1997 yılında kesintisiz eğitime "laiklik elden gidiyor" yaygarasına kapılıp tam destek veren yerli büyük sermaye sahipleri, bugün bu desteğin bedelini iş dünyasında ödemeye başlayınca yanlıştan çark etti. Başta Koç Grubu olmak üzere bir dönem TÜSİAD''ın da başkanlığını yapan Tuncay Özilhan meslek liselerine olan desteklerini arttırmaya başladılar.
1997 yılında çıkarılan kanuna destek amacıyla Rahmi Koç da Milli Eğitim''e 3,7 trilyon lira bağışlamıştı.
Geçtiğimiz aylarda meslek liselilere burs imkânı tanıyan Koç Grubu şimdi de "Meslek Lisesi Memleket Meselesi" adı ile verdiği tam sayfa gazete ilanları ile meslek liselilerin sıkıntılarını yüksek sesle dillendirmeye başladı. Koç Grubu 2 bin kişi ile başlayan meslek liselilere burs desteğini 8 bin kişiye çıkardı. 8 bin gence, lise boyunca, burs, staj ve istihdam imkânı verilecek.
9 yılda ne oldu?
Türkiye''de binlerce genç işsizlikle boğuşurken, işverenler iyi yetişmiş çalışan sıkıntısı çekmeye başladı.
Şirketlerin ara eleman ihtiyacı had safhaya çıktı.
Mühendisler ile vasıfsız elemanlar arasında yer alan nitelikli eleman kalmadı.
İşte fatura:
1997 yılında 318 meslek merkezinde 222 bin 756 aday çırak, çırak ve kalfa vardı.
Geçen sene 300 merkezde 183 bin 218 öğrenci eğitim gördü. 18 merkez kapandı.
Okulların kalabalık olması nedeniyle 2006''nın ilk 6 ayında 18 bin 618''e yükselen 18 yaş altı şiddet, kız ve erkekli çeteler.
1996-97 eğitim döneminde 601 İmam Hatip Lisesi''nde 511 bin 502 öğrenci vardı.
2005-2006''ya gelindiğinde 453 okul ve 108 bin 64 öğrenci kaldı.
Bu ağır fatura İHL''leri kaldırmak isteyen fanatik laiklerin
Bu yıl 15''e yakın şirketin verdiği "Ata''yı anma" ilanları Aydın Doğan''ın sahibi olduğu gazeteleri ihya etti.
Aydın Doğan''a ait Referans Gazetesinde yer alan habere göre Doğan Grubu''na ait Hürriyet, Milliyet, Radikal ve Posta toplam 25 ilanla aslan payını alırken Sabah Gazetesi 8, Akşam Gazetesi 2, Star ve Vatan Gazeteleri de 1 ilanla yetindi.
En çok reklamı yüzde 74.9''u Belçika-Fransız sermayeli Dexia''ya ait olan DenizBank''ın vermesi dikkat çekerken, Koç ve Ağaoğlu ise 3 tam sayfa ilan verdi.
12 Eylül öncesi ile ilgili güzel bir anekdot aklıma geldiği için sizlerle paylaşmak istiyorum.
Vatandaşın biri 12 eylül öncesinde Anadolu''dan İstanbul''a mal almaya gelmiş.
Dönem siyasetin sokak kavgalarının en yoğun yaşandığı dönem.
40-45 yaşlarında olanlar bu dönemi iyi bilir.
Caddenin başında vatandaşın yoluna çıkan bir grup genç, “Sağcı mısın solcu musun” diye sormuşlar.
Adamcağız yolunu kesen gençlere bakıp onların sağcı mı solcu mu olduğunu kestirmeye çalışıyormuş.
Sağcıyım dese, adamlar solcu çıksa sopayı yiyecek.
Solcuyum dese, adamlar sağcı çıkarsa yine sopayı yiyecek.
Kestiremeyince “Gardaşım ben ne sağcıyım ne solcu. Ben öküzüm. Nereye çekerseniz ben oraya giderim” demiş ve dayaktan kurtulmuş.
Arkadaşlarından biri, kızını istemediği biriyle zorla evlendirmek üzeredir.
Gönülsüz gelin çareyi Hz. Muhammed''e sığınmakta bulur.
"Ey Allah''ın Elçisi babam beni istemediğim halde zorla amcaoğlumla evlendiriyor" der.
Hz. Muhammed babayı çağırır:
"Kızını istemediği halde başkasıyla evlendirme hakkına sahip değilsin" der.
Baba, yaptığına pişman olur.
