|
Korku adres değiştirince

Her şeyi planlamışlar, defalarca geçmişlerdi üzerinden. Tereyağından kıl çeker gibi gerçekleşecekti. Seyrettikleri filmlerden farkı olmayacaktı. Yönetmen motor demeden en uygun zamanda başlayacaklardı rol kesmeye ve kendileri karar verecekti ne zaman stop denileceğine.

Üç kafadar plakası ''evleniyoruz'' yazısıyla kapatılmış arabada, birbirlerinin gözlerinin içine baktıktan sonra, sessizliğin dekorunda vakti geldi diyerek hareketlendi. Arabada kalan, hızlı ve iz bırakmadan kaçmaktan sorumlu; iki arkadaşının kar maskesi takışını izledi.

Saatler 14.30''u gösterirken şubeye giren kar maskeli iki kafadar, tüfeği doğrulttu ve ''bu bir soygundur, eller yukarı'' dedi. Seyrettikleri filmlere göre bir panik, bir korku dalgasının yaşanması, müşterilerin bizi bırak yakarışları duyulması gerekiyordu. Memurların hızla bana bir şey yapma istediğin her şeyi yapmaya hazırım teslimiyetinde ellerini yukarı kaldırmasıydı beklenen. Derin bir sessizlik oldu banka insanlarının cevabı. Ya duymamışlardı ya anlamamışlardı. Ya da bir film setinde olduklarını zannetmişlerdi. Malum Üsküdar''da kuyumcu soyuluyor diye ihbar edilen, polislerin müdahale ettiği hadise, dizi çekimi çıkmıştı.

Banka insanlarının elleri tüfekli, kar maskeli soygunculardan korkmaması, korkunun adresini değiştirdi. Sessizlikten, tepkisizlikten, umursamazlıktan delicesine korkan iki kafadar; ''şaka yaptık'' diyerek hızla bankanın önünde bekleyen arabaya attılar kendilerini. Bankayı soyamadıklarına göre kaçmalarına da gerek yoktu. Kendilerini en güvende hissettikleri evlerine gittiler. Neler olup bittiğini anlamak için.

Saniyeler süren soygun teşebbüsünü güvenlik kamerasından izleyen polisin soygunculara ulaşması sadece iki saat sürdü. Görgü tanıklarının ifadesiyle kimlik ve adres tespiti yapılmıştı hızlıca. Evleniyoruz plakalı otomobil evin önünde yer bildiren sinyal görevini layıkıyla getirdi yerine.

Soygun girişimini itiraf eden üç kafadar, ''bu bir soygundur dememize rağmen kimse bizimle ilgilenmeyince, sessizlikten korkup şaka yaptık diyerek geri kaçtık'' dediler ifadelerinde.

Niyetleri korkutmaktı korkan onlar oldu.

Gazetelerde Türk işi soygun, komedi filmlerini aratmayan soygun olarak haberleşti hadise.

Korku yayarak amacına ulaşmaya çalışanların, korkunca nasıl paniklediklerine dair bir örnek de İngiltere''de yaşandı geçtiğimiz aylarda. 6 soyguncu motosikletleriyle bir saat mağazasına geldiler. Ellerindeki balyozlarla vitrini kırmaya çalışırken; olayı gören yaşlı bir kadın hızla soyguncuların yanına gelip çantasıyla vurmaya başladı. Ne olduğunu anlayamayan soyguncular kaçmaya çalıştılar. Biri panikten motosikletin dengesini kaybederek düşünce yakalanmaktan kurtulamadı.

İlginç bir soygun vakası da PTT şubesinde yaşandı. Soyguncu elinde kurusıkı tabanca, bankonun üzerine koyduğu bomba düzeneği ile kasadaki üç bin lirayı aldıktan sonra, ''10 dakika sonra polisi arar'' dedi bombayı işaret ederek. Kapıdan çıkmak üzereyken; memur, bomba düzeneğini koşarak soyguncuya yetiştirdi: bombanızı unuttunuz. Soyguncu ne yapacağının kararsızlığıyla aldı düzeneği, köşedeki çöp kutusuna attı. Memur kararlı soyguncunun bomba düzeneğini de alıp gitmesi konusunda, bir kez daha tutuşturdu soyguncunun eline. Diyafondan bozma çakma bombayı bahçeye atarak kayıplara karıştı soyguncu. Niye alıp gitmedi de üç defa el değiştirdi, vakit kaybettirdi çakma düzenek? Kendi yaptığı adına bomba dediği düzenekten soyguncunun kendisi de korkmuştu büyük ihtimal.

Bankadaki insanlar tepkisiz kalarak, İngiliz nine saldırarak soyguna engel oluyor. Normalde korkmaları gerekirken. Hele ki ellerinde balyoz olan altı kişi söz konusu iken yaşlı ninenin tek başına cesur yürek direnişi. Yaşlı bir kadının korkmadan, karşısındaki kişilerin ellerindeki balyoza aldırmadan çantasını silah gibi kullanması soyguncuları panikletmeye yetti. Normalde böyle bir görüntü karşısında biraz korkudan biraz şahit olursa zarar göreceği endişesiyle yok olmayı tercih ederken çoğunluk, yaşlı ninenin olayın üzerine gitmesi beklenmeyen bir tavır sergilemesi soyguncuları dağıtmaya yetti.

Bankadaki kalabalığın ''bu bir soygundur'' sözüne, yüzü maskeli, tüfekli soygunculara rağmen; sessizlikle istifini bozmadan işlerini yapmaya devam etmeleri, normalin kesintiye uğramaması acemi soyguncuları kahretti. Salacakları korkuyla kolayca paraları alıp kaçacakken; geri tepen korku, bütün planlarını alt üst etti. Panikle kaçmalarına sebep oldu.

Korku insanın içindeki en yıkıcı enerji. Zihni bulanıklaştıran, doğru düşünceden uzaklaştıran.

Korku, biz korkmaya hazırsak ele geçirebiliyor bizi, o zaman hükmedebiliyor ancak.

13 yıl önce
Korku adres değiştirince
Vatana sahip çıkmanın yolu
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü