Çarşı pazarda dolaşırken hanımlar arasında şöyle bir konuşmaya şahit oldum: Ramazan ayından önceki hafta pazara geldiğimde fiyatlar şimdikinin neredeyse yarısıydı. Bir haftada herşeye zam gelmiş.
Aslında herşeye zam geldiği yok.
Çarşı pazarda çok çirkin bir
var.
Tezgahlar ucuz, neyden yapıldığı belli olmayan ürünlerle dolmuş.
Evlerde ve otellerde yenen
var.
Dilencilikte artış var.
Ramazan'da insanları Allah'la aldatma oranları da katlanmış.
*
Demek ki ayarlar iyice bozulmuş.
O zaman düzeltmeye katkı sağlayalım.
Ne diyordu Allah'ın elçisi:
“Kim dünyaya çok önem verirse, Allah onun işini zorlaştırır.
Kimin de niyeti âhireti kazanma ise Allah onun işini kolaylaştırır. Onun kalbine zenginliği koyar. Ona dünyadan da ihtiyaç duyduğu şey ulaşır.”
“Mallarınızı
koruyun, hastalarınızı
ile tedâvi edin. Belâya
ile karşı koyun.”
“Zenginlik
değildir. (Hakiki) zenginlik göz tokluğudur, gönül zenginliğidir.”
*
“İnsan borçlandı mı, konuşursa yalan söyler, vadederse, sözünde duramaz.”
“Sizin için korktuğum şeylerden biri, dünyanın
size açılmasıdır...”
“İnsanların üzerine öyle bir zaman gelecek ki, o zamanda ancak öldürmekle ve zorla mülke erişilir, ancak gasb ve cimrilikle zengin olunur”
“Âdemoğlu büyür, onunla beraber iki şey de büyür:
.”
“Âdemoğlunun iki vâdi dolusu malı olsa,
daha ister. Karnını topraktan başka bir şey dolduramaz.”
“Dünyaya rağbet etme, Allah seni sevsin. İnsanların elinde bulunanlara göz dikme ki onlar da seni sevsin!”
“
. Bu (Allah'ın indinde) yarım gündür.”
*
Hz. Ali (r.a.) anlatıyor: “Rasûlullah (s.a.s.)'ın kızı (Fâtıma gerdek gecesi) bana gönderildi. Onun gönderildiği gece yatağımız koyun derisinden başka bir şey değildi.”
Rasûlullah (s.a.s.)
doyuncaya kadar günde iki sefer yemeden dünyadan göçtü.
Yarın için bir şey biriktirmezdi.
Ölünceye kadar (
yemek yemedi, ince yapılmış ekmek de yemedi.
*
“Bir adam gelerek
dedi.
Rasûlullah:
diye cevap verdi.
Adam:
deyip, bunu üç kere tekrar etti.
Rasûlullah (s.a.s.) bunun üzerine adama: “Eğer beni seviyorsan, fakirlik için bir zırh hazırla. Çünkü
.”
*
“Âdemoğlunun şu üç şey dışında (temel) hakkı yoktur. İkamet edeceği bir ev, avretini örteceği bir elbise, katıksız bir ekmek ve su.”
“Siz Allah'a hakkıyla tevekkül edebilseydiniz, sizleri de, kuşları rızıklandırdığı gibi rızıklandırırdı:
“Sizden biri dilenmeye devam ettiği takdirde yüzünde bir parça et kalmamış halde Allah'a kavuşur.”
*
“
insanların birbirlerini sofraya dâvet etmeleri gibi birbirlerini sizin üzerinize dâvet edecek ve üzerinize üşüşecekler.”
Birisi sordu: “Bizim azlığımızdan mı?”
Rasûlulullah cevap verdi: “Hayır, aksine, siz o gün çok olacaksınız. Fakat selin sürüklediği çer çöp gibi...
Allah, düşmanlarınızın kalbinden size karşı duydukları korkuyu kaldıracak ve sizin kalbinize de '
' atacak.”
Yine birisi sordu: “Ey Allah'ın Rasûlü, vehn nedir?”
Cevap verdi: “Dünya sevgisi ve ölüme karşı isteksizlik.”
*
“Ey insanlar!
, onlar ihsan kaldığı müddetçe alın! Ne zaman, Kureyş saltanat kavgasına düşer ve ihsan dininizden
mukabili olursa, o zaman onu bırakın ve almayın!”
“Öyle devir gelecek ki, insanoğlu, aldığı şeyin
olduğuna hiç aldırmayacak.”
Ve son söz