Rahmi Koç, Polat Alemdar ve Acun Ilıcalı''yı model seçen kimler acaba?

Medya mı, gençler mi?

Medyanın geneli, Ankara Genç İşadamları Derneği''nin anket sonuçlarını kendi modellerini öne çıkararak vermiş.

Halbuki gençlerin rol modelleri bunlar değil.

Anketteki,"Türkiye''de yaşayan bir genç olarak kendinize kimi örnek alıyorsunuz" sorusuna gençlerin yüzde 14.03''ü anne ya da babasını örnek gösteriyor.

Anne ve babayı, yüzde 12.07 ile Rahmi Koç izlerken, gençlerin yüzde 10.34''ü Acun Ilıcalı, yüzde 10.20''si ise Polat Alemdar''ı örnek aldığını belirtti.

Yani anne babayı örnek alan bir gençlik var karşımızda ve bu çok sevindirici.

Üzücü olan ise her haberi magazinleştirmeyi gazetecilik sanan medyanın durumu

Ayrıca bu modelleri örnek alan gençlere kızamayız çünkü bu modelleri onlara medya olarak biz sunduk.

Ortalama her insan Rahmi Koç gibi zengin yaşamak, Polat Alemdar tiplemesindeki gibi güç ve karizma sahibi, Acun Ilıcalı gibi de medyatik olmak ister.

Anket soruları genç kızlara sorulsaydı onlar da muhtemelen Güler Sabancı, Tuğba Özay ve Özgü Namal derlerdi.

Çünkü gençler ankette soruyu cevaplarken medyada en fazla yer alan isimleri seçmişler.

Gençler siyasi yelpazede kendilerini nerede görüyor?

Yüzde 20,21''i milliyetçi-muhafazakar. Yüzde 18,11 laik. Yüzde 13,12''si muhafazakar-liberal, yüzde 12,74''ü sosyal demokrat, yüzde 3,42''si İslamcı, yüzde 3,25''i liberal ve yüzde 1,97''si ise sosyalist.

Yüzde 74,15''i siyaseti çok yüzeysel takip ediyor.

Daha iyi maddi imkanlara kavuşmak için yurtdışında yaşamak istiyor.

Türkiye''de ifade özgürlüğünün olmadığını ve insan haklarına saygı gösterilmediğini düşünüyor.

Yüzde 76,43''ü eşcinselliğe kesinlikle karşı.

Yüzde 37,55''i hem sigara hem de alkol kullanıyor. Yüzde 84,19''u fiziksel şiddete maruz kalırken, yüzde 56,89''u şiddetin kaynağının aile içinden geldiğini belirtiyor.

Buraya herkes dikkat etsin. Türkiye için en önemli sorunların başında kötü yönetim ve yöneticiler var.

Türkiye''nin en başta gelen sorunları laiklik, şeriat ve PKK değil;

Ne? İşsizlik ve yolsuzluk.

Yüzde 46,21''i Türkiye''nin geleceğine umutsuz bakıyor. Bu onların giderek umutsuzluğa kapıldığını gösteriyor.

Yüzde 55,84''ü Türkiye''de artık bir askeri darbe olmaz derken, yüzde 84,19''luk bir kesim ise türbanı önemli sorun olarak görmüyor.

En çok güvendiği kurumlar sırasıyla TSK, dini kurumlar, yargı, adalet sistemi ve meclis.

Güvenmediği kurumlar ise mahalli yönetimler ve medya.

AB üyeliğine sıcak bakmıyor ama orada yaşamak istiyor.

Demek ki AB''nin dayatmalarından ve iki yüzlü politikasından rahatsız ama oradaki refah seviyesini de istiyor.

Yani görsel kültürle besleniyor.

Yüzde 83,07''si spor yapmıyor. Yüzde 53,17''si ise gazete okumuyor. Okuyanların da yüzde 35,87''lik büyük oranı sadece spor sayfasını okuyor.

Spor sayfasını ise magazin sayfasını okuyanlar izliyor.

Televizyonda en çok eğlence programlarını izliyor.

Eğlence programlarını, yüzde 20,67 ile yerli diziler, yüzde 16,79 ile yarışma programları izliyor.

Haberler ile kültürel program ve belgesellere ilgi göstermiyor.

İlk önce medya yöneticilerinin iyi okuması ve buna göre yayın politikası oluşturması gerekiyor.

Medyanın milli değerleri korumak gibi bir vazifesi olmalı.

İkinci olarak siyasilerin iyi okuması ve politik tavırlarını buna göre belirlemeleri gerekiyor.

Üçüncü olarak işadamlarının iyi okuması ve iş alanlarını buna göre belirlemesi gerekiyor.

Dördüncü olarak hükümetin ve devletin iyi okuması ve buna göre istihdam politikasını dizayn etmesi gerekiyor.

Gençler bir ülkenin geleceğidir.