Ülkelerin olduğu kadar bütün kurum ve kuruluşların en büyük sorunu, ellerindeki kaynakları değişik üretim konuları arasında en verimli bir biçimde dağıtmak ve değerlendirmektir. Devletler gibi, işletmelerin de sahip oldukları varlıklar sınırlıdır. Sınırlı kaynaklarla verimli ürün, hizmet ve bilgi üretmeyen hiç bir kurum ve kuruluş, uzun dönemde varlığını koruyamaz. Dünyada verimsizliğe ne dağ ne deniz dayanır.
*
Amerika''dan Çin''e kadar bütün ülkelerdeki kurum ve kuruluşların, ürettikleri ürün ve hizmetlerin nicelikleriyle birlikte niteliklerini büyütmeleri, sürekli tasarruf ve aralaksız yatırım yapmalarına bağlıdır. Bir ülkede hem tasarrufların, hem de yatırımların hacimleri yıldan yıla artmıyorsa, o ülkede enflasyon artar. Enflasyon toplumun bütün kesimlerinin ödediği bir hesapsızlık vergisidir.
*
Kamu, özel ve gönüllü kurum ve kuruluşlar, ürettikleri ürün ve hizmetlerden daha çok ürün ve hizmet tüketiyorlarsa, aradaki fark borçla karşılanır. Yunanistan, İtalya ve İspanya''da olduğu gibi, borçlanmada kritik sınır aşılırsa, ülkeler de iflas etme sorunuyla karşı karşıya gelirler. Fransa, gerekli tedbirleri almadığı için, güvenirlik ve yatırıma uygunluk notu, uluslararası değerlendirme kuruluşları tarafından düşürüldü.
*
Euro para bölgesindeki AB üyesi ülkelerin, bütçe açıklarını enflasyonla karşılamalarına izin verilmediği için, dolar gibi, euro da değerini korumakta büyük güçlük çekmektedir. Türkiye Latin Amerika ülkeleri gibi, devletin sorumsuz harcamalarının bedelini yıllarca en pahalı bir biçimde ödedi. Eskisi kadar yüksek olmasa da, Anadolu insanı, sorumsuz kamu harcamalarının doğurduğu bütçe açıklarını, borçlanarak karşılıyor.
*
Dünyanın neresinde olursa olsun, her ülkede enflasyon üretim ile tüketim arasındaki dengesizlikten kaynaklanır. Dünyanın her yerinde, üretmeden tüketen ülkeler, kendileriyle birlikte bütün ülkeleri büyük bir krize sürüklerler. Enflasyonu önlemek için, bir yandan üretim hacmi büyütülürken, bir yandan da tüketim hacmi küçültülmelidir. Toplumun bütün kesimleri arasında, tasarruf ve yatırım yapmaya özendirilmelidir.
*
Ekonomik başarının temeli verimsiz yatırımdan kaçınmak ve sorumsuz harcamaların kapısını kapatmaktır. Kurum ve kuruluşları başarısızlığa, zararlarından daha çok hesapsız harcamaları sürükler. Üretim ve tüketimdeki hesapsız harcamaları önlemeden, hiç bir ülke enflasyonun getirdiği gizli vergiden kendini kurtaramaz.
*
Hesapsız harcamaların önünü alamayan ülkeler, ticaret ve bütçe açıklarının sonunu getiremezler. Açıklarıyle, gelecekteki gelirlerini bugünden harcayanlar, kendileriyle birlikte bütün ülkeleri cezalandırırlar.
*
Ülkelerde açıklar, herkesten alınan gizli vergilerle karşılanırlar.
*
Açık veren ülke vatandaşına ceza verir.
*
Hesapsızlık varsa, denk bütçe yoktur.
