|
Kılıçdaroğlu’nun “güçlü duyumları”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, önceki gün MYK toplantısında partililere “sertleşeceksiniz” talimatı verdiğini haberlerden öğrenmiştik.

Dün Meclis grubunda konuşurken nasıl bir “Sertleşme” istediğini kendisi göstermiş oldu.

Öyle ki, zaman zaman grup toplantısından yükselttiği sesi, Meclis bahçesinde bile güçlü bir şeklide yankılanıyordu.



Milletin özgür oylarıyla seçilen Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan söz ederken sanki Mısır’ın darbeci generali Sisi’den bahseder gibi şu cümleleri kullandı:

“Sen Cumhurbaşkanlığı koltuğunu işgal eden zat sen gayri millisin. Sen işgalcisin işgalci. 2019’da bu ülkenin kadınları seni oradan indirecekler.”

Grup toplantısı bittikten sonra bir grup gazeteci, Kılıçdaroğlu’nun Meclis’teki odasına gittik, on dakika süren bir görüşme yaptık.

Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, “Bugün çok sert çıktınız” diye söze girdi.

Kılıçdaroğlu, “Evet artık gerçekleri konuşma zamanı” dedi.

“O BİR DUYUMDU!”

Lafın gidişatından “Gerçekler” dediği şeyin FETÖ’nün siyasi ayağı ilgili bir bağlam olduğunu anladık.

Bu bağlam gündeme gelince, Kılıçdaroğlu ile aramızda şöyle bir diyalog gelişti:

-Bu konuyla ilgili daha önce 120-180 arası ByLock kullanıcısı milletvekili var demiştiniz. Sonra Başbakan bunu MİT’e de sorduğunu ancak kimsenin olmadığını söyledi. Var mı elinizde bu konuda bir veri?

-Ben onu kapalı grupta duyum olarak söylemiştim. Kamuoyuna açık bir yerde değil.

Kapalı grupta, kamuoyuna açık olmayan bir yerde?

Bu sözlere itiraz edince, yanıtın devamı şöyle geldi:

“Yok onu yani bir duyum vardı. O duyum güçlü bir yerden ama yeri zamanı gelirse başka şeyler de olabilir.”

Tuhaf bir durumla karşı karşıya idik!

Ofise dönünce, arşive dönük hızlı bir tarama yaptım.

Kılıçdaroğlu, o iddiaları birden fazla kez ve kamuoyuna açık alanlarda dillendirmişti.

Mesela, 3 Nisan 2017’de İstanbul’da medya temsilcileriyle buluşmasında, “İktidarda 120 ile 180 arası ByLock’çu milletvekili var. Bu isimlerin açıklanması gerekir. Saklıyorsanız, 15 Temmuz’un kontrollü darbe olduğu akla geliyor” demişti.

Bir başka ‘Kamuoyuna açık alan’ beyanatında, “Fethullah’la mücadele ettiğini söyleyen iktidar ByLock kullanıcıları listelerini açıklamıyor. Neden? Kaç milletvekilleri var bunların ByLock’çu; 100 mü, 150 mi, 180 mi?” diye konuşmuştu.

Arşiv taraması sonuçlarına göre; CHP lideri 7 Kasım 2016’da da bir konuşma yapmış, “FETÖ’nün gizli yazışma programı olduğu iddia edilen ByLock kullanan 4 AKP’li bakanın ismini önümüzdeki günlerde açıklayacağını duyurmuş” görünüyordu.

Ne diyeceğiz şimdi?

Bu işin içinde hem lafın arkasında duramamak, hem karşılığı olmayan bir suçlamadan dolayı nedamet bildirmemek, hem sözün söyleniş biçimini inkar etmek, hem de “Olsun yine böyle yapmaya devam edeceğim” hali var mı, yok mu, siz karar verin.

İSTANBUL İÇİN BİRDEN FAZLA ADAY VAR

Kılıçdaroğlu ile görüşmemizde, Hürriyet gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi, İstanbul’u sordu.

İstanbul için özel bir çalışmanız, bir adayınız var mı diye.

Kılıçdaroğlu, “Bir değil birden fazla adayımız var, çalışıyoruz. Sizler de gazetelerden okuyorsunuz.” yanıtını verdi.

Yerel seçimlerde herhangi bir parti ile ittifak yapmayacağız dedi, genel seçimler ve Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili hayır bileşenlerini oluşturan partilerle temas halinde olduklarını söyledi.

Ama bu temasların detayına hiç girmedi.

Hatta sorduğum halde, bu partilerin hangileri olduğunu bile dillendirmedi.

CHP, meclisten geçen ittifak yasasını Anayasa Mahkemesi’ne götürmeye hazırlanıyor.

Takvim olarak, “1 hafta 10 gün içerisinde” cevabını aldık.

Kılıçdaroğlu, kamuoyu araştırmalarının sonuçlarını kendi lehlerine görüyor.

AK Parti/MHP ittifakının durumu konusunda, şunları söyledi:

“Değişik araştırma sonuçları geliyor; 48, 45, 43,5 olan var. %51 yok ama görünen tabloda. Zaten öyle bir şey görünse hemen süratle seçime giderler; yok öyle bir şey. Ama önümüzdeki süreç de bunu göstermiyor. Afrin’i biraz kullanmak istediler, ama etkisi de çok düşük, binde 5 gibi bir rakam telaffuz ediliyor.”

#Politika
#CHP
#Kemal Kılıçdaroğlu
6 yıl önce
Kılıçdaroğlu’nun “güçlü duyumları”
Dil kılıçtan keskindir
Bir Başka Mesele: Sistemi psikiyatr ve psikologlar bozdu
Niçin Diyanet
Bi şey yapmalı!
Hayallerin ötesinde yaşanan bir zaman dilimi