Korona belasıyla canhıraş bir mücadele sürerken; Sam Amca’sının PKK’lı teröristleri ne denli kahpe, ne denli alçak, ne denli vatan haini olduklarını bir defa daha gösterdiler.
Diyarbakır’ımızın Kulp ilçesinde ormana odun toplamaya giden köylüleri taşıyan araç teröristlerin bombalı saldırısına uğradı ve yaralanan beş köylü kaldırıldıkları hastanede şehit oldu.
*
Daha geçenlerde, Diyarbakır’da…
Koronavirüs salgını ile alakalı olarak “Hükümet istiyor ki, Kürt halkı ölsün!” diye megafonla Kürtçe anons yaptıran yani iftira fışkırtan HDPKK’nın vekili Remziye Tosun değil miydi?
*
Terör suçundan tutuklu Selahattin Demirtaş’ın eşi ise Halk TV ekranında sahne aldı: Başak Demirtaş, infaz yasasının kapsamının genişletilmesini istedi!
*
TBMM’deki İnfaz Yasası görüşmelerinde söz alan MHP’li Cemal Enginyurt, Diyarbakır’da beş köylüye yönelik bombalı saldırıyı hatırlattı:
“Beş Kürt vatandaşımız kancıkça bir pusuda şerefsiz katiller tarafından katledildi. Hiç kimse PKK’lı hainlerin affını bu Meclis’ten beklemesin” diye feveran ettiği için HDPKK’lı milletvekillerinin ağır hakaretlerine uğradı!
CHP’nin “Kardeş Partisi” HDPKK, işte budur.
“Yükselişlerini üzerine inşa ettikleri duvarlara koydukları tuğlaların sonu geldi. Toplumsal çatışma ateşinin üzerine gittikleri körüklerde hava kalmadı…
ABD’de Donald Trump, Birleşik Krallık’ta Boris Johnson veya Brezilya’da Jair Bolsonaro gibi karar vericilerin başarısızlığı artık tüm kamuoyu tarafından görülüyor. İnsanlar zorlukların üzerine ciddi bir şekilde gidilmesini istiyor…”
*
Korona krizinin üç liderin gardını düşürdüğünü işaretleyen işte bu satırlar, Alman gazetesi Berliner Zeitung’da çıktı. (29 Mart 2020)
*
Donald, Boris ve Jair’in bir başka ortak noktası da başlangıçta korona salgınını hafife almalarıdır.
Trump ile Johnson “pabucun pahalı olduğunu” görüp bundan çabucak vazgeçtiler.
Hatta: Trump büyük bir pişkinlikle “Dünya Sağlık Örgütü korona tehlikesini küçük gördü” derken, “Bu korona salgını Demokratların uydurduğu bir haber!” dediği ilk günleri “unutmuş” ayaklarına yatıyor!
*
Kraliçe’nin Başbakanı Boris Johnson, Berliner Zeitung’un isabetle “tokatladığı” üç lider arasında en zor durumda olanı…
Koronadan dolayı kaldırıldığı hastanede yoğun bakımda ve “Koronavirüs salgını karşısında ihmalkâr davranarak kendisiyle birlikte ülkesini de tehlikeye sürüklemekle” eleştiriliyor, Avrupa medyasında…
*
Bolsonaro ise halen daha koronayı hafife almayı sürdürüyor:
Daha birkaç gün önce “Korona yağmuru bütün Brezilya’yı Yüzde Yetmiş ıslatacak, enfekte olanların bağışıklık sistemi kazandığı vakit ülke özgür olacak” diye konuştu!
Başlarda koronavirüs için “Medyanın Oyunu” diyebilen Brezilya’nın Başındaki Şahsın “karantinaya karşı çıktığını” da not edelim!
Donald Trump, Bolsonaro’nun Devlet Başkanı seçilmesinden sadece birkaç ay sonra “Brezilya’yı NATO üyesi olmayan Ana Müttefik” kategorisine dâhil etmişti!
ABD’nin bu kategorisinde “Avustralya, Japonya, Güney Kore ve İsrail” de yer alıyor.
İsrail’in lafı geçmişken, hatırlatalım…
Bolsonaro, Trump ve Johnson’ın bir diğer ortak noktaları da bunların “Siyonist Dostu” olmalarıdır!
*
Sarı Kovboy zaten malum, damadı bile Yahudi:
Jared Kushner, “Kissinger’in Kanatları” altındaki hayli faal bir Siyonist…
Sarı Oğlan Boris “Tutkulu bir Siyonist” olduğunu en baştan söylemişti!
Bolsonaro mu; 3 Ocak 2019’daki yemin törenine katılanlar arasında Terör Devleti İsrail’in Başbakanı Netanyahu da vardı…
İşbu törende, Terörün Mühendisi Haydut ABD’yi Dışişleri Bakanı Mike Pompeo temsil etmişti.
