|
Akşener’in muhalefeti suçlarken Bahçeli hakkında hiç yorum yapmaması Cumhur İttifakı’na yeşil ışık mı?

İYİ Parti sözcüsü Kürşad Zorlu, Büyük Taarruz’un 101. Yıldönümü vesilesiyle bazı etkinlikleri gerçekleştirmeyi planladıklarını, buna ek olarak Cumhuriyetimizin 100. Yılında da bazı faaliyetleri gerçekleştirme kararı aldıklarını açıklamış, özellikle 26 Ağustos tarihine dikkat çekerek “Burada yapılacak önemli açıklamaların Türk siyasetinde önemli bir başlangıç olacağını ifade etmek istiyorum” ifadelerini kullanmıştı. 14 ve 28 Mayıs seçimlerinden sonra muhalefet cephesindeki gerilim sürerken İYİ Partililerin işaret ettiği 26 Ağustos günü geldi. İYİ Parti lideri Meral Akşener’in açıklamalarında vereceği mesajlar uzun süredir kamuoyunda merakla bekleniyordu. Aslında bu tür açıklamalar ile siyasi partilerin yapacakları mitinglerde çok sayıda kişinin katılımını sağlamak amacı bilinen gerçeklere işaret ediyor. Ancak bir TV kanalında izlediğimiz mitingde ciddi bir kalabalık ve coşku yoktu. İYİ Parti’nin 26 Ağustos’ta yapılan miting için PR çalışmasında beklentiyi çok yüksek tuttuğu anlaşılıyordu. Ayrıca Akşener konuşmasında İYİ Parti olarak Atatürk’çü bir parti olduklarını açıklarken bazı gençlerin ‘Mustafa Kemalin Askerleriyiz’ sloganı atmaları enteresandı doğrusu. Perinçek ekibinden bir gazeteci ise bu olayı ‘Batı’nın Atatürk maskeli bir çıkışı’ olarak değerlendirip ‘Bekleniyordu’ imasında bulundu? Çıkışı ve sorusu daha da enteresandı. Akşener’in konuşması tümden değerlendirildiğinde özellikle muhafazakar bir dil kullanılmıştı. Bu durum bazı uzmanlarca ‘Akşener’in Cumhur İttifakı içinde yer almayı düşündüğü’ şeklinde değerlendirildi. Akşener’in “AK Parti’yi ekonomi üzerinden, Kılıçdaroğlu’nu ise koltuğundan başka bir şey düşünmeyen” parti gibi sert sözlerle suçlaması İmamoğlu’nu ve Yavaş’ı korkak ve yüreksiz olarak topa tutması, buna karşılık MHP ve lideri Bahçeli hakkında hiçbir yorum yapmaması en azından Cumhur ittifakı ile ittifak ve iş birliği yapabileceğinin açık işaretlerini mi veriyordu?

AKŞENER’DEN KILIÇDAROĞLU’NA ZEHİR ZEMBEREK SÖZLER; İMAMOĞLU VE YAVAŞ İÇİN KORKAK VE YÜREKSİZ ELEŞTİRİLERİ?
“Ben sustum ama ‘yüzde 60 ile kazanırız’ diyenler susmadı. Bilimsel verileri masaya koyan ben sustum ama o verileri yırtıp atanlar susmadı. Bu sessizliği sürdürmek artık mümkün değildir.
Televizyonlara çıkıp utanmadan sıkılmadan seçim yenilgisini bize yüklemeye çalıştılar.
İYİ Parti’ye yönelik kumpas hevesine kapılanlar karşısında susmak mümkün değildir. Değerli dava arkadaşlarım,
2023 seçimlerine girerken, Sayın Erdoğan karşısında seçimi farkla kazanacak 2 aday çıkardık. 20 senedir ilk kez Erdoğan’a karşı belirgin şekilde üstünlük kuran 2 adayımız oldu. Bütün araştırmalarda bu iki arkadaşımızın rahatlıkla Cumhurbaşkanı seçileceğini gördük
. Bunun da ötesinde il il, ilçe ilçe yaptığımız ziyaretlerde bize söylenenler de bunu doğruladı. Samimiyetimden şüphe duyulmasın diye adaylığımdan fedakarlık ettim.
Ben asıl sorunun kendi safımızda olduğunu göremedim. Yüce Türk milletinden bu nedenle özür diliyorum. Ben bu iki arkadaşımızın yollarını açmak için elimden geleni yaptım. Onların yolunu kapatanlara engel olamadım, Türk milletinden özür diliyorum
. Yanlarında durdum, yardımlarına koştum, her türlü iftirayı göğüsledim. Onları paçalarından çekenlere engel olamadım.
Ben milletimizin omuzlarında taşıdığı bu umudu, umudunu bağladığı bu iki arkadaşımızın milletimizin çağrısına kulak vereceğini düşündüm. Onlara bu ateşten gömleği giydiremediğim için sizden özür diliyorum.
Ne yaptıysam seçimleri kazanmak için yaptım. Ne yaptıysam umut yaşasın diye yaptım. Ne yaptıysam arkasındayım. Keşke herkes (İMAMOĞLU ve YAVAŞ) bizim kadar fedakar, yürekli ve cesur olabilseydi. Ama maalesef olamadılar. Onlar adına da özür diliyorum. Milletimiz kadar yürekli olamayanlar için de sizlerden özür diliyorum. Biz bundan sonra da gerektiği yerde, milletimiz, Türkiye kazansın diye gerekli fedakarlığı yapacağız. Bundan sonra yapacağımız bu fedakarlıktan yalnızca milletimizin faydalanacağından emin olacağız. Bu seçimi kaybettiğimizin bilincindeyiz. Millet iradesinin üzerinde bir irade bizim için yoktur. Milletin iradesi sorgulanamaz, yargılanamaz. Siyasetçi seçmeni velinimet görür. Siyasetçi isteyendir, yalvarandır, seçmen karar verendir.
“KENDİ KADROLARIMIZLA MİLLETİN KARŞISINA ÇIKACAĞIZ”

