|
"Joga Bonito" " Brezilya Baharı"nı susturdu

Milyonlarca kişiyi ekran başına kilitleyen 2014 Dünya Kupası"nda bu gecenin sonunda grup maçları sona eriyor. Bir gün aranın ardından Cumartesi günü başlayacak olan eleme usulü müsabakalarla beraber Brezilya"da büyük finale doğru geri sayım da başlayacak.

Dünya Kupası"na ev sahipliği yapan Brezilya"da geçen yıl büyük protestolar yaşanmıştı. Geçen yaz otobüs biletleri zammına karşı düzenlenen eylemlerde, aynı Gezi Parkı olaylarında olduğu gibi protestocuların sosyal medyada organize olmaları önemli pay sahibiydi. "Free Fare Movement-Bedava/Serbest Yolculuk Hareketi" ile başlayan protestolar, giderek büyümüş ve devam etmiş; yıl boyunca yolsuzluk, polis şiddeti gibi pek çok nedenle Brezilya"nın çeşitli şehirlerinde yer yer şiddet de içeren gösteriler düzenlenmişti. 2013 protestoları, bir diğer adıyla "V for Vinegar Movement", "Brezilya Baharı" olarak da adlandırılmaya çalışılmıştı. Brezilya"nın 15-30 Haziran 2013 tarihleri arasında Konfederasyon Kupası"na ev sahipliği yapmasıyla protestoların hedefini gelecek yıl düzenlenecek olan Dünya Kupası almış, olaylar o tarihten açılış maçına kadar devam etti.

Ondan fazla kişinin öldüğü, yüzlerce kişinin yaralandığı, altı yüzden fazla kişinin tutuklandığı olaylar uluslararası basında son güne kadar, "Acaba Dünya Kupası yapılabilecek mi?", "Hazırlıklar yetişebilecek mi?", "Güvenlik önlemleri yeterli olacak mı?" türünden endişelerle haberleştirildi. Ancak açılış maçının ilk düdüğüyle beraber tüm bu sorular önemini yitirdi. Bunda muhakkak, kupanın son zamanların en keyifli turnuvası olmasının da büyük etkisi var. Öyle ki, turnuvada hemen her maç ayrı bir heyecana sahne oldu. Favorilerden İspanya ve İtalya gibi devler grup maçlarında elendi, Gana gibi takımlar Almanya gibi devleri zorlayıp bir puanla yetinmeye mecbur bıraktı. Hollandalı Van Persie"nin uçuşundan Alman Klose"nin taklasına, Uruguaylı Suarez"in İtalyan Chiellini"yi ısırmasına pek çok ilginç futbol enstantanesine şahit olduk. Eleme maçlarıyla beraber heyecanın daha da artma, turnuvanın gerek yıllarca hatırlanacak adrenalin dozu yüksek maçlara gerek "Maradona"nın 86"da elle attığı gol" ya da "Zidane"nın 2006"da Materazzi"ye kafa atması" gibi yıllarca konuşulacak olaylara sahne olma ihtimali yüksek.

Ancak merak edilen bir diğer konu, ev sahibi Brezilya"nın şampiyon olup olamayacağı ve buna bağlı olarak Brezilya"da kupa başlayınca yatışan olayların tekrar başlayıp başlamayacağı. Bilindiği gibi, futbol Brezilya"da bir aşk, bir tutku. Rio de Janerio"daki favelalardan tarlalara, okul bahçelerinden kumsallara herkes her yerde futbol oynuyor, futbol konuşuyor. Her turnuvada milli takımlarının başarılı olması için papazlardan büyücülere gitmedik kapı bırakmayan "futbol dilencileri", takımlarının Dünya Kupası"nı kaldıramaması durumunda ne yapar, işte bu bir soru işareti.

Brezilya"nın son Dünya Kupası ev sahipliğinin üzerinden 64 yıl geçti. İlk kez 1930"da düzenlenen Dünya Kupası, II. Dünya Savaşı nedeniyle 1938"den sonra yapılmamış, 1950"de normale dönüş umuduyla dördüncü kez düzenlenmişti. Avrupa hala savaşın yaralarını sarmaya çalışırken, Brezilya kolaylıkla ev sahipliğini kazanmış ve o dönem için dünyanın en görkemli mimarı yapılarından biri olacak Maracanã Stadyumu"nun inşasına başlamıştı.

Kupaya hak kazanan 16 takımdan sadece 13"ü katılmıştı. Örneğin Türkiye seyahat masraflarının fazla olması nedeniyle hak kazanmış olmasına rağmen katılmazken, Hindistan FIFA"nın çıplak ayakla futbol oynanmasını yasaklaması yüzünden katılmayı reddetmişti. 1950"de averaj takımı olarak görülen Uruguay, finale çıkmayı başarmış ve Brezilya"nın rakibi olmuştu. Brezilya tarafı turnuvanın sonucundan emindi, kesin kazanacaklardı. Şarkılar yazılıp bestelenmiş, konuşmalar hazırlanmış, kutlamalar organize edilmişti. Ancak 1-1 devam eden maçı Ghiggia"nın 79. dakikada gelen golüyle Uruguay kazanmıştı. Golden sonra gelen şok ve Maracanã"ya çöken sessizlik futbol tarihinin unutulmazları arasına girecekti. Brezilya"da bazı gazeteler yenildiklerini kabul etmezken Brezilyalı futbolcular futbolseverler tarafından yerin dibine sokulmuş, çoğu sessiz sedasız futbolu bırakmıştı. Ölçüsüz kendine güvenin ardından gelen kaybın neden olduğu şok Brezilyalıları o kadar etkilemişti ki, intihar edenler bile olmuştu. O maçtan sonra ortaya çıkan ve kabaca "Maracanã tokadı" diye Türkçe"ye çevirebileceğimiz Maracanazo ifadesi her iki ülkenin de diline yerleşmişti. Ta ki, 94 Dünya Kupası elemelerinde Güney Amerika grubu final maçında Brezilya Uruguay"ı Romário"nun iki golüyle 2-0 yenip Brezilya"nın "kurtarıcısı" olana kadar, Brezilya"da Uruguay tedirginliği devam etmişti.

A Grubu"nun birincisi Brezilya ve D Grubu"nun ikincisi Uruguay ilk eleme maçlarında rakiplerini yenip bir üst tura çıkabilirlerse bu kez çeyrek finallerde karşılaşacaklar. Bir Maracanazo daha yaşanır mı, ya da Uruguay veya başka bir takımdan gelebilecek bir darbe, Brezilyalıları yeniden sokaklara döker mi bilinmez ama futbol, Brezilya gibi ülkelerde sosyal hayatın önemli bir parçası. Yani "futbol sadece futbol değil" ve her an her şey olabilir. İzleyip göreceğiz.

10 yıl önce
"Joga Bonito" " Brezilya Baharı"nı susturdu
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü
İsrail’le ticaret ve Deutsche Welle