Sırrın saklandığı yer şurası; Panama belgelerinin saçıldığı Mossack Fonseca'ya yapılan polis baskını (13/04) ile 'neden belgelerde ABD'yle ilgili bir şey yok' merakının en üst perdeden, yani CIA-offshore şirketleri arasındaki bağın ortaya çıktığı zamanlama! (12/04)
Panama “operasyonunun” ipinin burada çekildiğini, “başarısız” damgalı dosyalara eklendiğini söyleyebiliriz.
İyice garip/saçma bir makaleden söz edeyim size.. Kaynağı o denli sağlam ama iddiası o kadar saçma ki, insan şüpheye düşüyor...
Washington'da mukim ve meşhur Amerikan düşünce kuruluşu 'Brookings Institution'ın ABD istihbarat camiası ve özellikle de Obama yönetimi ile yakın ilişkileri açık bilgi sayılıyor. Yöneticileri ve analizcileri içinde 'soğuk savaş' yadigârı isimler de mevcut. Hem Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hem Başbakan Davutoğlu'nun konuşma yaptıkları bir yerdir. Yani gücü ve saygınlığı kabul edilir.
Uzatmayalım, işte bu Brookings'ten Clifford Gaddy,
iddia eden bir makale yazdı ve kurum üzerinden yayınladı! ('
', 07/04, Brookings.)
Gaddy'nin böyle bir metin/analiz yazması da manidar çünkü Rusya siyaset ve ekonomisine odaklanmış bir uzman kendisi. 'Bay Putin: Yeni ve Kullanılmış' isimli taze bir kitabın da sahibi.
İşte bu Brookings analizine göre;
Amerikan istihbarat zincirinin en kalın baklası
Anlamamız gereken şu oluyor; Brookings, Panama Belgeleri dosyasını kapatmak için sahneye çıkarılıyor.
Gaddy, Vladimir Putin'in yozlaşmış Amerikalı siyasetçilere karşı bir karalama kampanyası başlatarak finalde onlara şantaj yapmayı planladığını söylüyor.
'Böylece' diyorlar, 'Brookings Kremlin'e bir sinyal iletmiş oldu':
Kelimeleri tersinden okuyarak iletişim kurmak limon suyuyla kağıda yazmak gibi. Okuyabilmek için ateşe tutmanız gerekir. Tabii kağıdı veya elinizi yakmadan...
'Panama Belgeleri'; ABD istihbaratının Rusya'daki parlamento seçimleri öncesi Putin'in itibarını yok etmeyi amaçlayan havalı bir projeydi. ('
', 11/04, Reuters.) Şimdi 'geri çekilmiş' oluyor.
Çökmesinin sebepleri belli; dünya gündemini kasıp-kavuracak, Putin'in 'imajını' yerle-yeksan edecekti. Fakat daha başından bir akıl karışıklığı ortaya çıktı. Suçlamaların “suç” olduğu bile şüpheliydi. Kimse meseleyi tam anlamadı.
Mesele daha anlaşılmamışken, Batı'nın Putin'i şeytanlaştırma girişimlerini kanıksamış hatta umursamayan Rus halkını sandığa bu gazya götürmek imkansızlaştı. Hatta tersi hal ortaya çıkmaya başladı. Ruslar burada bir “tuzak” kokladılar ve yollarını değiştirdiler.
Moskova'nın karakteri, “denedik olmadı, pardon”u anlamaya müsait değil. Hiç olmadı da.
Rusya'nın karşılık vermeyeceğini düşünmek zor. Kaldı ki Kremlin üzerinden atlasa bile-hadi soğuk savaş diliyle yazalım-Lubyanka Medyanı'nından geçmesi zor.
Peki siz Rus istihbaratının yerinde olsanız ne yapardınız?
Doğru cevap!
Yani gelecek hamle çok muhtemelen ABD'nin başkanlık seçimlerine zarar verecek şekilde
Bir rezillik çıkacak ama asıl merak edilmesi gereken bu değil..
İş orada. Rusya kimi vuracağına iki kritere göre hesaplayacak;
En çok kimin Başkan olması 'işimize yarar' ve
ABD'yi kötü yönetme ihtimali olan aday hangisi?
Aslında bu sorulara bakınca Rusya'dan gelecek “sızıntı”nın ABD seçimlerinde hangi adayın işine yarayabileceği de az-çok kendini hissettiriyor.
Kuşkusuz uygun bir “kan bedeli” karşılığında Kremlin'den bağışlanma da isteyebilir Washington. Kabul görüp görmeyeceğini şimdiden kestirmek mümkün gözükmüyor.
Eğer bir 'af' söz konusu olacak ise ancak ABD-Rusya ilişkilerinde “istikrar” karşılığında/garantisinde olur. Tabii bu da yine, 'Başkan kim olacak' bulmacasına çıkıyor.
Panama Belgeleri'nin yarattığı siyasi sonuçlar gerçekten de cılız oldu. Denebilir ki olan İzlanda Başbakanına oldu. Kamuoyu ve medyanın iddiaları ciddiye aldığı ülkelerde bile hiç politik sonuç ortaya çıkmadı. Çıkması da beklenemez.
Bu durumda beklentilerimiz iki noktaya kilitlenebilir;
ABD istihbarat dünyasından kayan bir yıldız olacak mı?
Nasıl bir skandal, hangi Başkan adayını vuracak?