İGA (İstanbul Grand Airport),
için
odaklı bir film hazırlamış…
Ayrıca işi yalnızca, televizyon ve internet ortamında yayınlanacak bu filmle de sınırlı tutmamışlar… Havalimanını
‘Çocuk ve Aile Dostu Havalimanı’
ilan ederek uygun adımları atmışlar… Çocuklu aileler için park yerleri, hızlı geçiş alanları, bebek bakım odaları, oyun alanlarını hizmete almışlar…
Çocuğu olanlar bilir… Seyahate çıkmak hiç de kolay değildir. O uçağa adım atana kadar bin bir güçlük çıkar karşınıza… Yetişme telaşı başroldedir… Havalimanlarında bir eliyle çocuğunu, diğer eliyle ceketini ve çantasını tutarak koşturan anne-babalara çok rastlamışsınızdır… O anı bizzat yaşamış da olabilirsiniz tabii.
Çocuğu olanlar bilir dedik ama olmayanlar da bilir… Yıllık izninizi almış, biraz kafa dinlemek için yola koyulmuşsunuzdur ama ağlayan, mutsuz çocuklar ve sinirli ebeveynler stresi geride bırakmanıza izin vermezler…
O an anne-babaların da çocuksuz tatilcilerin de aklından şu düşünce geçiverir:
“Ne bu şimdi? Tatil mi; eziyet mi?”
Çocukların da burnundan gelir, sizin de… O nedenle, gerginliği en düşük seviyeye indirmek, kıymetli bir hizmet… Çocukları bu ‘yolculuk oyununa’ katmak, onları teskin etmek için sadece biraz daha zaman ayırmak ve havalimanına erken gitmek yeterli…
Sık sık tekrarlamaya çalışıyoruz. İletişim çalışmalarının başarılı sonuçlara ulaşmasında, sizinle hedef kitleniz arasında bir köprü kurulmasında,
‘duygulara hitap edebilmek’
en etkili yoldur…
İGA’nın
filmiyle başta aileler olmak üzere hedef kitlesine vaat ettiği duygu da ‘
’… Üniversitedeki derslerimizde anlattığımız hususlardan biridir… Müşterinizi, tüketicinizi, çalışanınızı ‘
’ etmenin yolu, onun hayatını kolaylaştırmaktan geçer…
Bugüne kadar çok sayıda
filmi izledik. Benzerlerini yine izleyeceğiz. Tabii ki millî egemenlik vurgusu yapılacak;
anılacak; Cumhuriyet’i kuran ve onun bekasını millî iradeye emanet eden başta
olmak üzere kurucu kadrolar minnetle ve vefa duygusuyla yad edilecek. Olmazsa olmaz…
İGA, bunun bir adım ötesine geçmiş.
prodüksiyon ajansının,
reklam ajansının senaryosuyla hayata geçirdiği başarılı yapımla, millî egemenliğimizin sembolü
nin açıldığı gün olan
’ın çocuklara armağan edilmesinin altında yatan duyguyu da resmetmiş…
gazetesinin
ın
adlı eserini kaynak göstererek yaptığı alıntıda Atatürk, bunun sebebini şöyle açıklıyor:
“Ben çocuk haftasını, çocuklara hürmet edilmesini temin ve onların zaafından yararlanarak çok defa yapıldığı gibi onlara eziyet ve hayvan gibi muamele edilmesini önlemek için meydana getirdim. Bu tedbirim, milletin geleceğine karşı gösterilen bir saygı olarak görülmelidir.”
Onun da söylediği gibi; çocuklara hürmet, milletin geleceğine, “Hâkimiyet-i Milliye’ye” hürmettir… 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu, millî bağımsızlığımız daim olsun…