|
Amerika"da olmayan Türkiye Avrupa"da olamaz

Avrupa Birliği''ne giden yolu açan, Paris ve Roma anlaşmaları, ikinci Dünya Savaşı''nın Avrupa''da yol açtığı büyük yıkımdan sonra imzalandı. Yirminci yüzyılın ilk yarısında iki büyük savaşla sarsılan kıta, Almanya, Fransa, İtalya, Hollanda, Belçika ve Lüksemburg''un öncülüğünde, şemsiye bir kuruluş altında güçlerini birleştirmeyi başardı. Hrıstiyanlığın simgesi haça yer verilmeyen, on iki yıldızlı Avrupa bayrağı, bütün üye ülkelerce benimsendi.

*

Avrupa''da yirmi yedi ülke, ortak bir yönetim, ortak bir ekonomi ve ortak bir politika oluşturmak amacıyla birleşti. Türkiye başta olmak üzere, birliğe katılmak için, ondan fazla ülke sırada bekliyor. Avrupa Roma imparatorluğu ve Osmanlı devletinden bu yana, tarihinin en büyük bütünleşmesini gerçekleştirmiştir. Her alanda standartların belirlendiği, yüz bin sayfaya ulaşan yönetim ilkeleri vardır.

*

Demokratik bir anayasası olmayan Türkiye''nin, AB yolculuğu, düşe kalka devam etmektedir. Türkiye birliğin kuruluşundan bu yana, üye olmak için çalışıyor. Son yıllarda birliğe katılmak isteyenlerle, istemeyenler arasında büyük tartışmalar yaşanmaktadır. Toplumun çoğunluğu Türkiye''nin yerini, Asya''dan daha çok Avrupa''da görmektedir. Çoğunluk olmasa da, önemli bir kesim de, AB''ne katılmaya şiddetle karşı çıkmaktadır.

*

Türkiye''de bir kesim de, Özal''ın öncülüğünde gerçekleşen KEİB''ni güçlendirmek istiyor. Başka bir kesim de Türkiye''nin, Erbakan''ın çalışmalarıyla gerçekleşen D8 ülkelerine lider olmasını arzu ediyor. Türkiye kültürü, ekonomisi ve coğrafyasıyla, AB, KEİB ve D8''in doğal ve vazgeçilmez ülkesidir. Her üç birliğin de, güçlenebilmeleri için, Türkiye''nin kaynaklarına ve desteklerine ihtiyaçları vardır.

*

Yirmibirinci yüzyılın başında, dünyadaki yerini belirleme açısından, Türkiye önemli bir kavşak noktasındadır. Türkiye''nin vereceği karar, Avrupa ülkeleri mi, yoksa Asya ülkeleri standartlarında bir ülke olacağını belirleyecektir. Türkiye bir Asya ülkesi olduğu kadar bir Avrupa ülkesidir. Tarihleri boyunca Türkler, Asya''dan Avrupa''ya giden bir millet olmuşlar ve tarihlerinin ağırlık noktasını, Asya''daki değil, Avrupa''daki varlıkları oluşturmuştur.

*

Kıtalar arasındaki sınırların birbirlerine karıştıkları bir dünyada, Türkiye''nin dünyanın ilk on ülkesi arasında olabilmesi için, Asya ve Avrupa''nın da dışına çıkması gerekir. Türkiye Amerika ve Afrika''da olmadan, Asya ve Avrupa''da olamaz. Dünyanın bir yerinde olmak isteyen Türkiye, dünyanın her yerinde olmalıdır.

*

AB, KEİB ve D8 ülkeleri arasında sağlam bir yer edinmenin yolu, dünya pazarlarından geçer. Türkiye, gönüllü, özel ve kamu kurum ve kuruluşlarının ürettiği ürün, hizmet ve bilgilerle Amerika pazarlarına giremezse, Avrupa pazarlarına giremez.

*

Amerika''da olmayan Türkiye Avrupa kapısında bir yarım yüzyıl daha bekler.

*

Türkiye''nin yeri dünyadır.

13 yıl önce
Amerika"da olmayan Türkiye Avrupa"da olamaz
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü
İsrail’le ticaret ve Deutsche Welle