|
A’dan Z’ye sokak köpekleri düzenlemesi

Memleketin başı sahipsiz köpeklerle dertte. Kamuoyunda bu konuda ciddi bir hassasiyet var. Siyaset de bu hassasiyetin ve büyüyen tehlikenin farkında. Bu yüzden yeni bir düzenleme yapılıyor. Eli kulağında. Yakında TBMM’ye gelecek.

Düzenlemede neler var, TBMM’ye ne zaman gelecek, hangi adımlar atılacak, bu soruların yanıtını aradım. Aldığım cevapları paylaşacağım ancak önce bazı hususların altını çizmem gerekiyor.


EKOLOJİYE BALANS AYARI

Sahipsiz köpek popülasyonu ile ilgili muhtelif rakamlar var. Kimi Türkiye’de 2,8 milyon sahipsiz köpeğin olduğunu söylüyor. Kimi bu rakamı 8 milyona taşıyor. Geleceğe ilişkin öngörüler ise kaygı verici. Eğer bir adım atılmazsa sahipsiz hayvan sayısının katlanarak artacağı yazılıp çiziliyor. Son tahlilde sokaklar tekinsiz. Popülasyon bu şekilde artarsa kimsenin sokağa çıkamayacağı günlerin bizi beklediğini kabul etmek gerekiyor.

Sahipsiz köpekler sadece insan hayatını ilgilendirmiyor. Soruna vakıf bir dostum
sahipsiz köpeklerin ekolojik denge için de büyük bir tehdit olduğunu
söyledi. Sahipsiz köpekler, -özellikle kırsalda- aç kaldıklarında, geyik, karaca, tilki yavrusu ve benzeri hayvanlara saldırabiliyor. Diğer türlerin yaşamını tehdit ediyor. Bu da ekolojik dengeye yansıyor şüphesiz.
Artan köpek popülasyonu dengeyi bozdu. Balans ayarı gerekiyor.

SORUNUN İKİ TEMEL KAYNAĞI

Sorunun iki temel kaynağı var. Bir. Sahipsiz köpeklerle ilgili tedbir alması gereken yerel yönetimler, bütçe, kaynak gibi sebeplerle sorumluluk üstlenmekten kaçınıyor. Kiminin gücü de artan popülasyonu yönetmeye yetmiyor. Bu yüzden sıradışı yöntemler tercih edenler de oluyor. Ankara’da karşılaştığım bir ilçe belediye başkanı “Çevre il, ilçelerden hayvanları getirip bizim bölgemize bırakıyorlar” diye serzenişte bulunmuştu.

İki. Kimi hayvan hakları aktivistlerinin
bilinçsiz, uzlaşmaz, akıl dışı tutumu
sorunu bu noktaya getiren ikinci sebep. Sorunun çözümü için adım atan kurumlar hedef gösterildi. Soruna işaret edenler bağırıp çağırarak yıldırıldı. Konunun rasyonel düzlemde tartışılmasının önüne geçildi. Yerel yönetimler de bu aktivistlerden -ve aktivist lobisinden- çekindi. “Başımıza iş açmayalım” diyerek adım atmadı. Karşı karşıya olduğumuz tabloyla ilgili bu hatalara imza atan aktivistler de takkeyi önüne koyup düşünmeli.
Geldiğimiz noktada sahipsiz köpekler konusunda büyük bir öfke var. Ancak burada duralım ve bir soluk alalım.
Köpekler düşmanımız değil
. Sosyal medyada
sahipsiz hayvanları
şeytanlaştırarak
bir sonuca varamayız
. Bu soruna yaklaşırken
akli, insani ve vicdani perspektifi kaybetmemek gerekiyor
. Bize yakışan bu olur.

AVRUPA VE ABD’DEKİ UYGULAMALAR İNCELENDİ
Tam da bu perspektifle, üç bakanlığın (Tarım ve Orman-Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği- Adalet) işbirliği ile yeni bir çalışma yapılıyor. Düzenleme için bir çok ülke uygulaması incelendi. Son taslak hazırlanırken
Avrupa
ülkeleri ve
ABD’deki
uygulamalar esas alındı. Bu konuda üzerinde uzlaşılmış tek bir çözüm yok. Kimi ülkeler kısırlaştırıp sahiplendiriyor, kimi kısırlaştırdıktan sonra hayvanları doğal ortamına geri bırakıyor. Ancak Türkiye’de o nokta ne yazık ki geçildi. Çünkü kısırlaştırma işleminin başarıya ulaşması için
köpek popülasyonunun yüzde 70’ine aynı anda işlem yapılması gerekiyor.
Türkiye’deki köpek popülasyonunun geldiği nokta düşünülürse bu pek mümkün değil.
TBMM Araştırma Hizmetleri Başkanlığı’nın
yaptığı bir çalışmaya göre bu konuda en sert tedbiri İngiltere uyguluyor. İngiltere’de kamuya açık bir alanda sahipsiz bir köpek bulunursa o köpek gözetim altına alınıyor. 7 gün içerisinde sahibi tarafından masrafları ödenerek geri alınmayan ya da sahiplendirilemeyen köpekler en az acı verecek şekilde uyutuluyor.

DÜZENLEMENİN DETAYLARI
Bir kısmı basına yansıyan -taslak aşamasındaki- düzenlemenin öğrenebildiğim bazı detayları ise şöyle: Sahipsiz köpekler belediyeler tarafından toplanacak. Barınaklara alınacak. Bu barınaklarda kısırlaştırılacak ve sahiplenilmesi için duyuruya çıkılacak. Belli bir süre içinde sahiplenilmeyen hayvanlar
büyük bakımevlerine
konulacak.
Yani sokaklara geri dönemeyecek.

Bakımevleri bazı illerde mevcut ancak bazılarında yok. Olmayan illerde de inşa edilmesi ve bu konuda hızlı davranılması planlanıyor. Her ilde en az bir bakımevi olacak. İhtiyaca göre büyük illere ilave bakımevleri yapılacak.

Çalışma tamamlandıktan sonra ilk atılacak adım TBMM’de kanun değişikliği yapmak olacak. Ardından ilgili yönetmelik çıkarılarak detaylar belirlenecek. Düzenlemenin en geç Ocak ayı başında TBMM’ye gelmesi bekleniyor.

#sokak köpeği
#TBMM
#düzenleme
5 ay önce
A’dan Z’ye sokak köpekleri düzenlemesi
Rabbine hasım kesilen insan!
Sosyal çürüme yazıları 8: Sıkıntı yok cumhuriyeti
Belirsizlik ‘algılamayı’ öldürür
Reisi’nin manidar ölümü
İran bu sancılı günleri nasıl atlatacak?