|
11 yeni oyuncu ile yepyeni Cimbom

Galatasaray tepede tüm ihtişamı ile oturuyor. Hiç kimse olumsuz tek laf etmeye kalkışmasın. Son haftalarda, futbolunu üst noktalara çıkartarak zirveyi fazlası ile hak etti. Fenerbahçe''yi, Trabzonspor''u bilek gücüyle devirdi.

Elbette Fatih Terim faktörünü ön plana çıkaracağız. Transfer ettiği futbolcuların tamamına yakını alkış aldı. Transferde fire kaçınılmazdır. Terim bunu en alt düzeye indirdi. Yepyeni bir takım oluşturdu. Çoğu kez 7 yeni oyuncu (Muslera, Eboue, Ujfalusi, Melo, Elmander, Selçuk, Semih) ile maçlara başladı. Yine yeni transferlerden Riera ve Engin''i hiç ihmal etmedi. Bu oyuncular da sık sık forma şansı buldular. Ya ilk 11''de oynadılar ya da sonradan oyuna girdiler. Beklenilen çizgiye çıkamadılar ancak ciddi birer alternatif oldular. Riera ve Engin''in kariyeri belli. Sezonun ikinci yarısında takımlarına çok daha fazla katkılarının olacağına yüzde yüz inanıyorum. Galatasaray sadece Sercan ve Ceyhun''dan bir şey alamadı. Bundan sonra da ne alacağı benim için soru işareti. Umarım bu 2 oyuncu beni yanıltır. Bir sevindirici taraf da, 11 yeni oyuncudan dokuzunun (Sercan ve Engin dışında) tam profesyonel olmaları.

KAHRAMANLAR ÇOK FAZLA

Terim transferde büyük isabet sağladı. 11 yeni oyuncudan 7''si banko sahada, ikisi (Riera, Engin) her an oynayabilecek düzeyde, ikisi (Ceyhun, Sercan) şu an için hayal kırıklığı. Gerçekten büyük isabet, büyük başarı. Demek ki Terim, işin başında çok dikkatli davrandı, ince eleyip sık dokudu. En önemlisi de bu 11 yeni oyuncudan, kolektif oyunu benimseyen, maça asılan, hırslı, iştahlı, agresif bir takım ortaya çıkardı.

Galatasaray şu an itibarı ile ligimizin en fazla gol atan, en az gol yiyen ekibi. Defansif ve ofansif etkinliği birlikte düşünmek Terim''in temel felsefesidir. Takım halinde kalelerini korudular, takım halinde karşı kaleye gittiler.

Gelelim saha içi ve saha dışı disiplinine… Saha dışında tık duymadık. Saha içinde bir iki cızırtının dışında büyük problemlere tanık olmadık. Futbolcu, başındaki komutana göre davranır. Terim hiçbir zaman meydanı boş bırakmaz. Galatasaray karnesinde yüksek notlar var. Kahramanlar çok fazla. Terim başlı başına kahraman. Melo, Selçuk, Elmander, Eboue, saha içinde ilk sırayı alanlar. Muslera, Ujfalusi ve Semih daha sonra gelen oyuncular. 7 yeni oyuncu Galatasaray''ın en iyileri.

SONUÇ:

Galatasaray''da 6 demirbaş oyuncu (Melo, Selçuk, Elmander, Eboue, Muslera, Ujfalusi) var. Bu 6 oyuncudan her hangi biri sakatlanır veya ceza alırsa, Terim''in elinde bu kaliteye yakın alternatif oyuncu yok. İşte bu, büyük tehlike. Bunun yanı sıra sol kanat (önlü-arkalı) aksıyor. Sağda Colin Kazım''a bir bakıyoruz çok iyi, bir bakıyoruz çok kötü. Hangisi gerçek Kazım anlaşılmıyor. Her iki kanata takviye şart.

