Başkanlık seçimine iki gün kala, Obama anketlerdeki üstünlüğünü koruyor.

“Bush''ların McCain” ise ümidini yitirmiş değil; akıntıya karşı kürek çekiyor.

*

Demokrat başkan adayı Obama, seçim bildirgesinde

“Türkiye ile stratejik ortaklığı onarmak için çalışacağından” söz ediyor!

Obama, ABD-Türkiye ilişkilerinin geldiği noktadan Bush''u sorumlu tutuyor.

Seçim bildirgesinin ''Türkiye'' bölümünde, bakınız nasıl bir hükme varılıyor:

“Bush yönetiminin yanlışları, sonuçta -Müslüman dünyasındaki en ileri demokrasi olan, stratejik açıdan çok önemli NATO müttefikinin sırtını Batı''ya dönmesine yol açtı. Son anketlerde Türklerin sadece yüzde 12''sinin ABD hakkında olumlu görüş taşıdığı ortaya çıktı…”

*

ABD''nin eski Ankara büyükelçilerinden Mark Parris de ilişkilerin mevcut durumundan dolayı Bush yönetimini suçluyor.

Bush''u “Türkiye''nin çıkarlarına duyarsız kaldığı için” eleştiriyor.

Son dönemi “ilişkilerdeki en gerilimli altı yıl” olarak niteleyen Parris, yeni başkana “Türkiye''yi en üst sıraya koymalısınız” tavsiyesinde bulunuyor!

*

Dabılyu Bush yönetimine tarihi bir fatura çıkaran bu açıklamaları “içimizdeki iliştirilmişlere” ithaf etmek lazım:

1 Mart Tezkeresi reddedildiği vakit; Ankara''yı topa tutan bütün “reel-politik”çilerin, okuyucularına “İşte şimdi mahvolduk, iki nesil birden kaybettik” masalları anlatan zatı şahanelerin kulakları çınlasın…

Tezkerenin reddedilmesini müteakip “Bundan sonra Beyaz Saray''ın telefonları meşgul çalacak” tehdidi savuranlar da vardı.

Sahi, nereye toz oldu, “aba altından sopa gösteren” o tipler?

*

“ABD''nin Türkiye''yi kaybettiği” gerçeği, gittikçe daha fazla açığa çıkıyor.

Bu konudaki en çarpıcı itirafı, bir dönem Türkiye''de de çalışan eski CIA görevlisi Graham Fuller yaptı.

Fuller, Washington''daki bir konferansta “Türkiye artık ABD''nin müttefiki değil!” diye konuşmuş...

“Yüz yıl sonra ilk kez Türkiye''nin bölgesel bir güç olduğundan” söz etmiş…

Bir de “Türkiye''nin son yıllarda çok daha bağımsız hareket ettiğine” dikkat çekmiş, Fuller!

“Türkiye''deki Amerikan Muhipleri” Graham Fuller''in itiraf niteliğindeki açıklamalarını yok saysınlar:

Kulaklarını da sıkı sıkıya kapatsınlar; “acı gerçeği” duymasınlar!