|
“kalb kuvveti”

modern psikolojinin babas? william james (vilyam ceymis), "his, fiili takibeder" diyor.. yani bu bir psikolojik kanun., korkan bir adam, cesur bir insana mahsus hareketleri yaparsa, kalbine gerçekten korkusuzluk geliyor., aç?klamas? böyle., bunun tersi de doğru., çünkü çoğu zaman da hisler; kendilerine uygun fiil ve hareketleri doğurur... cesarete dair bir başka söz şudur: insan mecbur olduğu zaman kendi cesaretini kendi yaratmal? yahut icadetmelidir. hâa!. nas?l yapacaks?n? işte yukar?da söylediğimiz gibi!..

cesaret bütün silahları mağlubeder... cesaretin devaml?l?k kazanmas?, metaneti teşkil eder.. metanet ise, güçlükler ve tehlikeler karş?s?nda cesaretini ve soğukkanl?l?ğ?n? korumak demektir.

cesaretin ve metanetin tamamlay?c?s?, müşküllerle mücadelede y?lg?nl?k göstermemektir.. zorluklar? yenmek için, peşi peşine çareler ve imkânlar bulmak için, hem fizikî olarak, hem de zihnî olarak didinmektir.

başar?s?zl?klar birbirini kovalasa da, y?lmamak, mutlaka bir çare bulmaya gayret etmektir.

azim, diğer ad?yla kararl?l?k; hem müşküllerle mücadelede hem de bir hedefe varmak için gerekenleri yapmakta işe yarayan bir haslettir... sab?rla ve "y?lmazl?k"la beraber bulunur. bilgenin birisi; "dehâ, uzun bir sab?rd?r" demiş.. sab?r, hem ac?lar? yenmekte, hem de başar?lara varmakta birinci derecede rol oynayan faktördür.. esasen sabretmesini bilen, sabretmeye muktedir olan kişi; iradeli insan demektir.. burada irade ile azim birleşiyor ve tek bir prensip haline geliyor.. daha doğrusu, irade, azim ve sab?r.. bu üç kuvvetten birinin bulunduğu yerde diğer ikisi de vard?r...

başar? zay?f ve gevşek isteklere boyun eğmez, cevap da vermez.. bir hedefe varmak istiyorsan?z; o hedefi bütün varl?ğ?n?zla, bütün kuvvetinizle istemelisiniz.. servet de, şöhret de, bilgi de, eser de ancak bu suretle elde edilebilir.. maymun iştahl?lar?n hayatta bir değer meydana getirdiğini göremezsiniz.. olmak; bir hedef için, bir ideal için, o hedefin içinde adeta kendini unutmak, kendinden geçmek demektir...

insanl?ğa, milletinize, dostlar?n?za, ilim ve sanat vadilerine faydal? olman?n, yeryüzüne iyilik, güzellik ve bereket saçman?n metodu ve çaresi budur!..

fert olarak, grup olarak, millet olarak; gevşeklikten, miskinlikten kurtulmak, silkinerek kendimize gelmek., ve., dirilmek, dinamizm kazanmak zorunday?z!..

kalb kuvvetiyle inanmak arasındaki münasebete gelince: inanma”n?n lügat mânâs?; bir olay?n, bir varl?ğ?n, bir halin, bir bilginin, bir özelliğin, mevcut bulunduğunu, gerçek bulunduğunu bilmektir.. "inançl? olmak" ise, bu bilme olay?n?n güçlü ve sağlam bir şekilde vücut bulmas?d?r. günlük hayatta ve kültür dilinde,. "inançl? olmak" yahut "inanç sahibi olmak", hukukî ve ahlâkî değerlere inanmak ve bağlanmak mânas?na gelir.. yani inançl? bir kişi, derken; ahlâkî ve hukukî değerlerin, doğru olduğuna, bunlar?n fert ve toplum hayat? için elzem bulunduğuna inanan, ayn? zamanda bu değerlere aykrn hareket etmeyen bir kişiyi kastetmiş olacaks?n?z... bu değerler, aşağ? yukarı, herkesin bildiği prensiplerdir. doğru olmak, âdil olmak, vazifeşinas ve haksever olmak, merhametli ve iyiliksever olmak, milletini ve insanl?ğ? sevmek gibi, dünya durdukça eskimeyen meziyetlerdir. kanunlar? ferdin ve toplumun haklar?nı çiğnememek, bu değerlerin, hukukî vasf?n? teşkil eder.. netice olarak, ahlâkla hukuk birbirini tamamlayan iki beşerî sistemdir, inançl? olman?n bir de moral ve manevî taraf? vard?r ki; o da herkes taraf?ndan kabul edilebilir bir dünya görüşüne sahib olmak, insanı başar?ya ve mutluluğa götürecek klâsik prensiplere göre yaşamak demektir. çal?şkan olmak, dürüst olmak, azimli, sab?rl? ve metin olmak, kendine güvenmek, ezelî ve ebedî bir varl?ğa, bir kuvvete inanmak gibi.. inançl? olmak kavram?n?n bu kadar sağlam muhtevas? ve esaslar? vard?r.. dar görüşlülerin ve peşin hükümlülerin, bu çeşit yüksek değerleri ve kavramlar? kavrayabilmesi, ne yazak ki, kafalar?n?n darl?ğ? nisbetinde müşküldür!..

ama biz bir kere daha tekrar edelim: inançl? olmak; insan? başar?ya ve mutluluğa götüren sağlam hayat düstûrlar?na kilitlenmekten başka birşey değildir.. ve kalb kuvvetinin başka bir kelimeyle uifadesinden ibarettir...

12 yıl önce
“kalb kuvveti”
İsmailağa buluşması
Nezahet, Zarafet ve Nezaket...
İmalat PMI, kredi kartı harcamaları ve Fed
Kim bu çılgın tüketiciler
Yıl 2030: Sokak köpekleri simülasyonu