Avrupa Kupalarında yarışan diğer ülkelerin takımları gibi Hamburg da kendi liginde zor anlar yaşıyor. Geçen hafta Kupa''da 2. Lig sonuncusu takımı ancak 2-1''le geçebildi. Bu hafta M''Galdbach''a 4-1 gibi açık bir skorla yenildi. Oysa Galatasaray böyle yorucu bir tempoda ve bu kadar sakatı olmasına, Meira''nın, Arda''nın satılacak dedikodularına rağmen kendi liginde deplasmanda bile kazanabiliyor. Bülent Korkmaz''la Hamburg''un Hocası Martin Jol''ü kıyaslarken en önemli faktör olarak bu ortaya çıkıyor. Yeni gelmesine rağmen Bülent Korkmaz da takımını iyi tanıyor ve bu kritik dönemi nasıl geçeceğini gayet iyi biliyor. Konya maçında şuursuz saldırmadı. Takımını dengeli kullandı.
Hamburg tam bir çakal sürüsü
Galatasaray-Hamburg maçı daha çok hocalar savaşı olarak geçecek. İki takımın oyuncuları kadar hocalar da çok önemli. Jol, Hamburg''u kontrollü oynatıyor. Orta sahaya konuşlandırdığı oyuncularını ani ataklarla rakibin üzerine salıyor. Yani Hamburg uyuyor gözüküp avını rehavete sürükleyip baskın ataklarla amacına ulaşıyor. Eğer Bülent Korkmaz bu tava gelir de savunma emniyetini elden bırakıp ailecek Hamburg''un üzerine giderse Galatasaray hezimete uğrar.
Hamburg tam bir çakal sürüsü!
Bülent Korkmaz Aslan''ı bu tuzağa düşürmeyecek.
Jarolim, Trochowski, Petric ve Olic''i kıskıvrak yakalayacak. Onlara oyun alanı bırakmayacak. Hamburg topla buluştuğu an bilhassa soldan rakibin arkasına dolanabiliyor. Eğer Bülent Korkmaz bu yolları kapatırsa, Hamburg kımıldayamaz. Ancak Bülent Korkmaz da sadece savunma yaparak turu geçemeyeceğini ve Galatasaray''ın asla sadece savunmaya yönelik futbolla başarılı olamayacağını bilmelidir. Bülent Hoca futbolcu olarak bu günleri çok yaşadı. Şimdi sıra oyuncularına bunları anlatmakta. Galatasaray çok adamla rakibi durdurmalı ama asla tesbih böceği gibi kabuğuna çekilmemeli.
Martin Jol sinsi bir planı Galatasaray''a karşı uygularken, Bülent Korkmaz da buna kontra çekerek zayıf Hamburg defansına zıpkın gibi golcüler yollamalı.
Bülent Hoca, Baroş''un cezalı oluşuyla bu konuda zorlanacak ama her şeyin bir çözümü vardır elbet.
Nasıl derseniz, yarını bekleyin.
Esas adı; Maarten Cornelis Jol ama ona kısaca Martin Jol deniyor.
1956 Hollanda doğumlu Jol''ün futbolculuk kariyeri pek parlak değil. Hollanda liginde biraz parlayınca Münih''e geliyor. Münih''te yedek kalmaktan kutulamayan Jol daha sonra İngiltere''ye gidiyor. Sonra tekrar Hollanda''ya dönüyor...
1991 yılında teknik direktörlüğe Den Haag takımında başlıyor. Başarılı olunca 1996''da Twente Enschede takımına geçiyor.
1997''de 30 yıl aradan sonra Twente''ye kupa kazandırıyor.
1998-2004 arası RKC Waalwijk takımını çalıştırıyor. 2001''de bu sıradan takımı Hollanda liginde üçüncü yapıyor.
2004 yılında Tottenham Hotspurs''da, Fransiz Jaques Santini''nin yardımcılığına getiriliyor. 17 maç sonra Santini kovulunca Jol başa geçiyor ve sürekli küme düşme mücadelesi veren Tottenham''ı uzun yıllar sonra İngiliz liginde 9. sıraya taşıyor.
2006''da Tottenham ligi beşinci bitiriyor ve Jol''le Avrupa sahnesine taşınıyor.
2007 yılı sonunda tekrar Hollanda''ya dönen Martin Jol, 2008-2009 döneminde Huup Stevens''ten boşalan Hamburg Teknik Direktörlüğü''ne getiriliyor.
