|
Baronlar topluluğu bunalımda…

Evet, 2014’ü uğurladık ve 2015 yılına başlamış bulunuyoruz.

Geçen yılın birçok kaybedeni olmasına karşın “tek kazananı halkın iradesiydi” demek yanlış olmaz… Her ne olursa olsun gerçekten“Türkiye” denince birlik ve beraberliğin ne anlama geldiğini bilenlerin dik duruşu kazandı.

Malumunuz son iki yıldır herkes, hepimiz eteklerimizdeki taşları döktük dökmeyede devam ediyoruz. Fırtınalar bazen iyi gelir, biraz sarsılırsınız ama teknedeki pislikler temizlenir. İşte bizim de ülke olarak yaşadığımız fırtınalarda sap ile samanı, at izi ile it izini görmemize vesile oldu.

Gezi olaylarından bu tarafa yazdığımız, çizdiğimiz baronları hepiniz biliyorsunuz. 2014’ün son günlerinde TUSİAD yaptığı açıklama ile bunca zamandır yazdıklarımızın doğruluğu bir kez daha tescillenmiş oldu.

Bir işadamları topluluğu düşünün ve “Bizim muhatabımız Başbakan, Cumhurbaşkanı değil…” desin! Pardon düşünmeyin, zaten böyle dediler. Bu gücü ve bu hadsizliği nereden buluyorlar, diye insan sormaz mı?

Tabi başı “Türkiye” ile başlayan ama kendi ülke menfaatlerinin değil başkalarının ve kendi menfaatlerinin ön planda olduğu bir topluluktan bu açıklamanın gelmesine hiç şaşırmamak lazım. Tabi onların da sinirleri iyice gerildi; özellikle Gezi’den bu yana çaptan düştüler ve oturdukları yerden ülke üzerinden para kazananların eski havası ve gücü kalmayınca onlar da bunalıma girdiler. Çizgili pijama günleri geride kalınca bunalıma girdiler galiba?

Bence bunlar tamamen sinir sistemi bozulmuş bir oluşumun, çıldırmış halinden dökülen söylemler. Daha doğrusu içindekileri bu sinir ve hazımsızlıkla dışa vurma desek daha doğru olur. Bir önceki yazımda dış güçler için de “Sinirden kuduruyorlar, bu sinirle üstümüze füze atsalar şaşmam!” demiştim ya! İşte aynen öyle bir hal içinde bu baronlar topluğu…

Hoş, çok da önemliydi…

Sizin Cumhurbaşkanını tanımıyor olabilirsiniz ama emin olun o sizi çok iyi tanıyor ve çok iyi biliyor. Kimin kimi tanıyıp tanımamasının ne kadar önemli olduğunu da artık halkın takdirine bırakırsınız. Ayrıca siz tanıyın-tanımayın halkın kimi tanıdığı kimi oraya koyduğu önemli.

CHP liderinin Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na her gidene yalaka ve adeta hain demesi ile bunların dediklerinin arasında pek bir fark yok…

TÜSİAD bu topa bu kadar bariz girmese iyiydi. Bu pası kimden aldıklarını tahmin etmek zor değil ama bu pasla ancak ve ancak kendi kalelerine gol atarlar, o kadar. 1. sınıf demokrasi vurgusu yapanların 5. sınıf bir anlayışla davranış sergilemeleride ayrıca trajikomik bir durum.

TÜSİAD’ın genel kuruluna Cumhurbaşkanlığı ve hükümetten hiçbir yetkilinin katılmaması durumunda, sınıf mevzilenmesinde yoruma gerek görülmeyen bir tablo ortaya çıkacaktır.

Tabi bunlar sonradan, “Çağırdık gelmediler!” diyebilirler.

Öyle ya; onlar baronlar ve sahipler ya! Canları ister, “Muhatabımız değil!” derler ama canları istediği zaman çağırırlar ve gelinmesini beklerler. Ve sonra çıkıp demokrasiden söz ederler. 5. sınıf bir zekâ ile 1. sınıf bir demokrasi anlayışını beklemek tabiî ki, hayalcilik olur. Kendini merkezde görmeye alışık olanların yeni Türkiye’yi hazmetmeleri zor olacaktır.

Artık şunu herkes kabul etsin…

Bu ülkenin tek bir merkezi var o da HALK!

Hoş, kime anlatıyoruz!

Daha yeni hepimizin bildiği bir markanın yeni yıl takviminde inançlara nasıl saldırdığını son iki günde yaşadık… Güya bir yanlışlık olmuş(!) Tabi canım mutlaka öyledir, koca firmanın gözünden kaçacak öyle mi?

Ve Gazeteci Ayşenur Aslan’ın dolaylı yollardan silahlı mücadeleyi cazip ve olabilir göstermesi ve hala Ak Parti seçmenine cahil, aptal, gerici muamelesi yapmasına daha yeni şahit olduk.

Hala halka karşı kin ve nefret söylemleri, faşistçe yaklaşımlar ve sonrada demokrasi diye konuşuyorlar…

Bu halk bu kadar aptal ve cahil! Ve siz hala biz cahilleri (!) kafalayamayacak kadar beceriksizsiniz!

Pardon, bu durumda siz daha cahil ve aptal olmuyor musunuz acaba?

Kimin zekâsıyla dalga geçiyorlar, apaçık ortada.

"Dönemin başbakanı” yapmak isterken, “dönemin savcısı, polisi” olanlar bazılarına ibret olmalı.

Milletin Cumhurbaşkanını muhatap almayanları bu halk muhatap alır mı? Tabiî ki almaz ve almıyor. 65 yıldır muhalefette olup hala kendisini halktan zannedebilmek de ayrı bir psikolojik travma tabi…

Cemaat, cemaatliğini Gülen’in ABD’ye gidişinin 16. yılında eline yüzüne bulaştırıp toplum nazarında itibarını sıfırlamış ve bunlar hala konuşuyorlar!

Gezi’den bu yana tüm oyunlar bir bir bozuluyor. Cahil dediğiniz bu halk, geçmiş senelerin dersini sandıkta bir bir veriyor.

2015 yılı çok güzel olacak.

Tabi bazıları için bu güzellikler acı olsa da gerçek halk için her şey çok daha güzel olacak!

Diğer taraftan şunu sormak lazım: TÜSİAD acaba ne zaman Türkiyeli oldu?

Acaba hiç Türkiyeli gibi oldular mı?

Yada kendilerini hiç öyle hissettiler mi?

Bu baronlar topluluğu ve malumlar acaba hiç kendilerini bu halkın bir parçası olarak gördüler mi?

Kullandıkları dile ve üsluba baktığımızda ne olduklarını ve kendilerini nasıl gördüklerini anlamak çokta zor değil…

Artık anlayana…

#sevda türküsev
#2014
#tüsiad
#baronlar topluluğu
9 yıl önce
Baronlar topluluğu bunalımda…
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü
İsrail’le ticaret ve Deutsche Welle