|
Ucuz olan ne, ürün mü, zihniyet mi

Gramajı yüzde 30 artırarak daha fazla kazanç elde etmek için ete kağıt ve karton üretiminde kullanılan Suprex, enjekte ediliyor.

Hindi budu kırmızı et olarak satılıyor.

Dana kıymalara tavuk sakatatı karıştırılıyor.

Kaşar peyniri yapımında sütün içindeki yağ yerine kilosu 1.3 TL olan palm yağı kullanılıyor.

Ucuza satılan beyaz peynirin içine nişasta ve jelatin katılıyor.

Bozuk peynirler baharatlanarak yeniden satışa sunuluyor.

Küflü kaşarlardan eritme peyniri yapılıyor.

Sütü daha yağlı kıvamda göstermek amacıyla içine un ve nişasta katılıyor.

Tereyağ yapımında ise süt değil margarin kullanılıyor.

Bozulmuş ya da son kullanma tarihi geçmiş sucuklar, içine sarımsak, baharat katılarak yeniden işleniyor ve satışa sunuluyor.

* * *

İddialar çok ciddi.

Et ve süt üreticileri vatandaşları, "2 TL''ye yarım ekmek köfte, döner satanlara itibar etmeyin" diye uyarıyor.

Kimileri de piyasalarda halkın sağlığını tehdit eden hileli ürünlerin çoğalmasını et ve süt fiyatlarındaki artışa bağlıyor.

Aslında asıl sorulması gereken soru şu; halkın alım gücü yüksek olsa, veya fiyatlar makul olsa, hileli ürünler bu kadar çok olur mu?

* * *

Sorunu üreten de insan, çözümü üreten de.

Her şey insanda düğümleniyor.

Bu hikayede olduğu gibi;

Adam, bir haftanın yorgunluğundan sonra pazar sabahı kalktığında bütün haftanın yorgunluğunu çıkarmak için eline gazetesini aldı ve bütün gün miskinlik yapıp evde oturacağını düşündü.

Tam bunları düşünürken oğlu koşarak geldi ve sinemaya ne zaman gideceklerini sordu. Baba oğluna söz vermişti bu hafta sonu sinemaya götürecekti ama hiç dışarıya çıkmak istemediğinden bir bahane uydurması gerekiyordu. Sonra gazetenin promosyon olarak dağıttığı dünya haritası gözüne ilişti. Önce dünya haritasını küçük parçalara ayırdı ve oğluna eğer bu haritayı düzeltebilirsen seni sinemaya götüreceğim dedi sonra düşündü:

-Ohh be kurtuldum en iyi coğrafya profesörünü bile getirsen bu haritayı akşama kadar düzeltemez.

Aradan on dakika geçtikten sonra oğlu babasının yanına koşarak geldi ve "baba haritayı düzelttim,artık sinemaya gidebiliriz"dedi.

Adam önce inanamadı ve görmek istedi. Gördüğünde de hala hayretler içindeydi ve bunu nasıl yaptığını sordu.

Çocuk şu cevabı verdi:

- Bana verdiğin haritanın arkasında bir insan vardı. Resimdeki insanı düzelttiğim zaman dünya da düzeldi.

Çözüm ne kadar kolay değil mi?

Bir Pazar hikayesi

Yaşlı bir bey, sabah erken evinden çıkmış, yolda ilerlerken, bir bisikletlinin çarpmasıyla yere yuvarlanmış ve hafif yaralanmış. Sokaktan geçenler yaşlı beyi hemen en yakın sağlık birimine ulaştırmışlar. Hemşireler, önce pansuman yapmışlar ve ''biraz beklemesini ve röntgen çekerek her hangi bir kırık veya çatlak olup olmadığını inceleyeceklerini'' söylemişler. Yaşlı bey huzursuzlanmış; "acelesi olduğunu, röntgen istemediğini" söylemiş.

Hemşireler merakla acelesinin nedenini sormuşlar.

"Eşim huzur evinde kalıyor. Her sabah birlikte kahvaltı etmeye giderim, gecikmek istemiyorum" demiş.

"Eşinize haber iletir gecikeceğinizi söyleriz" deyince.

Yaşlı adam üzgün bir ifade ile "Ne yazık ki karım Alzheimer hastası hiç bir şey anlamıyor, hatta benim kim olduğumu dahi bilmiyor" demiş.

Hemşireler hayretle "Madem sizin kim olduğunuzu bilmiyor neden hergün onunla kahvaltı yapmak için koşuşturuyorsunuz?" diye sormuşlar.

Adam buruk bir sesle cevap vermiş;"Ama ben onun kim olduğunu biliyorum".

Bir yengece, doğru yürümesini asla öğretemezsiniz. Aristophanes
14 years ago
Ucuz olan ne, ürün mü, zihniyet mi
Bir Başka Mesele: Sistemi psikiyatr ve psikologlar bozdu
Niçin Diyanet
Bi şey yapmalı!
Hayallerin ötesinde yaşanan bir zaman dilimi
Zengin millet fakir devlet