|
Etik etik bilmektir etik insanı bilmektir

İnsanlar inançları ne olursa olsun, “bir tarağın dişleri” gibi, “bir ormanın ağaçları” gibi ve “bir ailenin üyeleri” gibi, bir arada yaşamak zorundadırlar. İnsanların yaşadıkları yerlerde toplumlar vardır. Toplumlar halinde yaşayan insanlar, dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar, tüketirler, düşünürler, üretirler, yarışırlar ve çatışırlar. İnsanlar haklarını ve sorumluluklarını bilmezlerse, hiçbir alanda başarı gösteremezler.

*

Dünyanın her ülkesinde, insanların birlikte yaşamaları, kendilerine vazgeçilmez temel insan hakları kazandırdığı kadar, büyük etik sorumluluklar da yükler. Her toplumda insanların düşüncelerini eylemlere dönüştürmeleri için, insan haklarının güvence altına alınması ne kadar zorunluysa, herkesin eylemlerinde etik ilkelere saygılı olması da, o kadar zorunludur. İnsan hakları ve etik ilkeler, toplumsal hayatın, dört önemli boyutundan ikisidir.

*

Hafta içinde, Maltepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Köymen, Felsefe Bölüm Başkanı Prof. Dr. Betül Çotuksöken ve Braas Çatı sistemleri YKB Danış Navaro''nun öncülüğünde düzenlenen “İş Dünyasında Etik ve İnsan Hakları Sorunları” sempozyumuna katıldım. Prof. Dr. İonna Kuçuradi, Prof. Dr. Sevim İyi, Prof. Dr. Şaban Şimşek, Prof. Dr. Acar Baltaş, Doç. Dr. Gülriz Uygur, Doç. Dr. Yusuf Örnek, Bülent Şenver, Suna Barış Özer, Selim Güven ve benim katıldığım oturumlarda, iş dünyasının çok boyutlu sorunları ele alındı.

*

Zaman içinde sürekli gelişen ve değişen üretim teknolojileri ve tüketim kapılları da, toplumsal hayatın diğer iki önemli boyutudur. İnsan hakları ve etik sınırlarla çizilen özgürlük alanında toplumun bütün kesimleri için, hayatı yaşanır ve anlamlı kılanlar, topulmlarından aldıklarının daha fazlasını toplumlarına verenlerdir. Üretmekten önce tüketmeyi amaçlayanlar, kendileriyle birlikte toplumlarına da en büyük zararı verirler.

*

Dünyada son iki yüzyılda toplumsal hayatın odak noktasına yerleştirilen ve etik ilkeleri göz ardı eden “ekonomik insan” tartışıldı. Bütün toplumlar yaşanabilir bir dünya için, önümüzdeki yüzyıllarda, toplumsal hayatın merkezine yerleştirilmesi gereken insan haklarına saygılı “etik insan”ı tartışacaklar. Toplumların birbirleriyle iletişim ve etkileşim içinde oldukları düzleşen dünyada, insanların hayatını güzelleştirecekler, “Cehennem başkaları” değil, biziz demesini bilenler olacaktır.

*

İnsanların kendilerine nasıl bakılmasını istiyorlarsa, başkalarına da öyle bakmaları gerekir. “İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi”nin, birinci maddesinde vurguladığı gibi: “Bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler ve birbirlerine karşı kardeşlik anlayışıyla davranmalıdırlar.” Bütün toplumlarda, yaşamak, özgürlük ve güvenlik, herkesin vazgeçilmez insan haklarıdır.

*

İş dünyasının omurgasını oluşturan aile ve şirketlerin başarıları, etik ilkelerle birlikte insan haklarına gösterdikleri saygı ve bağlılıktan kaynaklanır.

*

Kazanç herşeydir diyenler, kazanmak için herşeyi yaparlar. Etiksizlik ilkesizliktir.

*

Etiği etik bilenler, insanı insan bilirler.

12 yıl önce
Etik etik bilmektir etik insanı bilmektir
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü
İsrail’le ticaret ve Deutsche Welle