni bir vergi daha mı?

- He walla...

- Öyleyse ört yorganı ben ölem!..

Neyle tehdit edeceklerinden bile haberleri yok daha

Fethullah Gülen''i ölümle tehdit etmeye kalkışıyorlar... "Efenim, (Efendim değil) idamla yargılanabileceğiniz söyleniyor..." Korkutacaklarını sanıyorlar.

Mecnun''u Leyla ile tehdit etmek gibi bir şey!.. Bunu bir bilseler...

Emek bize, gayret bize, servet size düşer

Mihnet bize, zahmet bize, nimet size düşer

Şehitlik ve gazilik bizim, zafer sizindir

Vatan bize, millet bize, devlet size düşer

"Cola zehirliyor" diye haberler peşpeşe geliyor. Avrupa''da birkaç ülkede yasaklandı bile.

Bizdeyse kimsenin umurunda değil. "İçelim arkadaş!.. Türk''ün ölümü Cola''dan olsun" he mi?

SON GÜLEN

İYİ GÜLER!