|
Büyüsünü kaybeden AB"nin yeni üyesi Hırvatistan…

1 Temmuz tarihi itibariyle Balkan ülkelerinden biri daha sessiz ve sedasız Avrupa Birliği''nin 28. üyesi oldu.

Yeni üye eski Yugoslavya Sosyalist Halk Cumhuriyeti''nin Federal yapılarından en önemlisi ve kurucu millet olarak ta kabul edilen Hırvatistan oldu. Hırvatistan bir Balkan ülkesi olmasına rağmen kültürel ve ekonomik yapı itibariyle daha çok Batı Avrupa özelliklerine sahiptir.

1990''da Yugoslavya''nın dağılmasıyla Slovenya''nın ardından Haziran 1991''de bağımsızlığını ilan etti. Bağımsızlığın ardından Yugoslav Halk Ordusu ve Sırp paramiliter güçlerle 4 yıl iç savaş yaşadı.

Sırp etnik azınlığın yaşadığı bölgelerde Batı Krayina ve Doğu Slavonya''da meydana gelen çatışmalarda binlerce insan öldü ve on binlerce insan topraklarını terk etmek zorunda kaldı. Savaşın ekonomik hayata getirdiği yük çabası.

Savaşın sonucunda Sırp azınlığın büyük çoğunluğu topraklarını terk etti. Göç eden insanların büyük bölümü Bosna Sırplarının yaşadığı Kuzey Bosna''ya ve küçük bir bölümü de Sırbistan''a gitti.

Batı Krayina''da yaşayan Sırplar, Republika Srpska''da Bosna iç savaşında evlerinden ve topraklarından sürülen Boşnakların yerlerine yerleştirildiler.

Hırvatistan''daki savaş AB, özellikle Almanya ve Avusturya''nın desteğiyle Bosna Hersek''te olan kadar yıkıcı olmamış.

Bağımsızlık sonrasında ülkede Franjo Tudjman liderliğinde radikal sağcı bir yönetim oluştu. Bu yönetim Bosna Hersek iç işlerine karıştı, Hersek bölgesinde yaşayan milliyetçi Hırvatları örgütleyerek ekonomik ve askeri alanda destekledi.

Bosna Hersek''in batısında yaşayan Hırvatlar bu destekten cesaret alarak Hırvat Demokratik Birliği (HDZ) Mate Boban liderliğinde Hersek Bosna Hırvat Birliği adı altında bağımsızlıklarını ilan ettiler. Bunun sonucunda Batı ve Orta Bosna''da Boşnaklar Hırvatlarla savaşmak zorunda kaldılar. Amerika''nın girişimleri sonucu 1994''de Boşnak Hırvat Federasyonu kuruldu.

1993''de Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal ile Balkan seyahatine çıkmış, Zagreb''de Franjo Tudjman ile görüşmüş, Türkiye''nin Bosna Hersek konusundaki hassasiyetlerini iletmiştik.

Tudjman döneminden sonra, Hırvatistan Cumhurbaşkanlığına Stejpan Stipe Mesiç seçildi. Mesiç, Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi ile işbirliği yaparak AB müzakere sürecini başlattı.

O yıllarda Sakarya Milletvekilliği görevini yürütüyor ve ''Türkiye Hırvatistan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu'' başkanlığını yapıyordum. Bosna Hersek sorunu ile ilgilendiğim ve parlamenterlik yaptığım dönemde Cumhurbaşkanı Mesiç''le yakın dostluğum oluştu. Dostluk grubu başkanları olarak Bosna Hersek, Hırvatistan, Makedonya ve Arnavutluk''un NATO''ya alınmasını teklif etmiştik.

Bir not düşmeliyim Mesiç''le ilgili Bosna Hersek Cumhurbaşkanı merhum Alija İzetbegoviç: ''O, Hırvatlar içinde gerçek bir Bosna dostudur'' derdi.

Mesiç, Bosna Hersek''te yaşayan Hırvatlara ''sizin asıl vatanınız Hırvatistan değil Bosna Hersek''tir'' demiş ve döneminde ayrılıkçı hareketler güç kaybetmişti.

Hırvatistan''ı birçok kez ziyaret edip dolaşma fırsatı buldum. Eski Yugoslavya''yı anlamama vesile olan Prof. Dr. İsmail Bardhi dostumdur. Zagreb kitapçılarını birlikte çok dolaştık.

Hırvatistan, 1 Temmuz itibariyle AB''nin yeni üyesi oldu. Dikkatimi çeken en önemli olay üyelik kutlamaları daha önce üye olmuş Orta Avrupa ülkeleri gibi abartılı olmaması ve büyük bir sadelik içinde yapılmasıydı. Sade kutlama AB''nin eski ihtişamını kaybettiğinden olabilir; buna Hırvatların kültürel donanımlarını eklemek gerekir.

Hırvatistan potansiyeli itibariyle Eski Yugoslavya''nın en iyi ülkesiydi. Orta Avrupa ülkeleriyle de kıyaslandığında; oldukça yüksek hayat standartları, ortalama ömür, okur-yazarlık oranları ve homojen gelir dağılımı, yüksek eğitim, sağlık, yaşam kalitesi ve ekonomik dinamizm standartlarına sahip. Ülkenin en büyük sorunu yolsuzluklar.

Nüfus oranına göre Hırvatistan kültürel donanım itibariyle dünyanın önemli ülkelerinden biri sayılabilir. Özellikle yetişmiş insan potansiyeli, Hristiyan teolojisi ve felsefe alanında.

AB bugün bir taraftan yeni aday ülkelerle uğraşırken öte yandan da ciddi ekonomik kriz içinde. Orta ölçekte AB ülkelerinden daha iyi ekonomisi olmasına rağmen küresel ekonomik kriz ve Yunanistan, İrlanda, İspanya, Macaristan, Slovenya ve Portekiz''in durumu Hırvatistan''ı da tedirgin etmektedir.

Türkiye''nin dışında AB''ne üyelik için Sırbistan, Bosna Hersek, Karadağ, Makedonya, Kosova ve Arnavutluk sırada bekliyor.

Balkan ülkeleri için AB; etnik, dini ve sınır sorunlarının çözümü için bir kurtuluş olarak görülmekte.

Demokrasi standartlarının dışında AB artık büyüsünü kaybetmeye başladı.

Ramazan.

Ramazan-ı Şerifiniz Mübarek olsun.
11 yıl önce
Büyüsünü kaybeden AB"nin yeni üyesi Hırvatistan…
Kara dinlilerle milletin savaşı
İslâm biterse, Türkiye biter!
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı