|
Orta Doğu"nun geleceği Filistinlilerin elindedir

Orta Doğu"da haritaların yeniden şekillendiği bir döneme giriyoruz. Bölünmeden nasibini almayan ülke kalmamış gibi.

New York Times gazetesi yazarlarından Robin Wright, Ortadoğu"daki gelişmeleri değerlendirdiği yazısında Ortadoğu"da 5 ülkenin gelecekte parçalanacağını, 14 yeni devlet ortaya çıkabileceğini ileri sürdü ve bu konu ile ilgili bir harita yayımladı.

En büyük bölünmenin Suudi Arabistan"da yaşanacağını, kabileler arasındaki görüş ayrılıklarının artacağını ve bu ülkenin 5 parçaya bölüneceğini yazdı.

Suriye, Yemen, Irak da üçe ayrılacak. İran ve Pakistan"dan bir parça kopmuş olacak. Wright Orta Doğu"yu din ve mezhep ekseninde ele aldı. Haksız da sayılmaz. İslam coğrafyasında mezhepler arası çatışmalardan her gün 100"den fazla insan ölüyor. Gelişmelerin tümü ayrışmayı derinleştiriyor. Sorunların çözümü ayrıca egemen güçlerden bekleniyor.

Bugüne kadar batı dünyasında Orta Doğu"nun parçalanmasıyla ilgili onlarca harita hazırlandı ve rapor yayımlandı. Bütün bu gelişmelerin gerçekleşmesi mümkün olmayabilir. Parçalanma ihtimali olan ülkelerdeki çatışmalar mezhebi ve etnik fay hatları üzerinde gerçekleşiyor. Buna dikkat etmek gerekir.

Orta Doğu"nun şekillenmesi Filistin sorununun çözümüne bağlıdır. 1917 tarihinden itibaren İslam dünyasının en önemli sorunu genel anlamda Filistin, özelde Kudüs"tür. Her şey Kudüs"ün statüsüne endeksli bulunuyor. Filistin de Kudüs sorununun bir parçasıdır. Müslümanlar, Hıristiyanlar ve Museviler için Kudüs büyük bir kutsiyet arz ediyor. İsrail Kudüs"ü Yahudilerin ebedi başkenti ilan etti.

İsrail Devleti 1947"de Filistin toprakları yırtılarak kuruldu. İsrail"in kurulmasıyla birlikte Araplarla iki savaş yaşandı. Bu savaşların sonucunda Filistinlilerin büyük bir kısmının topraklarına el konuldu ve sürüldü.

Bu durum; 6 milyon Filistinlinin komşu ülkelerde veya kamplarda bir hayat sürmesine, yüzbinlercesinin saldırılar sonucu veya vatan hasretiyle ölmesine neden oldu.

İsrail"in kurulması anı dâhil olmak üzere birçok kez sorunun çözümü ile ilgili girişimlerde bulunuldu. Fakat bugüne kadar bu girişimlerin hiç biri sonuç alınamadı.

Üzerinde en çok konuşulan ve uygulanmaya çalışılan plan; 1967 sınırlarında iki devletli bir yapının kurulmasıdır. Bir tarafta İsrail devleti, öte yanda ise başkenti Doğu Kudüs olan Batı Şeria ve Gazze"den oluşan Filistin Devleti. ABD Camp David"den beri bu planı uygulamaya çalışıyor. Nitekim BM"nin 68. Genel Kurulunda ABD Başkanı Obama bu plana kesin vurgu yaptı. Bu plana görünürde sadece karşı çıkan İsrail sağı Likud ve ABD"li Neo Conlar oldu. Likud-Neo Con ittifakı mevcut durumu dünyaya kabul ettirmeye çalışıyorlar.

Filistin sorununun esas çözümü Müslümanların, Hıristiyanların ve Musevilerin ortak bir geleceği beraber kurmalarıyla mümkündür. Bu durumda ancak Filistin toprakları parçalanmaz ve topraklarından sürülmüş insanlar geri dönebilirler.

Filistinliler, doğdukları ve binlerce yıl ikamet ettikleri topraklara geri dönmedikleri sürece kaç nesil geçerse geçsin sorun devam edecek. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas doğduğu Celile"nin Saffet köyüne sadece bir turist olarak gidebileceğini açıklamıştı.

Lübnan"da, Suriye"de, Ürdün"de ve Filistin topraklarındaki kamplarda yaşayanlarla görüşmelerimizde aldığımız cevaplar Abbas"ınki gibi değildi.

Gazze"de Şati mülteci kampında konuştuğumuz 70 yaşındaki Muhammed el Türki köyünün gözle görülebilir bir uzaklıkta Aşkalon"a yakın bir yerde olduğunu ve geri dönünceye kadar mücadele edeceğini söylemişti.

Sürgün edildikleri topraklara geri dönüşü mümkün kılmak ve Birleşik Filistin Devletini kurmak: El Fetih"in dışındaki grupların varlık nedeni.

Geçen yıl Gazze"ye ziyaret gerçekleştirmiş olan Hamas lideri Halid Meşal kitlelere yaptığı konuşmada "Birleşik Filistin Devleti kuruluncaya ve Kudüs kurtuluncaya kadar mücadelelerinin devam edeceğini; bunun bir akide meselesi olduğunu, Yahudilere bir düşmanlık beslemediklerini ve onlarla birlikte yaşayabileceklerini" açıklamıştı.

ABD öncülüğünde başlayan görüşmelerde 1967 sınırlarında iki devletli bir yapının kurulması tartışılıyor. Orta Doğu"da herhangi bir şekilde barışın kurulabilmesi için öncelikle İsrail"in "Siyonist" anlayışından kurtarılması gerekiyor.

İki devletli çözüm kısa vadede sorunları çözebilir gözüküyor ama uzun vadede değil. Bugünkü dünya sistemi ve liderliği bundan daha adaletli bir planı ortaya koyma gücüne sahip değil.

İki devletli plan gerçekleşemezse masa üzerinde başka planlar var. Orta Doğu"nun geleceğinin zembereği Suriye-Filistin ekseninde kuruludur.

11 yıl önce
Orta Doğu"nun geleceği Filistinlilerin elindedir
Berber Osman’ın emekli maaşlarına ilişkin düşündüren analizi
Düşünce tarzını değiştirmek
“Almanlar et başında”
Varsıllar vergi ödemesin!
Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı