|
Orta Doğu Birleşik Devletleri

İslam dünyasının Batı dünyasıyla rekabet edebilmesi için, Sultan Abdülhamid özellikle eğitim alanında büyük yatırımlarla, üretim gücünü büyütmenin yolunu açmıştır. Müslüman ülkelerin kültürel dokularında ve ekonomik yapılarında köklü dönüşümlere yol açan, Bağdat Demiryolu''nu da, Abdülhamid Medine''ye kadar inşa etmeyi başarmıştır. Orta Doğu, Balkanlar üzerinden Avrupa ülkelerine bağlanmış ve “Hicaz Demiryolu” ile “İpek Yolu” bütünleştirilmiştir.

*

Cumhuriyet döneminde, Türkiye''yi dünyayla bütünleştirmeye çalışan Özal, nasıl en çok tartışılan lider olmuşsa, Abdülhamid de, Osmanlı döneminde en çok tartışılan sultan olmuştur. Biri demir yollarıyla Anadolu''yu Avrupa ile bütünleştirmeye çalışırken, diğeri de petrol ve doğalgaz boru hatlarıyla Türkiye''yi dünyayla bütünleştirmeye çalışmıştır. Bunun için, şiirin sultanı Erdem Bayazıt''ın gözünde, Özal “Cumhuriyet''in Abdülhamidi''ydi.

*

Abdülhamid Avrupa''nın Osmanlı Devleti''ni zayıflatmaya yönelik stratejilerinin arka planında, Müslüman dünyanın sahip olduğu doğal kaynaklarından yararlanma olduğunun bilincindeydi. Bu yüzden, O Avrupa''ya karşı güçlü bir “İslam Birliği” oluşturmak için, ilk olarak bir barış ortamı oluşturdu ve Osmanlı Devleti''ni fedaratif bir yönetime dönüştürmek için, ilk çalışmaları başlattı. Abdülhamid, Orta Doğu''da köklü bir dönüşümün öncüsü oldu.

*

Prof. Dr. Kemal Karpat''ın vurguladığı gibi, Osmanlı devleti''nin 1860''larda Lübnan''da öncülük yaptığı, siyasal ve kültürel yapılanma, Yirmi birinci yüzyılın başında, büyük çalkantıların yaşandığı Orta Doğu''da, demokratik yönetimlere başarılı bir örnek olarak, varlığını sürdürmektedir. Osmanlı insanı gibi, Anadolu insanının da değişmez hedefi, Endonezya''dan Fas''a kadar Müslüman ülkelerle bütünleşerek, bir dünya gücü olmak ve adil bir yönetim kurmaktır.

*

“Birinci Dünya Savaşı” Müslüman ülkelerin, “ikinci Dünya Savaşı”da Avrupa ülkelerinin ekonomik ve siyasal dengelerini altüst etmiştir. İslam dünyası Avrupa, Avrupa ülkeleri de Amerika ve Rusya karşısında rekabet üstünlüğü kazanabilmek için, kendi aralarında ekonomik ve siyasal bütünleşmeye gitmişlerdir. Elli yıllık bir süreçte, Avrupalılar “Avrupa Birleşik Devletleri”ni kurma başarısını göstermişlerdir.

*

İkibinli yılların başında, Müslüman ülkeleri birbirinden koparmak için, masa başında cetvel ve kalemle çizilen sınırlar, ileşim araçlarında gelişmelerle, önemlerini büyük ölçüde yitirmişlerdir. Artık hiçbir ülkenin, kendi sınırları içinde kalarak, rekabet üstünlüğü kazanması mümkün değildir. Müslüman dünya da, “Amerika Birleşik Devletleri” gibi, “Orta Doğu Birleşik Devletleri”ni gerçekleştirmek zorundadır.

*

Türkiye “Avrupa Birleşik Devletleri” içindeki yerini güvenceye alarak, “Orta Doğu Birleşik Devletleri”nin oluşmasına öncülük yapmalıdır.

*

Yalnızca AB üyeliği, Türkiye''yi bir dünya gücü yapmaz.

*

Gücün bayrağı adil yönetimlerin elinde yükselir.

*

Adil Türkiye için iyi olan, dünya için de iyidir.

13 yıl önce
Orta Doğu Birleşik Devletleri
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi