Gazze
İsrail"in 8 günlük saldırısının ardından ateşkesle birlikte Gazze"de ihtiyar, genç, kadın ve erkek herkes sokağa döküldü, zafer kutlaması yaptı. Can kayıpları büyük olmasına rağmen, siyasi ve askeri açıdan durum böyle değil.
Yeryüzü Doktorları heyeti olarak yaralı kardeşlerimize yardımcı olmak üzere büyük bir heyecanla cumartesi günü Gazze"ye geldik. El Şifa hastanesinde göreve başladık.
2006"dan beri bu bölgeye geldiğim için, bu kaçıncı diye soranlara "artık hesap tutmuyorum" cevabını veriyorum.
İlk geldiğimde, Gazze 16 aylık ambargonun altında bulunuyordu. (Bu ambargo halen devam ediyor.) Seçimler yeni yapılmış ve Hamas kazanmıştı. Seçimler son derece demokratik ve şeffaf bir ortamda gerçekleşmişti. Seçimlere gözlemci olarak katılan eski ABD devlet başkanı Jimmy Carter, Filistin"de yapılan seçimlerin demokratikliğine ve şeffaflığına vurgu yaparak hatırı sayılır batılı birçok ülkede bile rastlanmadığını ifade etmişti.
İsrail"in baskıları sonucu Türkiye, İran ve Suriye dışındaki birçok hükümet Hamas"ı tanımadı ve karşı cephe aldı. Böylece Filistin halkının demokratik tercihleri yok sayıldı. Hamas"ın siyasi meşruiyeti ortadan kaldırıldı. Birçok milletvekili ve bakan tutuklandı. Halen İsrail hapishanelerinde tutuluyorlar. Kısa bir müddet sonra Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas İsmail Heniye Başbakanlığında kurulan Hamas hükümetini görevden alarak yerine Salam Fayyad"ı atadı.
Gazze"de Hamas ve Batı Şeria"da atanmış El-Fetih hükümeti kurulmuş oldu.
Filistinlilerin kontrol ettiği Filistin topraklarında Hamas El-Fetih çatışmasının ardından Batı Şeria El-Fetih"in, Gazze de Hamas"ın kontrolüne girmiş oldu.
Filistin topraklarının bölünmesinden sonra politik iradesi de ikiye bölündü.
2006-2007"de Mısır sınırında gıda ve malzeme ihtiyacını karşılayacak yeterli miktarda tünel söz konusu değildi. İsrail Gazze"ye girişleri engelliyordu. Bir ziyaretimizde İsmail Heniye, ambargonun dayanılmaz bir hal aldığını anlatmış; "İsrail ambargosu bizi davamızdan döndüremez. Zahter ve zeytinyağımız var" demişti.
Gazze"ye yönelik en ağır saldırı Aralık 2008- Ocak 2009 tarihlerinde olmuştu. Bu saldırı karşısında tüm halklar Gazzelilerin yanında yer almış ve tüm dünyada farklı inanışlara sahip insanlar kitle gösterileri yapmışlar ve yardım etmişlerdi. Bu tepki ve Hamas"ın askeri direnişi İsrail"i durdurdu. Hamas, kitleler nezdinde büyük bir prestij kazanmış oldu.
İslam Dünyasındaki değişimler yeni bir durum ortaya çıkarttı. Dengeler değişti ve yeni dengeler oluştu.
Son saldırıda İzzettin Kassam Tugayları çakma roket ve füzelerle İsrail"in test ettiği iddia edilen güvenlik ağı "demir kubbeyi" deldi. İsrail"in roket ve füze sistemlerini tamamen vurma söylemine rağmen son güne kadar Tel Aviv ve Kudüs"e füze attılar. Artık hiçbir yer İsrail halkı için güvenli değildi.
Askeri mücadele veren İzzettin Kassam Tugayları, İslami Cihad ve El-Fetih arasında ilk defa bir dayanışma ortaya çıktı, silahlar paylaşıldı. Batı Şeria"da Hamas taraftarları baskı altında bulunuyordu. Onlar da kendilerini hissettirdiler.
En önemlisi başta ABD olmak üzere bir kısım batılı ve bölge ülkeleri Hamas"ı tanımış oldular. Dökme kurşun operasyonunda halk kitleleri ayağa kalkmış hükümetler onları takip etmişlerdi. Bu saldırıda halklardan önce İslam dünyasındaki hükümetler Gazze"ye yardım konusunda yarıştılar. Bu durum Filistin sorununda halklarla hükümetlerin ortak hareket etmesini sağlamıştır.
Heniye, "ateşkesin yeni bir milat olduğunu, Filistin topraklarının tümünde başkenti Kudüs olan Filistin Devleti kuruluncaya kadar mücadeleye devam edeceklerini" söyledi.
Saldırıların ardından Siyonist İsrail siyasetinde sarsıntılar başladı. İşçi Partisi lideri Ehud Barak siyaseti bıraktı. Gazzeliler Benjamin Netanyahu ve Avigdor Lieberman da kaybedecek diyorlar.
Gazze sokaklarında "İsrail yenilemez" anlayışının yıkıldığını görmek mümkün. Bu tek başına zafer kutlaması için yetebilir.
Siyonist İsrail için sonun başlangıcı…
