Türkiye’nin ABD’den 40 adet Blok-70 F-16 savaş uçağı ve 80 F-16 modernizasyon kiti satın almak istediğini biliyorsunuz. Yaklaşık 6 milyar dolarlık bir paket…
Bir de son dönem ‘flörtleri’ var. Mesela, ‘stratejik mekanizma’. Somut çıktı beklentisi düşük görünse hatta Yunanistan’la yapılan ve sayısı üç basamaklı rakamlara doğru giden ‘istikşafi’ toplantılar kadar değer biçilse de, buradan umut çıkaran da çok…
Orta, alt seviyede artan ve Ukrayna krizinin getirdiği şartlar altında belirginleşen temaslar, örneğin ABD Dışişleri Bakanlığı Siyasi İşler Müsteşarı (ikinci adam sayın) ve Ukrayna savaşının 2013-14’ten beri başrol oyuncusu konumundaki Victoria Nuland’ın Türkiye ziyareti, Sayın İbrahim Kalın’ın mevkidaşı Ulusal Güvenlik Danışmanı Sullivan’la neredeyse periyodik görüşmeleri, yakın dönemin en belirgin işlerinden, ‘Rusya-Amerika arasında mahkum takası”.. Nihayet 18 Mayıs’ta gerçekleşecek Dışişleri Bakanı Sayın Çavuşoğlu’nun ABD ziyareti…
Esasında mesele bunların hiç biri değil. Soru(n) şu; Ankara ve Washington’un iki ülke ilişkilerinin bu aşamasından beklentileri belli. İyi de.. Muradları ne?..
Belli ki, Ukrayna savaşında Türkiye’nin pozisyonu/değeri ve F-16 talebi arasındaki ilişki Ankara-Washington denklemini kurmakta iki tarafa da potansiyel fırsatlar sunuyor.. Ama ne, nereye kadar?…
Bu şaşırtıcı değil.
Dediğimiz gibi, Kongre’nin ilgili üyelerinin Türkiye’ye F-16 satışını engellememek konusunda Beyaz Saray’ın telkin/tavsiyelerini dinlemeleri de olası. Hatta bahsettiğimiz okumalar içinde Senatörlerin bu eğilimde olduğunu söyleyen ilk ağızdan açıklamalar da mevcut…
Mesela, Suriye, Irak, Akdeniz, Azerbaycan-Ermenistan, Pakistan, Afganistan hatta küresel konularda, örneğin Çin için aynı yönde beklentileri var mı?
Menendez bunu F-16’lar bahsinde söylüyor. Anahtar cümleler şunlar; “beklediğimiz türden NATO müttefiki” ve “Türkiye, Erdoğan’ın yönetiminde”…
Açık; ABD-Türkiye ilişkilerindeki yeni/ılımlı gelişmelerde tarafların temennileri, hedefleri farklı. Türkiye bunun farkındaysa mesele yok. Amerika’nın Türkiye’ye bakarken görmek istediği ile uzlaşmak mümkün değil.
Ankara’nın F-16 talebi, F-35’leri telafi etmek, öncelikli olarak milli ve yerli muharip uçaklar hazır olana kadar açık kapatmak, belki F-35 projesinden doğan mali açıkları, tazminatı tahsil etmek düşüncelerinden kaynaklanıyorsa.. (Hiç şüpheniz olmasın, bu projeden kalan alacağımızın da üzerine gözlerin kırpmadan yatarlar.) Her ülkeyle olduğu gibi, Amerika ile de ticari/ekonomik çizgiyi korumak, önümüzde seçimler var, o süreci de Washington’un “gerçek düşüncesi” olan “Erdoğan’dan kurtulmak gerektiği” aklıyla Türkiye’ye saldırma arzusunu daraltmak, yönetmek/yönlendirmek niyeti barındırıyorsa sorun yok.
Ama “Türkiye’nin Amerika’daki imajı değişiyor”, yok, “Kongre’den yeşil ışık” vs., mayınlarına hiç basmadan/kanmadan…
Hep, ‘aklımda’ diyerek…