|
Batı dünyasının sonu geldi
Berlin Duvarı’nın yıkılması, gurur abidesi, bencil Batı dünyasında, büyük bir medeniyet körlüğüne yol açtı. Francis Fukuyama, bütün dünya için, “tarihin sonu”nun geldiğini ilan etti. Samuel Huntington, dünyada devletlerden daha çok medeniyetlerin savaştığını vurguladı. Huntigton’a göre, artık dünyanın yalnızca ”batısı ve gerisi” vardı. Batı dünyası ekonomik gelişmenin olduğu kadar, etik zenginleşmenin de öncüsü olacaktı.

*

Ulaştığı ekonomik gücün verdiği sarhoşlukla, benzersiz bir gurura kapılan Batı, etik değerlerin kaynağı olan ne varsa, hepsini ekonomik, siyasal ve kültürel hayattan söküp attı. Batı teknolojik yeniliklerle, sürekli kan tazeleyen ekonomik büyümenin, dünyadaki bütün sorunları çözeceğine inandı. Gelenekten beslenen kurallar ayaklar altına alındı. Gelenek harabeye çevrildi. Bilim yanılmaz kabul edildi.

Ekonomik gücün kaynağına ilişkin yanılgı, bilime gizemli bir güç kazandırdı. Hayatı anlama ve anlamdırma çalışmaları önemini yitirdi. Üretim gücünün büyütülmesinin, bütün sorunların üstesinden gelmesi beklendi. Bırakın küresel ısınmayı, yoksulluk sorunu bile çözülemedi. Etik değerlerin anlamsızlaştığı bir dünyada, haksızlık ve yolsuzluklar, çok boyutlu küresel sorunlara dönüştü. Batı’nın ekonomik gücünün dünyaya zararı yararını çoktan aştı, Orta Doğu’da büyük kan gölleri oluştu.

*

Hayatın değeri, ekonomik güçten daha çok bilgeliğe dönüşen etik güçten kaynaklanır. Dünya barışının güvencesi ekonomik güçten önce etik güçtür. Medeniyetlerin uzun ömürlü olmalarında, etik zenginlik çok daha önemlidir. Geleneklerinden kopan, toplumu ayakta tutan değerleri, yerlerde süründüren medeniyetlerin, ekonomik gelişmelerinin sürdürülebilir olması mümkün değildir. Etik değerleri çiğneyenler, çiğnemeyenler tarafından çiğnenirler.

*

Yıllar önce Batı’yı İsa’nın düşünce ve eylem dünyasını paylaşmaya davet eden Dostoyevsky’nin öngördüğü gibi: “Avrupa’nın toplayıp kilere yığdığı bütün zenginlikler bir araya gelse, Avrupa’yı çöküntüden kurtaramayacak, çünkü bir göz açıp kapayana kadar bütün zenginlikler de yerle bir olacak.” Ancak medeniyetler dünyasında etik değerler güneş gibidir. Dünyayı aydınlatan güneş, Avarupa’da batarsa, Asya’da doğar.

*

Etik ile ekonomi arasındaki savaşı ekonomi kazanamaz. Çünkü ekonomik başarılar geçici, etik değerler kalıcıdır. Etik değerlere savaş açılmaz.

*

Dünyada “Musa mı Marx mı, Mevlana mı, Darwin mi”, diye bir oylama yapılsa, Musa ve Mevlana açık ara önde gelir.

*

Hayat etik değere ekonomi kazanca dayanır.

Etik kazanç değil kazancın ana kaynağıdır.

Kazançlar değişir, değerler değişmez.

Ekonomi oylanır etik oylanmaz.

*

Ekonomi etiğin ödülüdür.
#Berlin Duvarı
#Batı
#ekonomi
#sosyoloji
9 yıl önce
Batı dünyasının sonu geldi
İsmailağa buluşması
Nezahet, Zarafet ve Nezaket...
İmalat PMI, kredi kartı harcamaları ve Fed
Kim bu çılgın tüketiciler
Yıl 2030: Sokak köpekleri simülasyonu