Esed rejimi ve Hizbullah milisleri tarafından Temmuz ayında bu yana abluka altında olan Lübnan-Suriye sınırındaki Madaya kasabasında yaşayan insanlar, bu kez bombalardan değil açlıktan ölüyor. Savaş mağduru sivil halk dün olduğu gibi bugün de hayatta kalmak için mücadele veriyor.
Yermük'teki Filistinlilerin trajedisi
Madaya'nın bir benzeri yakın zamanda yine Suriye sınırı içerisindeki Yermük'te yaşandı. İsrail zulmünden kaçarak Suriye'ye sığınan Filistinliler, Yermük kampında kendilerine yeni bir hayat kurmaya çalışırken, 2010 yılında Esed yönetimi tarafından başlatılan iç savaş onları yeni bir zorluğun kucağına itti.
2014 yılına gelindiğinde Şam yönetimine bağlı güçler 20 bin Filistinlinin kaldığı bölgeye insani ve tıbbi yardım malzeme girişine izin vermemesi ve bölgeden çıkmak isteyenleri de engellemesi sebebiyle çok sayıda kişi açlıktan hayatını kaybetti.
Dabab kampında açlık binlerin canını aldı
2011 yılından bu yana Eş Şebab terör örgütü tarafından saldırılara maruz kalan Somali halkı, 60 yılın en kurak dönemini geride bırakırken hem saldırılarla hem açlıkla mücadele etti.
700 bin kişinin yaşadığı Kenya- Somali sınırındaki Dabab kampında açlıktan artarda çok sayıda kişi hayatını kaybetti.
1995'de Bosna'da etnik temizlik ve açlık
1992 yılında Sırplar tarafından başlatılan savaş ile etik temizlik hedeflenmiş, Srebrenitsa'da sadece 11 Temmuz günü yaşanan katliamda 7079 Müslüman canice öldürülmüştü. Halk bir yandan saldırılardan korunmaya çalışırken, bir yandan da açlıkla mücadele ederek hayatta kalmaya mücadelesi verdi.
1993 yılında Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu (BMGK) tarafından silah saldırısı yasaklanan ve güvenli bölge olarak ilan edilen Srebrenitsa, Sırplar tarafından tecrit edilmişti ancak 1995 yılına gelindiğinde savaştan bitkin düşen Boşnak halkın birçoğu gıda yetersizliğinin getirdiği açlık sebebiyle hayatını kaybetmişti.
Kızıl Kmer'de açlık ve kölelik
1975-1979 yılları arsında Kamboçya'daki Mao'cu bir grubun darbe ile iktidarı ele almasına Kızıl Kmer olarak adlandırılır. Kızıl Kmer eliyle ülkedeki meslek sahiplerinin ve teknik elemanların hemen hepsi yok edildi. Kentlerde yaşayan milyonlarca kişi zorla köylere yerleştirilerek, kolektif çiftliklerde çalışmaya zorlandı.
Rejim düşmanı ilan edilenler aileleriyle beraber toplu olarak katledildi. Bu dönemde ekonomik sistemin felce uğraması nedeniyle baş gösteren açlık ve salgın hastalıklar sonucu ölenlerin sayısının, siyasi nedenlerle öldürülenlerle birlikte yaklaşık 2 milyon olduğu tahmin edilmektedir.
1945 Almanya'sında açlık
2. Dünya Savaşının sona ermesinin ardından 2 yıl boyunca ABD hükümeti ve belli oranda Müttefik Devletler tarafından Almanya'nın Batı kısmında gıda politikası uygulandı.
ABD tarafından Almanya'ya uluslararası hiçbir yardımın girmesine izin verilmedi. 1946 baharında Oder ve Elbe bölgesinde salgın hastalık ve açlık sebebiyle 2,5 ila 3 milyon kişi hayatını kaybetti.
Kırım'dan açlığa sürgün
18 Mayıs 1944 tarihinden Sovyet Birliği hükümetinin başkanı Stalin'in emri ile başlayan Kırım sürgününde masum insanlar topraklarından tehcir edildi. 18 Mayıs'tan 10 Kasım'a kadarki süreç içerisinde Özbekistan'a sürülen Kırım Tatarlarından 10.105 kişi açlıktan öldü.