Yerel özellikler ve talepler doğrultusunda, elbette iş birlikleri olabilir. Ancak biz, İYİ Parti olarak; hür ve millî siyaset anlayışımız gereği, gizli gündemleri olan, kendi menfaatleri için, bizim sırtımızda kurban kesen, şahsi hayallerini ve kariyerlerini önceleyen, mevcut güç ve siyasal ilişkilerine, destek arayan, marjinal ve bölücü yapılarla yakınlaşan, hiç kimseyle, herhangi bir işbirliği yapmayacağız. Kendi kadrolarımızla milletimizin karşısına çıkacağız.”

AKŞENER’İN YUMUŞAK KARNI TAKİPSİZLİK KARARINA RAĞMEN HALA FETÖ VE AMERİKA MI?

Akşener yaptığı açıklamalarla partisini siyasi yelpazede merkez partisi olarak konumlandırmak istiyor. Marjinal ve bölücü yapılar ile iş birliğine kesinlikle karşı olduklarını açıklıyor. Ancak Akşener’in FETÖ ve Amerika’dan hiç bahsetmemesi İYİ Parti ve Akşener’in yumuşak karnını mı oluşturuyor. Zira İYİ Parti’nin üst düzey isimlerinden Aytun Çıray İYİ Parti’nin 2023 çifte seçimlerinde Ordu 1’inci sıra adayı olan İ. Naim Şahin’i ‘Emniyet Teşkilatı’nı FETÖ’ye peşkeş çeken dönemin İçişleri Bakanı olarak açıklıyor. Yine Elazığ 1’inci sırada terör elebaşı Fethullah Gülen’e Allah dostu diyen biri İYİ Parti adayı gösterilmiş.

AKŞENER’İ KALKTIĞI MASAYA 72 SAAT SONRA OTURTAN, İMAMOĞLU VE YAVAŞ’I BAŞKAN YARDIMCISI YAPTIRAN FİRARİ FETÖ’CÜ SAVAŞ GENÇ, ARACI CHP’Lİ ERDOĞAN TOPRAK
Firari FETÖ’cü Savaş Genç’in Altılı
Masa’ya verdiği formül gündemde: İmamoğlu ve Yavaş’ı yardımcı yapın. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Millet İttifakı’na sunduğu ‘Yavaş - İmamoğlu’ formülünü firari FETÖ’cü Savaş Genç’in dillendirdiği ortaya çıktı. Yazıklar olsun!
#Siyaset
#Politika
#Bülent Orakoğlu
9 ay önce
Akşener’in muhalefeti suçlarken Bahçeli hakkında hiç yorum yapmaması Cumhur İttifakı’na yeşil ışık mı?
Turizm uğruna
Mermer atıklarının muhteşem geri dönüşümü
Tasarruf sandığı
ABD-Çin rekabetinde popülizm, korumacılık ve ulusal güvenlik
‘Şişman Kadın’ kim?