Soruşturma bahane ikincilik şahane

Lugano ve Santos''un eksikliğini kimse büyütmesin. Serdar Kesimal ve Ziegler gidenlerin yerini doldurdu. Fenerbahçe bu nedenle bir sıkıntı yaşamadı. Ancak Niang ve Emenike''nin gönderilmesi sarı lacivertlilerin futboluna büyük darbe vurdu. Bienvenu derde ilaç olamadı, hafif kaldı. Semih bu yoklukta bile "ben buradayım" diyemedi.

Alex eski sezonlarını arattı. Aykut hoca nedense Stoch ve Dia''yı fazla düşünmedi. Fenerbahçe bu nedenle de gol yollarında sessiz kaldı. Mehmet Topuz ve Caner bekleneni veremediler, skora doğrudan katkı sağlayamadılar. Buna Gökhan Gönül''ün formsuzluğu da eklenince Fenerbahçe oyuna kanatlardan ağırlığını koyamadı.

Orta alandaki 2 görevliden biri Selçuk veya Cristian diğeri ise Emre Belözoğlu idi. Emre, hakemlerle, arkadaşlarıyla ve kendisi ile boğuşup durdu. Son derece sevimsizdi. Takımına faydası değil zararı oldu. Ne hücumda ne de savunmada yeterliydi. Cristian veya Selçuk''tan hangisi oynarsa oynasın fark etmedi. İkisinin de savunma yönleri iyi, ataklara katılımı zayıf.

Şöyle bir toparlama yapalım: İki kanat delici, yıpratıcı değil. Orta alandaki ikili çok az karşı kaleye bakıyor. Takımın beyni Alex durgun… Ve de son noktayı koyacak tek kişi yok.

İYİ SAVUNMA AZ GOL

Böyle bir ortamda 24 gol ve 35 puanla ikinciliğe yerleşmeleri büyük başarı. Peki, bunu nasıl gerçekleştirdiler? Hemen yanıtlayayım, iyi savunma yaparak ve az gol yiyerek. Mehmet Topuz, Caner, Özer, Cristian, Selçuk''tan hangisi oynarsa oynasın bu oyuncular hep geri geldiler, top ile kendi kaleleri arasında yer aldılar. Rakiplerine boş alanlar bırakmadılar, defanslarına nefes aldırdılar. Tüm bunların sonucunda da az gol yiyerek ve attıkları golü koruyarak puanları topladılar.

Takımın kahramanı Yobo''ydu. Savunmanın en önemli oyuncusu olarak sivrildi. Her rakip atakta dimdik ayaktaydı. Havada, yerde, her yerde çok başarılıydı. Top tekniği çok iyi. Oyunu geriden başlatırken hiç zorlanmıyor.

Volkan yıllar geçtikçe daha da ustalaşıyor. Kalesinde sağlam duruyor, güven veriyor. İkinci kahraman bence Volkan. Üçüncüsü ise Ziegler. Çabuk uyum sağladı. Sol kanatta iyi işler yaptı. O uzun çizgide durmadan gidip geldi. Peki sonra? Ön plana çıkarılacak başka biri var mı? Ben bulamıyorum. Bulan varsa lütfen bana bildirsin.

SONUÇ:

Aykut hoca, Stoch ve Dia''ya yine soğuk bakacaksa, her iki kanatta da oynayabilecek kaliteli bir yabancı şart. Golcü, zaten olmazsa olmaz ilk koşul.

Şike soruşturmasını hiç kimse mazeret olarak ileri sürmesin. Soruşturma bahane, bu kadro ile ikincilik şahane. Gerçek işte aynen böyle. Bir başka gerçek de, futbolunu pek fazla beğenmediğimiz Fenerbahçe''nin, geçen sezonun ilk yarısından 2 puan daha fazla kazanmış olması. Demek ki Kocaman, kötü oynarken bile takımına puan kazandırmasını bilmiş. Bu da bize Kocaman''ın her geçen sezon daha da ustalaştığını gösterir.

YARIN: Beşiktaş ve Trabzon
12 yıl önce
11 yeni oyuncu ile yepyeni Cimbom
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü
İsrail’le ticaret ve Deutsche Welle