|
Hind fakiri (mi) olduk!..

Başbakan Sayın Ecevit''in toplum katmanlarında gerekli şekilde makes/yansıma bulmayan bir sözü var:

"Ekonomik kurtuluş savaşını kazanacağız" diye...

Biz bu ülkede, "ulusal kurtuluş" için epey kan döktük ve kurtuluşu da sağlamış idik.

Şimdi de, 80 yıldır yapamadığımız bir tek iş kaldı: Ekonomik kurtuluş, daha doğrusu "bağımsızlık" olsa gerek...

Amma, durum bizim, halâ "eskiye bağımlı" olduğumuzu gösterir. Ki, nitekim, "Vilson Prensipleri" ile darmadağınık olan ve dışa bağımlı bir hale gelen, "kurtuluş öncesi durum"da, ne gibi bir manzara-yi umumiye var ediyse, bugün de öyle bir yapı mı gözüküyor?

Fakirlik ile yoksulluk, milletin canına tak etmişse, herhalde aynı "fukaralık" dönemlerinden farklı bir sosyal ve kültürel yapımız yok demektir.

Nitekim, 1915-1917 tarihlerinde yazıldığı ve ABD Başkanı Wilson tarafından "yurd dışına çıkması"nı yasakladığı bir "rapor"da yer alan şu ifadeler, İMF ve Dünya Bankası reçetelerine bir "çağrışım" yapmaktadır:

"Hindistan hükümeti tıpkı Rusya gibi sorumsuz ve müstebit olduktan başka iki cihetçe, ondan daha fenadır:

"Birincisi, Rusya''daki memurlar tümden Rus oldukları halde Hindistan''da hakim olan yabancılardır. İkincisi, Rusya halkından topladığı vergileri memleket içinde sarf ettiği halde Hindistan vergilerinin büyük bir kısmı İngiltere''ye gönderiliyor..."

"Hindistan hükümetinin genel masraflarına karşılık yıllık İngiltere''ye gönderilen meblağ 100 milyon dolar/22.5 milyon Osmanlı lirası yani umum vergilerin yarısına yakındır. Hindistan''daki yabancı memurlara da ayrıca yıllık 10 milyon dolar/2.4 milyon Osmanlı lirası tahsisat ita olunmaktadır. Acaba dünyanın hangi milleti, derece derece fakirliğe düşmekten bu kadar müthiş bir servet kaybına tahammül edebilir?"

"Hindistan''daki vergiler, halkın varidatına nisbetle İngiltere''dekinin iki misli ağırdır. Her bir Hindli''nin yıllık ortalama geliri sair memleketlerle mukayese edilirse yaklaşık olarak İngilizler''in 20''de biri, İspanya''nın 7''de biri, İtalya''nın 6''da, Rus''un 4''de ve bir Türk''ün yarım varidâtına eşittir... Bütün bir sene içinde 10 dolar/2.25 Osmanlı Lirası kazanabilen bir Hindli nasıl olur da para arttırabilir?" (1)

Demek ki, Birinci Dünya Savaşı başladığında bir "Türk"ün yıllık geliri, 20 ABD $, yani 4.5 Osmanlı lirası idi.

Ya bugün? Bugün de, bu geliri yükseltecek bir Derviş''e ekonomik ve iktisadî hayat teslim edildi!

Fakat, titrek ve ürkek bir "iktidar" başta olduğu müddetçe, bir arpa boyu yol almamız mümkün gözükmemektedir. Ve illâ, şair Mehmet Emîn (Yurdakul)''in inanç ve heyecanını ta can evinde, yaşayarak, mümkün olabilir: Vatan için ölmek:

Şu beldeler, şu saraylar, şu kâbeler,

Şu mabedler, şu mektebler, şu türbeler...

Bütün vatan bize sizden emanet!..

Bunlar için aşk bilmeyen, çırpınmayan,

O imansız yürekleri kurtlar yesin.

Bunlar için gerilmekten kasırganan (?)

Göğüsleri yılan, çıyan zehirlesin.

Bize sizin yaptığınız kanlı toprak,

Derin kökler, Tanrı şahid olsunlar ki:

Düşmanların bizden almak istediği

Topraklara yad ayaklar basmayacak.

Biz hepimiz siperlere giriyorken

Bu yerleri birer mezar beleceğiz.

Namusunu, hukukunu biz gençlerden

Ümit eden vatan için, öleceğiz." (2)

Evet, o gençler vatan için öldüler, kalanlar yaralı, sakat ve perişan bir halde, "ulusal kurtuluş"un km taşları oldular.

Bugün ise, siyasal erkin doruk noktasında olanların, yine "eski dönemleri" çağrıştıran "...Kurtuluş Savaşı" gibi ifadelerini bu "ulus"a layık sözler olarak göremiyoruz!

Çünkü biz, "Hind fakiri" değiliz ki!.. Ülkenin hadîmîyiz!

-------------

(1) Villiam Cennings Brıan, Hindistan''da İngiliz Siyaseti, sh: 10-12 (Tarihsiz)

(2) Mehmet Emîn, Ordunun Destanı-Matbaa-i Ahmet İhsan/1331, sh: 20-21

23 yıl önce
Hind fakiri (mi) olduk!..
Resmi rapora göre kamu personel sisteminde vaziyet vahim ama ümitsiz değil
Fırsat meselesi
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı